01- 08- 15- 22  NİSAN PAZARTESİ 20:00

PERİ DEVDEN KORKUYOR / TİYATRO KARTELA

İranlı yazar Abbas Hekim’in aynı adlı öyküsünün, omurgasını oluşturduğu “Peri Devden Korkuyor” adlı oyun, İran Edebiyatının çeşitli dönemlerinden ve İran kültüründen birçok ögeyi barındırmakta.

Oyun, bir baba ile oğlunun masallar hakkında konuşmasıyla başlar; sözü geçen masalların, ya sonu yoktur ya da başı... Oğul masalları daha önce pek çok kez dinlemiştir babasından. Babanın oğluna yanıtları hayat hakkında kendi kendine konuşmalarıdır sanki. Masalların iyiler, kötüler dünyasında buluruz kendimizi…

Mehmet Kanar’ın çevirisinden Özgür Erkekli’nin uyarlayıp yönettiği, Zeynep Erkekli ve Gözde Çetiner’in rol aldığı oyun Hayal Perdesi'nde seyircisiyle buluşacak.

tiyatrokartela@gmail.com
Facebook: Tiyatro Kartela

02 – 23 NİSAN 20:00

TİTANİK ORKESTRASI / TİYATRO DURAK

Kendi kurduğu dünyaya kim inanmaz ki? Hangimizin içinde hayattan, ölümden, varoluştan söz eden çok sesli bir koro yok? İnsan olmak, tüm derinliğiyle insanlığı içimizde var etmek gibi adeta.

Boytchev’in Titanik Orkestrası adlı oyunu, garda yaşayan bir grup serserinin, kendilerini oldukları gibi kabul edip alacak trenin gelmesini beklemeye karar verişiyle başlayan, gerçeküstü serüvenini anlatır. Serseriler, trene binmenin, onaylanmanın, “kapıları açtırmayı” başarmanın yolunu tartışır, başarılı olup olamayacaklarının kaygısını yaşarlarken gerçeklik algıları her geçen an değişime uğrar. Trenden bir sandığın içinde istasyona düşen sihirbaz Harry’nin aralarına katılmasıyla dünyaları değişir, gerçek – rüya, yaşam – ölüm, gitmek – kalmak, onlar için birer tartışma meselesi haline gelir. Dökük üst başları ve iyi niyetli halleriyle trene binmeleri gönülden istenebilecek bu serserilerin istasyonu, treni ve bir aradalıkları aslında büyük bir süprizdir.

Modern insanın parçalara bölünerek varoluşunu sorgulaması ve olmayan trenleri bekleyişi, bu beş kişinin hikayesinde can bulmaktadır. Varolmak nedir? Beklemek ama neyi? Gerçek olan nedir, neye inanmalı? Bu beş insanın dünyasına girip düşünme vakti.

Yazan : Hristo Boytchev
Yönetmen: Çetin Etili 
Çeviren : Hüseyin Mevsim

OYUNCULAR
DOKO: Burak DUR
LUKO: Ercan KOÇAK / Selahattin ONAN
METO: Bulut AKKALE
LYUBKA: Emel TURAN
HARRY: Öner ATEŞ

Bilet Fiyatı:
Tam:30 TL
Öğr: 20 TL

ÖPÜŞENLER / 22/11

22/11 hakkında;

Handan Ergiydiren Doğan liderliğinde 2007 den beri metin etkileşimli performans projeleri üreten 22/11, günümüzün anlatısını arama heyecanıyla seyircisini, metin, mekan, devinim, ses ve nesnelerin birbiriyle çarpıştığı yeni bir "perili ev"e davet ediyor. Bir hatırlayışın hayaletleri, hatırlayanın hayaletleriyle, gösterimcinin varlığında, bedeninde ve bilincinde birbirinin üstüne kapaklanıyor...

Sevim Burak metinleri üzerine "Bana Islak Mayonuzu Gösterin" 2007, Damaged (Çağlar Yiğitoğulları) ile ortak yapım olan "Diss" (2008) ve "Luvstory" (2009), Nick Cave'in "Ve Eşek Meleği Gördü" romanı üzerine yarattığı "Keşke Bir Masada Oturabilseydik" (2010), Harold Pinter'ın "Eski Günler"(2011) oyununun ardından "Öpüşenler" adlı yeni projesiyle 22/11 yeniden seyircisiyle buluşuyor.

