The Club, Kasım Ayında Sezona Merhaba Dedi (11/26/2012)
Bu sezon The Club'taki en heyecan verici gelişme, Adahan Otel'in 150 yıllık şarap mahzenini tiyatroya dönüştürmüş olması. Yeni sezonda seyircilerle buluşacak The Club Mahzen, The Club'ın ilk mobil projesi olma özelliğini taşıyor. The Club Mahzen kasım ayıyla birlikte kapılarını açtı.
"The Club Sinema" ve "The Club Sahne" olarak projelerini iki koldan yürüten The Club, geçtiğimiz sezondaki oyunlarını "The Club Yayın" adı altında kitaplaştırarak tiyatro takipçilerine geçmiş oyunlara ulaşma olanağı sağlıyor.
İSTANBUL adlı disiplinler arası bir proje gerçekleştiriyor. Sinema tiyatro, müzik, dans, resim, edebiyat ve şiir alanında eserler veren sanatçılar bir araya geliyor. İstanbul projesinin teması ise "Dönüşen İstanbul". 2012-2013 sezonu içerisinde sosyologların, mimarların, sanatçıların ve gazetecilerin katılımıyla "Dönüşen İstanbul" temalı paneller düzenlenecektir.
Bunlara ek olarak The Club Sinema olarak Baks Bani isimli uzun metrajlı sinema filmi gösterimi ve yine The Club'ın belgesel projesi Normal/ a-Normal belgeseli de seyirciyle buluşacak.
Geçtiğimiz sezondan Pınar Göktaş'ın yazıp yönettiği Mayıs ayında prömiyer yapan fiziksel tiyatro projesi OFİS devam edecek.
Yeni sezonda Cihan Sağlam'ın yazıp yöneteceği UZUN ZAMAN ÖNCE, TURİST, DOMİNO ve ANNEMİ PARÇALAMAK İSTİYORUM adlı oyunlar sırasıyla gösterime girecek.
The Club Mahzen’e yeni sezon heyecanını paylaşmaya sizleri de bekliyoruz.
The Club tüm oyunlarında İstanbul'u konu alıyor. Birbirinin içine geçmiş birbirine bağlı dört oyun. Oyunların bir diğer özelliği de canlı performansların yanı sıra bazı bölümlerinin film olarak seyirciye sunulacak olması. The Club sinema alanında yaşadığı deneyimleri sahneye uyarlayarak seyirciye farklı bir deneyim yaşatıyor.
2012 - 2013 Tiyatro Sezonu Projelerimiz
Uzun Zaman Önce
Güç ve otoriteye baba oğul ekseninden bir bakış. İçselleştirilmiş iktidara bir başkaldırı. İngiliz Konsolosluğu saldırısında dağılan bir aile ve bunun üzerine kurulan "göz kamaştırıcı" bir kariyer. Aynı hikayeye sıkışmış dört yabancı.
"Erkek– Gündüz yaşayanlar gece yaşayanlar için çalışıyor gibi. Kadın – Ne? Erkek – Bak kulelere ışıkları sönmüş. Sabah telefonlar çalmaya başlar. Bomba yapmasını biliyor musun? Kadın – Biliyordum aslında ama bayadır yapmadım. Ne diyorsun? Erkek – El bombası bile mi? Kadın – El bombası bile. "
Turist: The Club'tan sıradışı bir oyun!
İstanbul sokaklarında 24 saat. Bağımlı bir turistten hastalıklı topluma altı ziyaret. "Erkek – Temizsin yani artık. Eski Dost – Bitti."
Domino
Tarlabaşı'nda yıkılmış bir evin duvarından: "Tarla'yı büyükbaşlar kaptı." Kentsel dönüşüm adı altında boşaltılan bir mahalle. Boşaltılmaya çalışılan belleklerde domino etkisi. "Mahalle böyle değildi eskiden."
Annemi Parçalamak İstiyorum
En çok sevdiklerimiz en uzağımızda olsun istediklerimizdir. Hiçbir şey yolunda gitmezken buna bir de annenin vakitsiz ziyareti eklenir. Büyüdükçe benzemekten korktuğumuz kadınlar üzerine komik ve sarsıcı bir hikaye. "Hoş geldin? Ne zaman gidiyorsun?"
Ofis "Arbeit Macht Frei." * Çalışmak özgürleştirir. İki ofis çalışanı. Toplam beş iş günü. Saat alarmıyla uyanılan beş sabah. Günler böyle geçerken umulmadık biriyle karşılaşmak... Ofis sözlerin olmadığı bedeni anlatımsal kılan bir fiziksel tiyatro örneği. (* Nazi Almanya'sında toplama kamplarının girişinde yazan Almanca deyiş.) BU PROJE HAFTA SONUNUN GELMESİNİ BEKLEYEN TÜM OFİS ÇALIŞANLARINA İTHAF EDİLMİŞTİR!
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...