| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Interkulturelle Theatertage TürkeiInterkültürel Tiyatro Günleri (9/17/2008) Interkulturelle Theatertage TürkeiInterkültürel Tiyatro Günleri 2.–12.10. / Frankfurt 2008 Türkiyelilerin 40 yılı aşkın Almanya göçmenlik tarihinde yeni bir aşamanın yılı 2008. “Gastarbeiter“likten „Ehrengast„ durumuna geçiş (!?). Bu yıl, her şeyi yeniden düşünmenin ve yeni fikirlere doğru yelken açmanın yılı. Türkiye ve Türkiyeliler komşumuz mu? Misafirimiz mi? Birlikte mi yaşayacağız? Eğer öyleyse, nasıl ? Frankfurt Interkültürel Tiyatro Günleri oyun yoluyla bize komşumuzun renklerini, seslerini, acılarını-sevinçlerini, ihtiraslarını, özlemlerini, geçmişini ve düşlerini önümüze getiriyor. Çocuklar birbirlerini en iyi oynayarak tanırlar. Bu durum halklar için de geçerli kılınabilir mi? İnsanlık Anadolu’nun doğusunda Fırat Nehri yakınlarında ilk kez yerleşik yaşama geçti. Masallar, törenler, oyunlar, danslar, biçimler, renkler! Yerleşik yaşamla bağlantılı, bu gün uygarlık dediğimiz bu yaşama biçiminin doğduğu coğrafya, altın bir kilim gibi hepimizin ayakları altında. Farkına vardığımızda hep birlikte uçabileceğimiz bu kilimin harekete geçebilmesi için o sihirli sözcüğü söylememiz gerekiyor: Oyna! O zaman o kilim de dile gelecek.Ve bize ünleyecek: Hep birlikte! Ve kilim, bulutların ve yıldızların üzerindeki seyahatine başlayacak. Tanışmanın, oynamanın, birlikte düşler görmenin zamanı. Hepinize iyi oyunlar! 2.10. | 18.30 | Gallus Theater Vortrag * Prof. Dr. Semih Celenk ist Dekan der Fakultät für Bildende Künste an der 9. September Universität in Izmir, Autor, Übersetzer und Theaterkritiker. Eski Osmanlı geleneksel sanatları ve yıkılma dönemindeki Batı Tiyatrosu örnekleri. Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda yeni tiyatronun yerleşme sancıları. Eski zengin dramatik geleneklere sahip olan bir kültürel cografyada Avrupa Tiyatrosu bir zorunluluk muydu? Türkiye‘deki tiyatro yaşantısının kendine özgü estetik özellikleri nelerdir? * Semih Çelenk, İzmir 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı, oyun yazarı, çevirmen ve eleştirmendir. 2.10. | 21.00 | Gallus Theater Eröffnungskonzert Günesli Sarkilar [Sonnige Lieder] 1937 in Ankara, Türkei 1937 in Ankara, Türkei 2.10. – 17.10 | 20.00 | Gallus Theater Ausstellung Carl Ebert ORGANISATION: ORA DA! E.V. Kurator: Hakan Dündar 1927’de Darmstadt Devlet Tiyatrosu’nun ve 1931’den itibaren Berlin’de Deutsche Oper’in intendantlığını yapan Carl Ebert, 1933’de Almanya’da Hitler rejiminin iktidarı alması ile, bir çok değerli sanat ve kültür adamı gibi, ülkesini terketmek zorunda kalır ve Türkiye’ye iltica eder. Burada,T.C. Devlet Tiyatroları ve Konservatuarı’nın kuruluşunda yer alır. Sergide Carl Ebert’in kendisine ait fotoğrafları ve Türkiye’de sahnelediği yapımlara ait belgeleri görebileceksiniz. 