Altın Portakal Film Festivali’ne konuk olan İngiliz aktör Michael York, “Film çekerken öyle bir nokta gelir ki, karakter sizi yönlendirmeye başlar. İşte bu noktayı çok seviyorum” dedi
“Kabare / Cabaret”in âşığı, “Üç Silahşörler / The Three Musketeers”in D’artagnan’ı ve “Austin Powers” serisinin Basil Exposition’ı Michael York, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin konukları arasındaydı. Yüzlerce filmde rol alan, tiyatro sahnelerinin de saygın isimleri arasında sayılan İngiliz aktör Michael York, dün düzenlenen basın toplantısında beyazperde ve tiyatro oyunculuğunun püf noktaları ile birbirinden ilginç anılarını aktardı.
Michael York’un üzerinde durduğu konulardan birisi, başarısızlığın aktörün kariyerindeki önemiydi:
‘Aktörlük statik değildir’
“Aktörlük bir enerji dalgası gibidir. İniş çıkışları vardır ama asla statik değildir. Aktör olmak istiyorum demek yeterli değil. ‘Aktör olmak zorundayım’ diyorsanız, bu işi yapabilirsiniz. Çünkü bu işte yanlış anlaşılma, reddedilme yaşayacaksınız. Kendinize ve içgüdülerinize güvenmezseniz bu kariyeri sürdüremezsiniz.”
Konuşmasında yönetmenlere de seslenen York, “Aktörlerinizi kapalı kutulara hapsetmeyin, çünkü biz o kutudan çıkmaya çabalıyoruz” diye konuştu. Sanatçı, sinema ve tiyatro endüstrisinden de dert yanarak şunları söyledi:
“Bir film başarılı olmazsa ilk hafta sonu, bir tiyatro oyunu ise ilk geceden gösterimden çekilebiliyor. Halbuki, İngiltere’de en uzun sergilenen oyun, ilk başta topa tutulmuştu.”
York, en ünlü filmlerinden “Cabaret”deki rolü alma sürecine dair ilginç bir anekdotu dinleyenlerine şöyle aktardı:
‘Emeklilik zorunlu değil’
“Rol için Michael York tipinde birisini aradıklarını duydum. Ajansımı arayıp, Michael York tipinde şansım var mı diye sordum. Bir dene bakalım dediler.”
Aktörlüğün en iyi yanının hiç emekli olmak zorunda kalmamak olduğunu belirten York, “Sağlığınız ve isteğiniz varsa, sonuna kadar devam edersiniz. Oscar, hayat boyu başarı ödülleri hiç önemli değil. Önemli olan sevdiğiniz işe devam edebilmek” şeklinde konuştu.
James Steward ve Lawrence Olivier gibi önemli aktörlerle ilgili anılarını da dinleyenlerine aktaran York, Steward’ın prova odasında kostümünü giyip kendi kendine prova yapması gibi davranışlarının kendisini etkilediğini belirtti:
“Film çekerken öyle bir nokta gelir ki, karakter sizi yönlendirmeye başlar. İşte bu noktayı çok seviyorum.”
York basın toplantısında “Yeni tanıştığınız rol arkadaşınızla sabahın 8’inde aşk sahnesi çekebilir veya nefret ettiğiniz bir adama hayranlık dolu bakışlar atmanız gerekebilir” diye aktörlüğün zorluklarından da söz etti.
Nil Kural - Milliyet