| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
Tanrı Şehir Tiyatrosu'nu 90'lı Yılların -Ruh-suzluğundan Korusun
Can Doğan




Şehir Tiyatrosu'nun sabık muhalifi ve sabık yöneticisi Sayın Hülya Karakaş Hanımefendi zaar ki çok fazla Uğur Dündar'lı düello seyretmiş olmalı ki bundan esinlenip yepyeni bir öneriyle daha internet ortamında ispat-ı vücut etmeye karar vermiş…

Etmiş de… www.tiyatrodunyasi.com portalından yepyeni ve özgün fikirlerini bizimle de paylaşma nezaketini göstermiş… Gerçi her ne kadar bu nezaketi gösterirken Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Orhan Alkaya'yı muhatap aldıysa da yazdıkları itibariyle sadık bendenizi pek eğlendirdi… Kendilerine teşekkür etmeyi borç hatta görev edindiğim üzre hanımefendinin yazdıkları hakkında nacizane fikriyatımı tiyatro erbabı ile paylaşmadan edemedim…

Bu satırları okuyan herkesin bildiği üzre birileri birilerini "Haydi gelin konuşalım." diye çağırıyorsa aslında "çağıran" o birilerinin derdinin aslında "Size söylemek istediğim şeyler var, gelin de dinleyin." anlamına geldiği aşikârdır. Toplantı mekanında şeklen de durum böyledir. Çağıranın önünde mikrofon vardır ve o çağıran derdini uzattıkça uzatarak anlatır ve insanların sigara, çay yahut çiş zamanı geldiğini hissettiğinde "Buyrun, şimdi sizi dinliyorum." der… Kalabalığın içindeki kişi mikrofonu olmadığından kelli sesini duyurmak için bağırarak konuşur ve doğaldır ki agresif bir görüntü verir… Ne zaman ki insanlar sigaralarını, çaylarını, çişlerini bitirip salona döner o zaman "çağıran" taraf önünde bulunan mikrofona biraz daha eğilir ve en haşin dublaj sesiyle derdini uzatarak bir kere daha anlatır… Taa ki insanların tekrar çişinin geldiğini hissedene kadar…

Hülya Karakaş Hanımefendi'nin mikrofonu ele geçirdiği ilk günü hatırlıyorum… Şehir Tiyatrosu'nda yönetim kurulu seçimi yapılıyordu ve ben de divan başkanıydım… Mevcut Genel Sanat Yönetmeni hakkında neler neler söyledi, Şehir Tiyatrosu arşivinde vardır… Mevcut GSY'ye karşı yönetim kuruluna girip ona muhalefet edeceğini falan söylemişti… Alkışlarla biten konuşmasından sonra Yönetim Kurulu'na seçildi… Demeye kalmadı, inanılamaz bir şekilde muhalefet edeceğini söyleyerek oy topladığı o GSY'nin yörüngesine girdi…

Sayın Hülya Karakaş'ın mikrofonu bir kez daha ele geçirdiğini de hatırlıyorum… Bu kez muhalefet edip de seçildiği GSY'nin tarafındaydı… "Değişti o." dedi… "Olamaz mı?" Divan Başkanı yine sadık bendenizdi… Seçilemedi bu kez…

Ama önce muhalifi, sonra yandaşı olduğu GSY onu yönetimin içinde tutmanın bir yolunu buldu… Sayın Hülya Karakaş uzunca bir zaman Şehir Tiyatrosu'nun yönetim katında görev yaptı…

Ve derken 85 yıldır olduğu gibi bir sabah uyandık ki Şehir Tiyatrosu'nun yönetimi değişmiş… Yeni gelen Orhan Alkaya yönetimi Hülya Karakaş Hanımefendi'nin Şehir Tiyatrosu yönetim katında olmasının faydalı olmayacağına inanmamış olmalı ki Sayın Hülya Karakaş Hanımefendi, yönetici olarak uyuduğu gecenin sabahında "yönetmeyici" olarak uyandı…

Genel kurul toplantılarının "belden aşağı vurulan" zeminler olduğu konusunda kendi tecrübesini www.tiyatrodunyasi.com okuyucularıyla paylaşmasından bir tiyatrosever olarak çok mutlu oldum…