3.10. | 20.00 | schauspielfrankfurt Theaterstück Kurban [Opfer] Autor: Güngör Dilmen Regie-Choreographie-Dramaturgie: Ayşe Emel Mesci KURBAN, Euripides’in MEDEA’sının, bir yorumu olup, şiirsel ve şekilsel özellikleriyle tipik bir Anadolu tragedyası örneğidir. Kadın sorunu ekseninde bir insanlık dramını evrensel bir tema haline getirmiştir. Bu çok yönlü insan manzarası, bağrında tarihin çağlarını bir arada yaşatan ve cemaat tarzında varoluş ile bireyin özgürleşmesi arasındaki geçit noktasında bulunan Anadolu toprağının çerçevesine tam anlamı ile oturmaktadır. II. Kadın: Binlerce Karacaören’de binlerce kadının yazgısı bu. Sen mi değiştireceksin? Zehra: Nice çoğaltsanız örneği boş. Bana aykırı. Binler bin, ben birim. Aşımı, ocağımı paylaşırım herkesle, paylaşamam erkeğimi. 4.10. | 20.00 | Gallus Theater Theaterstück Misafir [Der Gast] ETHNO THEATER, mit Unterstützung vom Arkadas Theater Autor: Bilgesu Erenus, Regie: Nurhan Karadağ 60’lı yıllarda ilk çocuğunu Türkiye’de bırakıp büyük umutlarla misafir işçi olarak Almanya’ya gelen Musa, geri dönüp huzura kavuşmak ister. Nereye gideceğini bilemeyen, kendine ve çevresine yabancılaşan “Gastarbeiter” Musa, geçmişiyle hesaplaşmaya girer. Anadolu’nun “Yarenlik” geleneğine dayalı bir oyun, onun öyküsünün aynası olur. Musa’nın yaşadıkları ve kullandığı Almanca karışımı Türkçe, seyirciye keyifli, bazen de hüzünlü anlar yaşatır. Musa yeryüzünde hep misafir mi kalacak? 5.10. | 17.00 | schauspielfrankfurt Vortrag Anatolien und die Tragödie von Prof. Dr. Güngör Dilmen* Tragedya, Anadolu tanrısı Dionüsos için söylenen dütrambos ezgilerinden doğmuştu. Dionüsos kültü gibi dütrambos ezgileri de Eski Yunan Tragedyasına dış kültürlerden gelen unsurlar mıdır? Tragedyanın Anadolu ve Ortadoğu kökenleri.Anadolu’da tragedya ve trajik olan.Tragedya kavramı üzerine görüşler ve kuşkular. * Güngör Dilmen, 1930 Tekirdağ doğumlu, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Klasik Filoloji Bölümü mezunu. ABD’de tiyatro eğitimi aldı.İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda yönetmen ve dramaturg olarak çalıştı. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda Tiyatro Teorisi ve Mitoloji eğitmenliği yaptı.Oyunları birçok dile çevrildi ve sahnelendi. Dilmen oyunlarında konularını genellikle tarih ve mitolojiden alır. Kullandığı gelişmiş dil ve tekniklerle dikkat çeker. 5.10. | 19.30 | schauspielfrankfurt Theaterstück Ben Anadolu [Ich Anatolien] KENTERLER THEATER Autor: Güngör Dilmen, Regie: Yücel Erten, Darstellerin: Yıldız Kenter Sanat yaşamının 60. yılında, modern Türk Tiyatrosunun yıldızı Yıldız Kenter “Ben Anadolu” oyunu ile, Hititlerden günümüze Anadolu topraklarında öne çıkmış, tarihin akışını değiştirmiş ya da kadın kimliğini etkilemiş 16 farklı kadını canlandırıyor. Bereket tanrıçası Kibele ile başlayan oyun bu tanrıçanın çeşitli kadınlarda cisimleşmesiyle devam ediyor. Hitit Kraliçesi, Troya Başkomutanı’nın karısı, Bizans İmparatoriçesi Teodora, ilk kadın tarihçi Anna, Orhan Gazi’nin karısı Nilüfer Hatun, Nasrettin Hoca’nın karısı, Şair Nigar Hanım, Halide Edip, Ayşe Sultan, Efesli Artemis, Puduhepa ve gene bu toprakların yetiştirdiği bir oyuncu, Yıldız Kenter… 5.10. | 15.00 | Gallus Theater Kindertheater - Schattenspiel Karagöz Elma Sekeri [Kandierter Apfel] İSTANBUL KATİBİM KARAGÖZHAUS Autor und Animateur : Hasan Hüseyin Karabağ Sprache: Türkisch mit deutscher Erläuterung Assistent: Mehmet Can Karabağ Karagöz çocuklara kötü davranır ve kendisine emanet edilen şekerleri satamaz. Tüm şekerleri yiyen Karagöz arabanın içine düşer. Çıktığında artık elma şekeri olmuştur. Bundan kurtulup yeniden insan olmaya çabalar... 