| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
Albay Kuş – Tiyatro Adam
İsmail Can Törtop




Balkanlar’da, eski bir manastırdan bozma bir akıl hastanesi..
Kendisi de uyuşturucu bağımlısı olan ve morfine yakın olabilmek için doktor olmuş bir genç adam..
Doktoru olmayan akıl hastanesinde yalnız ve zararsız 6 hasta..
Hastaların donmamak için aynı odada kalmak zorunda olduğu; yiyecek, giyecek ve hatta ilaç imkanının bile neredeyse hiç olmadığı bir hastane..
Tam umudun bittiği anda, gökten düşen bir sandık !
Ve, 2 saatlik harika bir oyun..

Geçtiğimiz yıl Şehir Tiyatroları'nda Titatik Orkestrası oyununu izlediğimiz Bulgar Yazar Hristo Boytchev'in bir başka oyunu, Albay Kuş, Murat Karasu rijesi ile Tiyatro Adam tarafından sahneye koyuluyor.
Harika bir metin var ortada, hem karakter bazında derin, hem toplumsal mesajlar konusunda iddialı, hem izliyiciyi kendisiyle yüzleştirmek konusunda bonkör !
Hristo Boytchev, Albay Kuş'ta delilerin üzerinden normal(!) insanlara sesleniyor; umutsuz-çaresiz olduğunu hisseden, kendi kurduğu batıl inançlara körü körüne saplanan, eksiklerini ortadan kaldırmak yerine bunlardan dolayı hayata küsen, kötü olaylarla ilgili kendini suçlayıp duran, kendini yaşamaktan soyutlayan insana..
İçinde hüznü, heyecanı, umudu, hayal kırıklığını barındıran duygusal bir oyun.. Sonuna yaklaşırken, giderek daha fazla başarılar kazanan askeri birlik ile mutlu olmanız gerekirken bir şey gelip oturuyor gırtlağınıza, düğümleniyor.. Gülerken gözlerinizi silmek zorunda kalıyorsunuz…

Genç Doktor (Deniz Özmen) bu manastırdan bozma ve neredeyse unutulmuş akıl hastanesine gelirken aslında bağımlısı olduğu morfine daha kolay ulaşmayı hedeflemektedir. Manastırda ise karamsar bir manzara kendisini karşılar. Zararsız 6 delinin bulunduğu hastanede şartlar oldukça kötüdür; hastalar donmamak için aynı odada kalmakta, kısıtlı yiyecek, giyecek ve ilaç imkanları bulunmaktadır. Yolların karla tamamen kapandığı ve manastırın hayattan tamamen soyutlandığı, hastaların artık umutlarını kaybettikleri bir günde manastır üstünden uçan bir Birleşmiş Milletler uçağından yanlışlıkla bir sandık düşer bahçeye. Sandık içinde askeri kıyafetler vardır. 3 yıldır hiç konuşmayan bir hasta (Aşkın Şenol) bu elbiselerden birini giyer ve kendini albay ilan eder. Tüm hastaların onun emrine girmesi ile bir yavaş yavaş kışla ortamı oluşur, her gün askeri talim yapmaya başlarlar.. Hastalar birşeylerin parçası olduklarını hissetmekte, birşeylerin parçası oldukça daha da heyecanlanmakta ve kendilerine yeni hedefler koymaktadır. Sonunda manastırda bir devlet kuran hastalar üyelik başvurularını yapmak üzere Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’ne gitmeye karar verir..