Sayın Hülya Karakaş Hanımefendi'nin Şehir Tiyatrosu "çalışmayanı" olmasında Orhan Alkaya'nın dahli olduğunu hiç sanmıyorum… Kadro yapan onca rejisörden biri "bu rolde Hülya Karakaş'dan başkası olmaz." demiş de Orhan Alkaya mızıkçılık etmişse çok ayıp etmiş demektir… Ama böyle bir rejisör olabileceğinden, bir rejisör olarak ciddi ciddi şüphelerim olduğunu söylemem gerek… Hülya Karakaş Hanımefendi kendisinin olmazsa olmaz bir oyuncu olduğunu söyleyen bir rejisörü de umarım yanında getirir herkesi çağırdığı toplantıya…

Bu noktada Orhan Alkaya'nın avukatlığını, hatta tetikçiliğini yaptığım düşünülebilir… Düşünmeye karşı olmadığım için bu duyguya da saygı duyarım… Lâkin bildiğim bir şey varsa, insan olarak elbette zaafları olması muhtemel Orhan Alkaya'nın dosdoğru bir adam olduğuna şehadet edebileceğimdir… Çünkü başka türlüsünü becerecek yeteneklere sahip değildir. Olsaydı Hülya Karakaş Hanımefendi'yi karşısına alıp açıkoturum yapar "Komedi Dükkanı" programına bir alternatif yaratırdı. Bende Orhan Alkaya'nın sahip olmadığı bütün "acayip" yetenekler fazlasıyla var… Buyursun Hülya Karakaş Hanımefendi benim karşıma çıksın, çıksın ki gülelim eğlenelim…

Sonuç olarak… Sayın Hülya Karakaş belli ki Uğur Dündar'ın yönettiği açık oturumları çok seyretmenin etkisiyle derdini anlatabilecek bir zemin arıyor… Ama nedendir bilinmez bendenizin birkaç ay önce yazdıklarına cevap verecek cesareti gösteremiyor…

Göstermemesini de makul karşılıyorum, ben kimim ki hanımefendi bana cevap versin… Doğaldır ki insanın sorduklarına cevap alamaması sıkıntılı bir durum… Hanımefendi bana cevap vermeyeli/veremeyeli ben de sıkıntı yaşıyorum…

Tamamen münasebetsizliklerle bezeli 1990'lı yıllara özlem duymasını da anlayışla karşılıyorum…

Çünkü kurt puslu havayı sever.

Tiyatro idaresinde görevli olduğu dönemde sahnelenen ve kendine rol "aldığı" oyunun şu an oynamamasına şaşmasına da şaşıyorum… Tıpkı Hanımefendi tiyatro idaresindeyken seyretme lûtfunda bulunmadığı, tiyatro yönetimindeki mesai arkadaşlarının hemen hemen hiç birinin seyretme lûtfunda bulunmadığı bir oyunun aniden sahnelerden yok edilmesine bendenizin şaştığı gibi…

Neticede Sayın Hülya Karakaş Hanımefendi söyleyecek bir sözü yoksa en azından sessiz kalabilmeyi becermeyi öğrenebilir… Öğrenmelidir…

Öğrenmemekte de israrlı görünüyor… Allah yardımcısı olsun…

Bankamatikteki şifresini unutmasın yeter…

Can Doğan

Yazarın Tüm Yazıları


Paylaş      
Yorumlar

can doğan - ( 1/5/2009 )
konuşmuyoruz... konuşamıyoruz...

Murat Akdağ - ( 1/3/2009 )
Yahu siz bunları aranızda konuşmuyor musunuz?

Bu Oyun Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail  (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 152
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 

    Son Eklenen Yazılar     En Çok Okunan Güncel Yazılar
27 MART… UMUDUNU ARAYAN BİR GÜN (Ahmet Yapar)
YOKLAMA LİSTESİ (Skeç)
    Tüm Tiyatro Yazıları

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Yazılar
    Bu yazının yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer yazılar aşağıda listelenmiştir...