6. – 7.10. | jeweils von 13.00 bis 16.00 | Sonnenhaus Workshop Karagöz [Schattenspieltheater] Leitung: Hasan Hüseyin Karabağ* Karagöz figürlerinin yapımı ve oynatımına giriş. * Hasan Hüseyin Karabağ İstanbul Katibim Karagözevi’nin kurucusu, tiyatro oyuncusu ve Karagöz ustasıdır. Sınırlı katılımcı alınacaktır, ön kayıt gerekmektedir! 6. – 7.10. | jeweils von 15.30 bis 19.30 | Sonnenhaus Theaterpädagogischer Worksho Begegnungen mit Marlies Krause und Tamer Levent* Konuştuğumuz dil olmasaydı nasıl anlaşırdık ? Farklı kültürlerden gelen ve birbirinin dilini anlamayan insanlar. Her ulus ve kültürlerden katılımcılar için Yaratıcı Drama Atölyesi. Sonuç gösterisi hazırlanacaktır. * Devlet Tiyatroları Eski Genel Müdürü, yönetmen, oyuncu ve tiyatro pedagogu Tamer Levent, Creative Drama’nın Türkiye’de ve dünyada yayılması doğrultusunda birçok atölye çalışmaları yönetti. Berlin’de tiyatro pedagogu olarak çalışan Marlies Krause ise 80-li yıllarda özellikle İzmir’de ve Türkiye’nin başka şehirlerinde tiyatro öğrencileri, çocuklar ve yetişkinlerle Tiyatro Pedagojisi alanında çalışmalar yaptı. Sınırlı katılımcı alınacaktır.Ön kayıt gerekmektedir. 7.10. | 20.00 | Gallus Theater Theaterstück Kadinin Feryadi [Der Schrei der Frau] FRAUENGRUPPE DES ARSLANKÖY-ZELTTHEATERS Autor und Regisseur: Hüseyin Arslanköylü Mersin Toroslarda Aslanköy’ün kadınları lise müdürünün desteğiyle 2001 yılında tiyatro yapmaya başladılar ve Arslanköy’de yaşanan olayları anlatan Kadının Çilesi’ni, 2002’de ‘Taş Bademleri’ adlı oyunları sergilediler.Dokuz kadının tarladan sahneye uzanan yolculuğunda“Kadının Feryadı”ise oyuncuların kendi hayatlarından yola çıkarak hazırladıkları üçüncü oyun. Çocuğu olmayan kadın, okumak isteyen zorla evlendirilen kız, alkollü baba, yoksulluk, gelenekler, bilinçsizlik gibi temalar Aslanköylü kadınlar tarafından tiyatro sahnesinde biraz komik biraz trajik olarak canlandırılıyor. Bu oyun 2007 yılında Afife Jale Tiyatro ödüllerinde mansiyon aldı. 8.10. | 18.30 | Gallus Theater Vortrag/Diskussion Muttersprache und Theater in Deutschland von Isin Sigel & Koral Okan Sprache: Deutsch Almanya’daki göçmen çocuklarının erken anadil öğrenimi ile tiyatro arasındaki ilişkinin önemi hakkında tartışma. Anadilini okullarında öğrenemeyen göçmen çocukların eksiklikleri neler olmaktadır? Dil Bilimi ve sosyal açılardan… Tiyatro, eğitimdeki bu eksikliği önlemek için neler yapabilir? Bir eğitim politikasının bu alandaki görevleri nelerdir? Koral Okan, Soziologe [Sosyolog] Mit Unterstützung von: Bund türkischer Journalistinnen in Europa 8.10. | 20.30 | Gallus Theater Pantomime Gesammeltes Schweigen [Topladıgım suskunluklar] THEATER DAS BEWEGT Konzeption & Regie: Mehmet Fıstık 27 yıl Köln‘de kendi tiyatrosunda Pandomim gösterilerini sergileyen Mehmet Fıstık, 8 yıldır Almanya Belçika sınırındaki bir ahırda, yeniden yarattığı tiyatrosunda her yaştan ve ulustan seyircisiyle sessiz tiyatronun