ÖPÜŞENLER - performans
Kahraman: Ufuk Şenel
Saklı Kahraman: Orçun Okurgan
Konsept: Ufuk Şenel
Metin:Selda Öndül
Reji-Koreografi: Handan Ergiydiren Doğan- Ufuk Şenel
Dramaturji: Selda Öndül
Işık Tasarımı: Ulaş Yatkın
Proje Asistanı: Günay Ertekin

“Öpüşenler” aşkı ararken, varoluşu sorgulayan bir yolculuğu anlatıyor.
Boynuzlar, kanatlar ve sözcükler arasında dolanarak, gerçek ile hayal arasında sıkışan ve kendi hakikatini arayarak çabalayan benliğin, tek taraflı aşk hikayesini konu ediyor.
Tek bir kişininmiş gibi yazılan ama tek kişi tarafından yaratılan kalabalık bir hikaye.Kahraman, hemcinslerin bir birine duyduğu dokunulmaz hisleri, çoğu zaman içinden çıkılmaz bir iktidar savaşı olarak görse de bir süre sonra bunu kanıksıyor. Böylelikle naif bir dille, hem hikayeden, hem performe edilenden kaçabilmeye uğraşıyor.
Ne ki, kendinden uzaklaşması mümkün değil… kendi kendisine dolanarak tökezliyor, düşüyor, çarpıyor, yaralanıyor…gene de yol bitmiyor, yolcu bir türlü konaklayamıyor…

Böylesi bencil bir hikayenin, acılı, ayrık, ümitsiz, arzulu hali, seyredene sunulurken,
kahraman; olup biten her şeyi hırçın ve kıskanç bir çocuk gibi geri alma/isteme cesareti gösteriyor.

Bilet Fiyatları:
Tam: 30 TL
Öğrenci: 20 TL

COMEDY SPONTANE / TİYATRO01

Hiç ummadığımız bir anda, hiç ummadığımız şeyler, bize içimizdeki çocuğu unuttuğumuzu hatırlatır...
Bir gösteri düşünün; içinde konuşma olmayan, dil ve kültür engellerini aşmış, basit, akıllı ve alaycı mizah anlayışıyla tamamen spontane gelişen, keyifli ve komik, kısacası sizi içinizdeki çocuğa doğru yolculuğa çıkaracak olan...
tiyatro01

Oynayan: Müslüm Köse
Proje Koordinatör: Hazal Uprak
Işık Tasarımı:Sezgin Uçar

Bilet Fiyatı:
20 TL (1 yerli içki)

22 / 11
KEŞKE BİR MASADA OTURABİLSEYDİK – İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından desteklenmiştir.
 

Nick Cave’in “Ve Eşek Meleği Gördü” romanındaki
Euchrid ve Cosey Mo’dan esinlenen iki kişilik bir gösterim.
Yeryüzünün en çaresiz ikilisi...Kral ve Melek’in umutsuz rastlaşması...
İsabetsiz eylemler silsilesi,
kopukluklar üzerine kurulu bir ilişki.
“belki çoktan öldük...keşke bir masada oturabilseydik”

A performance for two, whom inspired through Euchrid and Cosey Mo
from “And the Ass Saw the Angel”by Nick Cave.
The most helpless couple of the earth...Gloomy encounter of King and Angel.
Cluster of inappropriate actions, an affair revolved around discontinuity.
“maybe we are already dead...wish we could sit by a table”

Reji-Koreografi: HANDAN ERGİYDİREN DOĞAN

Gösterimciler: EMRE OLCAY – BÜŞRA FİRİDİN

Ses-Efekt/ Sound-Effect: AHMET KENAN BİLGİÇ

Dramaturgi/Dramaturgy: SELDA ÖNDÜL-ŞAMİL YILMAZ

Sahne Tasarımı: ARDAN ÖZMENOĞLU – HANDAN ERGİYDİREN

Işık Tasarımı: ULAŞ YATKIN
 
Kostüm : HANDAN ERGİYDİREN

Proje Asistanı: GÜNAY ERTEKİN

Bilet Fiyatı:
Tam: 30TL
Ögr: 20TL

Oyun Süresi : Tek Perde/ 75 dakika
 
E-MAİL : tiyatro@ekiptiyatrosu.com

Bilet Fiyatı:
Tam: 30 TL
Öğr : 20 TL

BİLDİĞİNİZ ŞEYLER / BABAANNENİZİN YERİ

“ İşte karşınızda bir adet 'Geri Dönüştürülmüş Kadın!' Ben bir adet 'Geri Dönüştürülmüş Kadın’ım, bu gece bir sanat eseriyim. Kıçımı yiyin sizi geri kafalı seksist maço köpekler! Ben 'SANAT’ım.”

