Kaan Erkam’dan 27 mart Dünya Tiyatro Günü Bildirisi (3/28/2013)
Siz bizi sevmeyin. Hele ki 27 Martta tiyatro bedava diye hiç sevmeyin. Sevilecek insanlar değiliz biz. Süslü cümlelerin sahte insanlarıyız. Şarkı olsak bizi uzaktan sevmek aşkların en güzeli olurdu. Öyle olsun. Tanışmayın bizimle. Tanımayın merak etmeyin. Bırakın siz gittikten sonra makyajımızı silip arka kapıdan sessizce eve gidelim. Bozmayın huzurlu yalnızlığımızı. Siz varmışsınız gibi yaşamayalım. Öldüğümüzde mezarımızı her yıl ziyaret edeceğinizi düşünmeyelim mesela. Ödeyemediğimiz vergilerimiz bizim olsun. Devlete yenik düşüp artık kendi görüşlerini bırakmış yenilmiş ve yandaş olmuş arkadaşlarımıza içelim biz evde. Evde içelim çünkü yavaş yavaş yayılıyor içki yasağı ülkemizde. O yürekli sahne sevdalılarının dizilerde ne hallere geldiklerine neye döndüklerine ve artık tiyatroya zaman ayıramıyorum diyenlerine üzülelim az kalan dost masalarımızda. Artık öldükten sonra değil ölmeden de unutulmaya darılalım ertesi gün sahneye çıkmak üzereyken. Ve size bunu hiç belli etmeyecekken bir rolün içinde ve dimdik ayaktayken. Çok fazla ödeneği olan tiyatroların ışık ödülü almasına gülümseyelim gerçek yeteneğin az spotla harikalar yarattığını bilerek. Asıl varlıkta değil yoklukta yapabilmektedir marifet. Bir sürü borcumuz olsun. Eve ekmek almak yerine tiyatroya aksesuar almış olalım mesela. Ve oyundan sonra yevmiyeler dağıtılmış bize hiçbir şey kalmamış olsun-dağ başını duman alsın eve yürüyelim arkadaşlar. Layla lay lay lay. Sahneler kapatılsın barlar tiyatro olsun. Barlar da kapatıldığında ne olsun? E aşk olsun. Sahnesi olanlar diğer tiyatrolara öyle fiyatlar versinler ki mesela-kimse tiyatro yapamaz olsun. İçimizden bölünenler olsun mesela. O onu sevmesin haberini yapmasın bu buna küssün salonunu açmasın. Biz hangi tiyatro gününü kutluyoruz şen şakrak. Hangi tiyatrodan bahsediyoruz. Akm açıldı mı? Muhsin Eruğrul hangi ellerde? Sansür korku bastırılmışlık mı tiyatro? Çıkan seslerimiz cılız titrek. Hangimiz içindekini ortaya kolayca dökebiliyor-başı belaya girdiğinde arkasında kimsenin olmayacağını bilerek? Kurşun eritme zamanı geçti. Kimse koşmayacak bunun peşinden. Alt tarafı sevgililer gününden farklı olmayan bir gün işte. Anneler günü babalar günü ve dünya tiyatro günü. Tek günlük krallık… Konunun özüne gelince… Tiyatro içten gelen bir aşktır. Vardır. Yapılmalıdır. Tiyatro bir öğretidir kendince. Bir başkasının hayalini öğretir size. Ya inanır kalırsınız ya inanmaz gidersiniz. Ama en önemlisi yüklemindedir. Bilirsiniz. Bilmek. Sahnede olmak. Söylemek. Anlamak. Paylaşmak. Arkadaşlar. Bu gün 27 Mart dünya tiyatro günü. Güne anlamına önemine inanmamız gerekmiyor. Hepimizin bu zor savaşta iyisiyle kötüsüyle bulunduğu bir zamanda, biz oda tiyatrosu olarak tiyatrodaki ışıkçısı temizlikçisi,oyuncusu sahne amiri,yönetmeni gişecisi kim varsa önlerinde saygıyla eğiliyoruz. Biz sesimizin son damlasına kadar bu yolda yürümeye devam ediyoruz.
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...