senfonisini yazıyor. Harfsiz, noktasız, virgülsüz. “Bu gün: Günlüğümü yazıyorum Mürekkep yettiği kadar,Boş kağıt bulmak ta zor Eğer ben en sonuncu isem,O zaman en sondan birinciyim! ’Bereketli olun ve çoğalın,üreyin’ (Incil) ’Hünkar olun ve kendinizi savunun’ Zaferden söz eden kim? Hayatta kalabilmek hepsi” (Rilke) Tja. The Show Must Go On! Gülünç oluyor dünyada… O çöp bidonu ne, Tam çöp yığının ortasında? Bırak yazmayı artık, Her şey çoktan söylenmiş. Mürekkep te bitiyor zaten Dünya figürlerle dolacak. Seyirciler icat edilecek. Işıklar olacak… Ben oynayacagım… 9.10. | 18.30 | Museum für Angewandte Kunst Dia-Vortrag „Osmanische Feste“ und gegenseitige Beeinflussung mit Europa von Prof. Dr. Özdemir Nutku* Sprache: Deutsch 14.yy‘dan İmparatorluk son dönemlerine kadar büyük bir halk şenliği niteliği taşıyan Osmanlı Şenlikleri, büyük ölçekli projeksiyonlarla minyatür ve gravürleri ile tanıtılacak. Bazıları 40 güne ulaşan bu büyük etkinliklerin programında neler bulunuyordu? Avrupalı özellikle Alman seyyah ve devlet adamları gördükleri karşısında hayranlıklarını nasıl ifade ediyorlardı? Şenliklerin Avrupa saraylarında yapılan etkinliklerle benzerlikleri ve farkları nelerdi? * Özdemir Nutku, 1956‘da Ankara Üniversitesinden mezun oldu. Almanya-Göttingen‘de Georg-August Üniversitesi Tiyatro Bölümüne alındı.Göttingen Devlet Tiyatrosu Sanat Yönetmeni Heinz Hilpert‘in üç yıl boyunca asistanlığını yaptı. 1959‘da yurda dönerekAnkara Üniversitesi DTCF Tiyatro Enstitüsünde asistan oldu.1976‘da Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde Tiyatro Bölümünü kurdu. İzmir Dokuz EylülÜniversitesi Sahne ve Görüntü Sanatları Bölümünün başkanı olarak uzun yıllar emek veren Nutku, sahneleme dersi hocası olarakta altmıştan fazla oyun sahneye koydu. Yönetmen, eğitimci, tiyatro yazarı, eleştirmen ve çevirmendir. 9.10. | 20.00 | Museum für Angewandte Kunst Schattenspiel Karagöz* Ters Evlenme [Verkehrte Heirat] İSTANBUL KATİBİM KARAGÖZHAUS Autor und Animateur : Hasan Hüseyin Karabağ Sprache: Türkisch mit deutscher Erläuterung Kâr-i Kadim (eski biçim) bir oyun olan Ters Evlenme, ustamız tarafından yeni yazılmış şekli ile seyirci karşısına çıkıyor. Evlenmek isteyen Tuzsuz Deli Bekir‘e uygun bir kısmet arayan Hacıvat, Karagöz‘ü gelin diye Tuzsuz Deli Bekir‘in karşısına çıkarmaya karar verir… Karagöz‘ün bu duruma alışması hiç te kolay olmaz. Karagöz, içine düştüğü bu zor durumdan kurtulmak için uğraşır. * Karagöz Oyunu: Uzak Doğu kökenli olan gölge oyunu Osmanlı’ ya 16. yy’da Mısır’dan gelmiştir. Fantastik figürleri ile dönemin çok ulusluluğunu yansıtan oyun, kişileri ile bizlere Osmanlı’nın canlı yaşantısını sunar. Masalımsı temalarla günlük aktüel konuları kaynaştırır. Satirik bir dili vardır, tekerlemelerle, müzik, şiirsel anlatımla gösteriyi zenginleştirir. Yer yer dil sürrealistleşir, gerçekliği kavramamız zorlaşır. Seyirciyi, gerçekliği yeniden kavraması yönünde zorlar. İronik bir anlatımla dile getirdiği günlük politik temalar bazen Karagöz oynatıcısının yaşamını tehlikeye atmıştır. Erotizmi mizahi bir tarzda işler. 