Yönetmen Murat Karasu bence çok şanslı, çünkü elinde başarılı metin olduğu gibi, en az metin kadar başarılı bir oyuncu ekibi var. Konservatuarlı oyuncu iyidir, alaylı kötüdür, mankenden tiyatrocu olmaz gibi magazinsel bir iddia peşinde değilim ancak tamamı konservatuar mezunu olan ekibin ciddi bir eğitim aldığı ve eğitimi ciddiye aldığı sahnedeki duruşlarından belli oluyor. Oyunun temposunun, seslerinin, jest ve mimiklerinin kontrolünde son derece başarılılar. Aynı zamanda her oyuncu rolünü önemsemiş, her karakter için derinlemesine çalışılmış.
Oyunun ağır bir teksti var aslında, Balkanlar’daki savaşa, insan psikolojisine dair önemli sözler söylüyor oyun. Ekip, oyunun ağırlığının yanı sıra oyundaki mizah öğelerini de iyi tespit edip ortaya çıkarmış hatta kendileri de karakterlerine mizah eklemişler. Böylelikle bu ağır oyuna rağmen seyircinin dikkatinin 2 saat boyunca ayakta kalması sağlanmış.
Ali Kil, Deniz Özmen, Burak Dur, Aşkın Şenol, Ayça Aykut, Sarp Akkaya, Fatih Koyunoğlu ve Ferit Kaya’dan oluşan oyuncu kadrosunu kutluyorum..

Sahne değişikliği olmayan oyunda Murat Karasu fazla dekor giriş çıkışına da gerek duymamış. Sahne değişimlerini, sahne devinimi içinde halletmiş, çok da iyi yapmış. Örneğin, tüm oyuncular asker kıyafeti giyerken dahi ışıklar sönmüyor, seyirci sahnenin süprizi olacak kıyafet değişikliğini görmezken oyun bir yandan devam ediyor... Böylelikle oyunun ritmi hiç düşmüyor.
Dekorun her parçası ve alanı kullanılıyor, işe yaramaz görünen ya da sadece görsel güzellik sağlaması için sahnede duran hiçbirşey yok. Ben bu açıdan da oyunu çok başarılı buldum, çünkü ekibin yaptığı herşeyin bir amacı var. Ancak dekorun biraz alçak olmasını yadırgadım, dekor basit bir görüntü arz ediyor. Özellikle boş anlarda sahneye baktığınızda dekordan çok fon perdesi görünüyor. Belki dekordan yükselen direklere birşeyler asılarak zenginlik katılabilir.
Müzik seçimini de başarılı buldum; oyunun içinde geçtiği coğrafyaya, duygusal yapısına ve heyecanını uygun müzikler var

Albay Kuş, geçen sezon oynamaya başladı, bir türlü fırsat bulup gidememiştim, çok şey kaçırdığımı gördüm. Tiyatro gibi tiyatro hazırlamışlar!
Genelde pazartesi günleri Oyun Atölyesi’nde oynayan ekibin bence bir sahneye ihtiyacı var, çünkü böylesine iyi bir kadro bir sahneyi dolu dolu kullacak işler ortaya çıkarabilir ve kendi seyircisini oluşturabilir.. 10 ve 17 Kasım’da Oyun Atölyesi’nde oynayacaklar, mutlaka izleyin!

İsmail Can Törtop
can@tiyatrodunyasi.com
Radikal

Yazarın Tüm Yazıları


Paylaş      
Yorumlar

Bu Oyun Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail  (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 415
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 

    Son Eklenen Yazılar     En Çok Okunan Güncel Yazılar
27 MART… UMUDUNU ARAYAN BİR GÜN (Ahmet Yapar)
YOKLAMA LİSTESİ (Skeç)
    Tüm Tiyatro Yazıları

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Yazılar
    Bu yazının yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer yazılar aşağıda listelenmiştir...