Bildiğiniz Şeyler; 30’larını aşmış taze dul Soley’in, kocasından ayrıldıktan sonra flört dünyasına yeniden adım atışının, evliliği boyunca yok saydığı kendi kimliğini hatırlama çabasının eğlenceli ve tanıdık hikayesini anlatıyor.

YAZAN: Vala Thorsdottir
ÇEVİREN: Ayşe Üner
YÖNETEN: Sinem Özlek
DRAMATURG: Seçil Honeywill
DEKOR-KOSTÜM: Kübra Ateş
IŞIK: Uğur Yalçın

OYNAYAN: Ceren Gücükatalak

Tek Perde / 55 dk

Bilet Fiyatı
Tam: 20 TL
İndirimli :15 TL

NO EXIT / SQUARE PEG THEATRE TROUPE

Istanbul's premier independent expat theater troupe, Square Peg Theater, presents the famous existentialist drama "No Exit" by renowned 20th century philosopher Jean Paul Sartre.For 90 minutes this scathing drama explores Sartre's rendition of hell through an existentialist gaze for three ill-fitted characters as they chase each other into the realization that the afterlife is not the fire and brimstone we have been lead to believe, but rather, an agonizing socio-psychological torment of desire and ego.

VALET (Luke Webb): a servant of the underworld agitated with his new found guests.

JOSEPH GARCIN (Tyler Denison): a pacifist journalist discovers his own hypocritical aggression and absence of courage.

INEZ SERRANO (Janelle Matrow): a hardened sadist discovers her own weakness in the face of fear.

ESTELLE RIGAULT (Alix Finley Reynolds): an elite housewife discovers her own denial and desperate sin.

Directed by: Heather Andersen
Co-directed by: Jessica Davis

Bilet Fiyatı:
Tam:30 TL
Öğr: 20 TL

“GECE O KADAR KİRLİYDİ Kİ İKİSİ DE KAYBOLDU” /  TİYATRO BAYKUŞ

Yazan: Plinio Marcos
Çeviren: Orhan Güner
Sahneleyen: Erkan Bektaş
Oynayanlar: Fatih Al, Erkan Bektaş
Işık Tasarımı: İlker Türkoğlu
Müzik Tasarımı: Fatih Al

Yoksulluk, yoksunluk, ihtiyaç, kavga...
Oyunda, pazarda çalışan ve aynı bodrum katını paylaşan iki hamalın hikayesi anlatılmakta. İki karakterin birbirini ötekileştirip, hiçbir şeyi paylaşmayıp, çoğaltmayıp, metropolün pisliğinde ve karanlığında yok oluşa sürüklenmelerinin anlatımı: “Gece O Kadar Kirliydi ki İkisi de Kayboldu”.

BİLET FİYATI
Tam: 30 TL
Öğrenci: 20 TL

ÇAĞRILMAYAN YAKUP / TİYATRO DUENDE

Yazan: Edip Cansever
Yöneten: Gizem Tataroğlu
Yönetmen Yardımcısı: Eylül Güntekin
Hareket Düzeni: Dicle Doğan
Oynayan: İpek Taşdan
Dekor-Kostüm Tasarımı: İlayda Saran
Işık Tasarımı: Hasan Demir

"Kim bilir ne diyordu bir baykuş yaratıldığına
Bir baykuş tarafından
Ve bütün baykuşlar o bütün baykuşların arasında ne oluyordu
Ben ne oluyordum."

Hiç çağrılmamış olana ...
Yerleşememe duygusunun ellerine , ayaklarına bir yolculuk.
Taşlar biriktirdik ve çukura attık onları.
Adımızı unuttuk.
Bedenimizde aradık yabancılaşmayı.
Çünkü adımızdan önce bedenimiz vardı.
Çağrılsa da çağrılmasa da.

"...sonraları bazı temaları tipleştirmeye çalıştım. Örneğin yabancılaşma temasını. 
Çağrılmayan Yakup kitabının en görünür anlamı budur."