  • Erhan Yazıcıoğlu Söyleşisi - Tiyatrolar Alkıştan Yıkılsın! (Yurdagül Yurtseven) - 1/7/2009
  • Çılgın Dünya - Van Devlet Tiyatrosu (Ahmet Olcay) - 1/6/2009
  • Can Doğan'dan Feridun Çetinkaya'ya Cevap Yazısı (Can Doğan) - 1/6/2009
  • Okday Korunan Söyleşisi (Savaş Aykılıç) - 1/6/2009
  • Doğru Yerde miyiz? (Arda Aydın) - 1/5/2009
  • Avrupa Tiyatro Sanatçıları Toplantısı (İlkay Sevgi) - 1/5/2009
  • Bugün Yeditepeli Aşk, Yarın... (Nedim Saban) - 1/4/2009
  • Hülya Karakaş'ın disipline verildiği Şehir Tiyatroları'nda despot zihniyeti -altın dönemini- yaşıyor (Feridun Çetinkaya) - 1/4/2009
  • 2008'in son saatlerindeki önlenemez düşüncelerim (Üstün Akmen) - 1/3/2009
  • Tanrı Şehir Tiyatrosu'nu 90'lı Yılların -Ruh-suzluğundan Korusun (Can Doğan) - 1/3/2009
  • Testosteron Üzerine Zorunlu Bir Açıklama (Melih Anık) - 1/1/2009
  • Hülya Karakaş'tan Orhan Alkaya'ya Açık Mektup (Hülya Karakaş) - 12/30/2008
  • Tiyatronun Kuru Fasulye ile Bağlantısı (Nihat Keleş) - 12/30/2008
  • Yanmak… Kül Olmaktır Sivas Ellerinde... (Yurdagül Yurtseven) - 12/29/2008
  • Marx’a susadığımız kadar Brecht’e de susamışız! (Cansu Fırıncı) - 12/29/2008
  • SÜRMANŞET: Her türlü eyleme hazır mısınız? (Rengin Uz) - 12/29/2008
  • Oyun Atölyesi - Testosteron: Soytarılar Panayırı (Melih Anık) - 12/28/2008
  • İBŞT'nde Hareketli Öykü (Okuma) Tiyatrosu: Yedi Tepeli Aşk (Üstün Akmen) - 12/27/2008
  • Sümerde Yeni Yıl (Akitu) Şenliği ve Tiyatronun Etimolojisi ve Hatta Sümerolojisi ! (Savaş Aykılıç) - 12/27/2008
  • Kanlı Nigar - Ankara Devlet Tiyatrosu (Ahmet Olcay) - 12/26/2008
  • -Aristosal Sunumla- Bertolt Brecht Gecesi (Kemal Oruç) - 12/25/2008
  • Testosteron – Oyun Atölyesi (İsmail Can Törtop) - 12/23/2008
  • Elim Sende ve Araf Ne Taraf (Üstün Akmen) - 12/23/2008
  • Onların diz boyu, bir çocuğun baş hizasıdır: Maskeliler (Üstün Akmen) - 12/23/2008
  • Tekrar Çal Sam; Başarılı Bir Ekip Çalışması (Rengin Uz) - 12/21/2008
  • Geleneksel'den Halk Tiyatrosu'na, tiyatromuz. (Adnan Tönel) - 12/20/2008
  • Yıldız Kenter'in Yıldız Kenter Bayramı'ndaki zaferi: Victoria (Üstün Akmen) - 12/19/2008
  • Deri Ceket – İstanbul Şehir Tiyatroları (İsmail Can Törtop) - 12/17/2008
  • Daha Nice Yıllara, Tiyatromuzun Onur Abidesi... Daha Nice Yıllara (Üstün Akmen) - 12/17/2008
  • Üniversite Tiyatrosu Kavramı ve Muğla Üniversitesi Tiyatro Topluluğu (Öznur Çetin) - 12/17/2008
  • Seyirciye Saygı (Engin Alkan) - 12/15/2008
  • Tiyatro Eleştirmenleri Birliği’nden Uyduruk Bir Eleştiri Seçkisi (Feridun Çetinkaya) - 12/15/2008
  • Yorumun Yorumu (Arda Aydın) - 12/15/2008
  • Meraklısı İçin Öyle Bir Hikaye Oyun Eleştirisi ve Naşit Özcan Röportajı (Selçuk Soğukçay) - 12/15/2008
  • Bana Benden Bahset - Evlilikte ufak tefek CİNAYETLER (Rengin Uz) - 12/14/2008
  • Orhan Alkaya, İBŞT'de gene bir ilke imza atmış: Canavar Sofrası (Üstün Akmen) - 12/14/2008
  • Canavar Sofrası - İstanbul Şehir Tiyatroları (Ayşe Müge Gerdan) - 12/14/2008
  • Gripli Tavuklar (Hüseyin Manto) - 12/14/2008


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    12 Şubat'tan itibaren her PAZARTESİ Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..