  • Demokrasi ve Aşk (Mustafa Acar) - 11/27/2008
  • Çılgın ve tehlikeli bir serüven: 39 Basamak (Rengin Uz) - 11/26/2008
  • Suçlu Yürekler - Ankara Devlet Tiyatrosu (Ahmet Olcay) - 11/26/2008
  • Third Space Uluslararası Sanat ve Barış Konferansı - 15- 19 Eylül - Viyana (İlkay Sevgi) - 11/26/2008
  • Sofrada Canavar Var - Canavar Sofrası (Cüneyt İngiz) - 11/25/2008
  • Vişne Bahçesi - İstanbul Şehir Tiyatroları (Ayşe Müge Gerdan) - 11/25/2008
  • İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda -Saatleri Ayarlama Enstitüsü- : Bir YANLIŞ Var ! (Melih Anık) - 11/24/2008
  • İstanbul'da Tanpınar Uyarlaması: Saatleri Ayarlama Enstitüsü (Üstün Akmen) - 11/23/2008
  • İletişim Çağında İletişimsizlik! - Var Mı Sın (Rengin Uz) - 11/22/2008
  • Tiyatroya Devlet Yardımı - Türk Tiyatrosu'nun Politikası (Melih Anık) - 11/21/2008
  • Albay Kuş – Tiyatro Adam (İsmail Can Törtop) - 11/20/2008
  • Burası Dot. Bir Tiyatro Mekanı (Arda Aydın) - 11/20/2008
  • Pambık Prenses (Ali Erdoğan) - 11/19/2008
  • Asiye Nasıl Kurtulur - Bursa Devlet Tiyatrosu (Ahmet Olcay) - 11/19/2008
  • Ah Be Babam, Ne Zormuş Erkek Olmak!: TESTOSTERON (Üstün Akmen) - 11/18/2008
  • Devlet Tiyatroları ölüleri gömdü mü? (Feridun Çetinkaya) - 11/18/2008
  • Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz (Rengin Uz) - 11/17/2008
  • İşte Hayat Bu; İşte Tiyatro Bu - Çılgın Dünya - Van DT (Savaş Aykılıç) - 11/16/2008
  • O Güzelim Kaymaklı Dondurma Rengi Elbise (Meral Arslan) - 11/16/2008
  • Yeni Kuşak Tiyatro'da "Salvador Dali Göndermeleri İçimi Isıtıyor" (Melih Anık) - 11/14/2008
  • Sokak Kedileri (Çocuk Oyunu) (Arda Aydın) - 11/13/2008
  • Dionysos ve "Göz" Teması Işığında Kadın-Erkek-Doğa Hiyerarşisi (Tuğçe Kanbur) - 11/13/2008
  • Gardiyan Oyunu Üzerine (Kürşat Ural) - 11/13/2008
  • Nazlı Sevda (Kürşat Ural) - 11/13/2008
  • Selçuk Uluergüven'den Mektup 2 (Selçuk Uluergüven) - 11/13/2008
  • Sanatın gücü baştan çıkartabilir (Rengin Uz) - 11/12/2008
  • Dikmen Gürün, TEB'in 2008 Onur Ödülü'nü Gerçekten Hak Etti Mi? (Üstün Akmen) - 11/11/2008
  • Cesaret Ana ve Çocukları – Semaver Kumpanya (İsmail Can Törtop) - 11/11/2008
  • Proje : Histanbul (Melih Anık) - 11/10/2008
  • Kırmızı Pazartesi - İstanbul Şehir Tiyatroları (Ayşe Müge Gerdan) - 11/10/2008
  • Ben De Anlamıyorum (Gılman Kahyaoğlu Peremeci) - 11/9/2008
  • ALIN SİZE BAŞARILI BİR GARAJİSTANBUL PROJESİ DAHA: HİSTANBUL (Üstün Akmen) - 11/9/2008
  • Bir Boş Zaman Etkinliği: Yok Saymak (Ali Erdoğan) - 11/7/2008
  • Selçuk Uluergüven'den Kamuoyuna Açık Mektup (Selçuk Uluergüven) - 11/6/2008
  • Bu Ülkede Tiyatro Salonu Açmak Suç Mu? (Emre Uluergüven) - 11/6/2008
  • Dinmeyen Alkışlar - İstanbul Şehir Tiyatroları (Ayşe Müge Gerdan) - 11/6/2008
  • Tiyatro'da 60 yılı aşan Onur: Gazanfer Özcan (Melih Anık) - 11/4/2008
  • İBŞT'de oyunculuğun önde olduğu bir oyun: İstanbul Efendisi (Üstün Akmen) - 11/4/2008
  • Dünya’nın Sonunu Beklerken (Erdinç Yapan) - 11/4/2008
  • Lüküs Hayat’ın Düşündürdükleri (İsmail Can Törtop) - 11/3/2008


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    12 Şubat'tan itibaren her PAZARTESİ Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..