Sadece İstanbul’da altı bin kadının genelevde çalışmak üzere vesika talebinde bulunduğunu biliyor muydunuz?
Ülkemizde her şeyin ‘mal’ a dönüştüğü bir ortamda cinselliğin de bu denli pazarlanabilir bir nesne haline gelmesi elbette kaçınılmazdır. Yokluğun-yoksulluğun bir parçası olarak kadın, kendi bedenini satmaya mahkûm edilirken, salt ahlaki nedenlerle genelevlerin kapatılmasını planlamak ahlaksızca bir durumdur. Kadının toplumsal işbölümündeki yeri, her daim dişiliği üzerinden kurgulanıyorsa eğer, bu ortamda kadının özgürlüğünden söz edilemez! İstatistikler “hayat kadınlığı” yaparak yaşamaya çalışan kadınların durumunu ortaya koyuyor. İşte birkaç başlık:
- Türkiye’de yaklaşık 100 bin hayat kadını çalışıyor… - Türkiye’ de hayat kadınlığı yaşı 15'e kadar düştü… - Türkiye’ deki her 350 kadından biri fuhuş batağının içinde… - Türkiye’de son yıllarda 500 çocuğun hayat kadını olduğu belirtilirken, resmi olmayan ama gerçek olan rakamların çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor… - Türkiye'de faaliyet gösteren 56 genelevde kayıtlı yaklaşık 3 bin hayat kadını çalışıyor… - Türkiye'de tescilli hayat kadını sayısı 15 binin üstünde yer alıyor… - Fuhuş sektöründe bir yılda en az dört milyar dolar para dönüyor…
Vetiyatro olarak perdemizi aralamaya, tüm bunlara müdahale etmemiz gerektiğine inandık ve yola çıktık. İrfan Yalçın’ ın “Genelevde Yas” adlı romanından esinlenerek dramaturg Doğan Korkmaz’ ın oyunlaştırdığı “Kuş Kafesi” adlı oyun; genelevde çalışan kadınların trajik hikâyelerini anlatıyor. Toplumun dışına itilmiş, içimizde yaşayan ama görmezden geldiğimiz kadınlar, toplumun kanayan yarası olarak yaşamaya devam ediyor.
12 Ocak 2011 Çarşamba saat: 20.30 Barış Manço Kültür Merkezi Caferağa Mahallesi, Moda Caddesi, Nail Bey Sokak (Caferağa Spor Salonu Yanı)
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...