                                                               Edip Cansever

Bilet Fiyatı:
Tam: 30 TL
Öğr: 20TL

KANDİLLİ TÜRBE ÇIKMAZI / BUDALA SULTAN
İlk gösterimini Arada Disiplinlerarası Sanat Festivali bünyesinde ve festivalin 'Keşif' teması doğrultusunda Ayvansaray Surlarında mekana duyarlı bir performans olarak gerçekleştiren Kandilli Türbe Çıkmazı, Budala Sultan'ın ilk projesi olarak serüvenine Hayal Perdesi Beyoğlu'nda devam ediyor.
Gerçek ile doğrudan bir temas kurma çabası üzerinde işleyen Kandilli Türbe Çıkmazı kişinin kendini gerçekleştirmesi ve  bunu tersinlemesi biçiminde arayışını sürdürüyor. Kendi yollarında ilerleyen çizgiler kesiştikçe karakterler birbirine dönüşüyor.
Kendinde ötekini, ötekinde bir diğerini duyumsamayı; aşkın ve içkin olana dolaysızca dokunmayı deneyen ve sizi dilek tutup mum yakmaya çağıran ritüelistik bir performans projesi Kandilli Türbe Çıkmazı.
Budala Sultan  
Budala Sultan, Şafak Ersözlü ve Bahar Nihal Ersözlü tarafından çağdaş sanat işleri üreten bir kolektif olarak 2012 yılında İstanbul’da kuruldu. Öznel ihtiyaçlar doğrultusunda projeler geliştiren insiyatif, farklı disiplinleri bir araya getirerek çalışmaktadır.
Topluluk, işlerinin kavramsal arka planında aklın sınırlarını aşmayı hedefler ve gerçeğe ilişkin ortak kanıları sorgular.
Kandilli Türbe Çıkmazı Ekibi
Konsept,  Reji ve Dramaturji: Şafak Ersözlü
Performans: Metehan Kayan, Su Güzey, Can Kandara
Ses Tasarım ve Performans: Utku Öğüt, Tolga Ayıklar
Görsel Tasarım ve Performans: Nihan Şişli
Metin: Bahar Nihal Ersözlü
Işık Tasarım: Utku Kara
Daha detaylı  bilgi için budalasultan.wordpress.com adresini ziyaret edebilirsiniz.
Bilet Fiyatı:
20 TL

“singing stories on speaking mountain” / ASLI BOSTANCI

Konsept -Koreografi- Performans: Aslı Bostancı
Canlı müzik performans: Ferit Reha Manav, Aslı Bostancı

“singing stories on speaking mountain” çok uzakta olmayan dağın özünden ilham alıyor. Bu özün bilge ve büyüleyici yapısından beslenen hikâyeler, efsaneleşmiş hikâyelerine yenilerini ekleyerek tekrar canlanıyor. Fısıldadıkça, hikayeler şarkı söylüyor ya da şarkılar hikayeler anlatıyor. Gerçeküstü hikayeler kendilerini rüyalardan ve hayallerden sıyırıp sahne üzerinde uçucu ama canlı olan öte dünya karakterleri ile buluşuyor. “singing stories on speaking mountain” kendisine tüm katmanları ile görselleşebileceği, konserin ötesinde yeni bir performans alanı yaratıyor.

Bilet Fiyatı:
Tam: 30 TL
İndirimli: 20 TL

ANNEMİN CİNAYET LİSTESİ / SİYAH BEYAZ VE RENKLİ
Yazan: Javier Daulte, Alejandro Tantanian, Rafael Spregelburd
Yönetenler: Salih Bademci, Hüseyin Sevimli
Oyuncular: Sevil Akı, Haki Biçici, İmer Özgün, Çağrı Şensoy, Edip Tepeli

"Sonra nasıl oldu anlamadım kendimi Rebeca'nın boynunu keserken buldum... Peki neden Rebeca'ya oldu olan? Bilmiyorum. Sizce benim için yeni bir hayat başlıyor olabilir mi? Siz ne düşünüyosunuz?"
Yer: Pazar yeri
Saat: 14:05
Olay: Cinayet

Toplumdaki "suç" olgusunu ve bu olguya karşı sahip olduğumuz genel geçer yargı ve bilgileri, bir anne ve üç çocuğundan oluşan orta sınıf bir aile ile bir polisin gözünden oldukça renkli, keyifli ve bir o kadar da trajikomik biçimde ortaya koyan, baştan sona kadar yüksek bir enerji, birbirini izleyen sıradışı olaylar ve eğlence ile devam eden Annemin Cinayet Listesi bir yandan seyirciyi kendiyle ve sahip olduğu yargıların ne denli samimi ve güvenilir olduğuna dair bir sorgulamayla başbaşa bırakıyor.