10.10. | 20.00 | Gallus Theater Performance Theater Günesli Pazartesi [Sonniger Montag] GARAJİSTANBULPRO Choreographie: Şafak Uysal, Bedirhan Dehmen Erkekler kendileri ve birbirine gerçekte ne kadar dost olur? Güneşli Pazartesi, konusu itibariyle erkekler arası dostluğu mercek altına yatırıyor. Bedirhan Dehmen ve Şafak Uysal, kişisel deneyimlerinden ve tarihte yer etmiş arkadaşlık tahayyüllerinden yola çıkıyor. Başlangıç noktaları ise arkadaşlık edebiyatının klişelerinden birisi olan “meşhur dostluklar atlası”nda hep erkeklerin, üstelik sıklıkla destansı terimlerle yer alıyor olması. 10.10. | 18.30 | Gallus Theater Vortrag Avantgardistische Strömungen in den 60-ern und gegenseitige Beeinflussung mit Europa von Müjdat Albak* 11.10. | 20.00 | Gallus Theater Theaterstück Stadt für eine Person [Tek Kişilik Şehir] TÜRKISCHE STAATLICHE BÜHNEN ANKARA Autor: Behiç Ak, Regie: Serhat Nalbantoğlu Artık aileler tek kişilik mi? Teknoloji yazın üşümemizi, kışın terlememizi mi sağlıyor? Hayat bir takım kurslara gitmekten mi ibaret? Ekonominin kötüye doğru gittiğini havanın ve suların temizlenmesinden anlayabilir miyiz? İnsanlar sırf kendi çıkarları için mi intihar ediyor? Şehirler, şehir dışına mı çıkıyor? Küsmek, kalp ve damar hastalıklarına iyi gelir mi? Kendimizi en yalnız hissetmediğimiz anlar, yalnız kaldığımız anlar mı? Kendinize gülebilirsiniz ama kendinizi gıdıklayabilir misiniz? Kandırılması en kolay erik ağaçları mı? Günümüz insanını yalnızlığa iten ve giderek sadece “tek kişilik aileler” için kullanışlı hale gelmeye başlayan büyükkent yaşamının mizahi bir eleştirisini yapıyor oyun. Bireyi sorguluyor ve günümüz yaşam biçiminin dayattığı birçok kavramı, ilişkiyi yeniden düşünmemize neden oluyor. Mizah yazarı olan Behiç Ak‘ın oyunu modern bir yorumla karşınızda. 12.10. | 17.30 | schauspielfrankfurt Vortrag/Diskussion Das Interkulturelle im Postdramatischen Theater von Prof. Dr. Zehra Ipsiroglu* & Prof. Dr. Hans-Thies Lehmann** Sprache: Deutsch Prof. Dr. Z, İpşiroğlu ve Prof. Dr. H.T. Lehmann tezlerini sunuyorlar: Kültürler hiyerarşisi mi? Kültürler çorbası mı? Tiyatro kültürel bir fenomen midir? Interkültürel tiyatro çalışmaları ve hakim kültür! Uluslararası Tiyatro projelerinden deneyimler. Almanya‘da yabancılar, özellikle Türkiye‘li göçmenler tiyatro yaşantısının neresinde? 12.10. | 20.00 | schauspielfrankfurt Musiktheater Ashura GARAJISTANBULPRO Konzeption: Mustafa Avkıran, Regie: Mustafa Avkıran, Övül Avkıran Choreographie : Övül Avkıran, Musikalische Leitung: Cumhur Bakışkan, Sema, İhsan Kılavuz Adı insanlık tarihi kadar eski ashura, yüzlerce yıldır, Anadolu toprakları üzerinde “homojen” bir toplum yaratma adına oradan oraya savrulan, zorunlu olarak göç ettirilen insanları, dilleri, dinleri, sürgünlerin göç yollarını, göç yollarında 12 dilde söylenen şarkılarla anlatıyor. Ashura, yüzlerce yılda oluşan sözlü miras ile resmi tarih bilgisinin müzik-tiyatro tanımı içinde yeniden sorgulanmasıdır. Üç büyük dinde pek çok karşılığı olan ashura, hicri yıl takvimine göre Muharrem ayının onuncu günüdür. Bizim ashura ise, yüzlerce yıldır yok edilen “ötekiler” için bir taziyedir. Paylaş Tweet |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|