TEB Başkanı Üstün Akmen, Tiyatroculara Yapılan Satırlı Saldırıyı Kınadı (2/8/2012)
UNESCO’nun en önemli sivil toplum kuruluşları arasında adı ön sıralarda sayılan Uluslararası Tiyatro Eleştirmenleri Birliği (IATC)’nin Türkiye Merkezi (TEB) Başkanı Üstün Akmen, Antalya Bölge Tiyatrosu’nun 12 Ocak günü Ankara’da saldırıya uğramasının “hasıraltı” edilmek istenmesini sert bir dille protesto etti. Grubun Ankara turnesinde, Nâzım Hikmet’in “Şeyh Bedreddin Destanı” oyununu sahnelemelerinden sonra, topluluğun bir mensubunun arkadaşı ile evlerine dönerlerken İncesu ilçesi Mahmut Esat Bozkurt Caddesi’nde, sonradan ülkücü harekete dâhil oldukları saptanan beş kişinin satırlı saldırısına uğramaları olayını anlatan Üstün Akmen, Kültür ve İçişleri Bakanlarını acilen göreve çağırdı.
Antalya Bölge Tiyatrosu’nun on üç yıldır ayakta durmaya çalışan, politik ve deneysel tiyatro için uğraş veren bir topluluk olduğunu anlatan Üstün Akmen: “Yaklaşık üç sezon önce ‘Nâzım Üçlemesi’ başlıklı bir projeye başladılar, amaçları Nâzım’ın üç destanını ardı ardına sahneye uyarlamaktı. Yaptılar. Yaptılar ve ilk olarak ‘Kuvay-ı Milliye Destanı’nı 'Ateş ve İhanet’ adı altında sahneye koydular. Oyun, bu yıl dördüncü sezonuna girdi, bu güne kadar seksene yakın yurtiçi ve yurtdışı turne gerçekleştirdi. Bu sezon için, üçlemenin ikinci oyunu olarak “Şeyh Bedreddin Destanı”nı hazırladılar. Destanı ‘Deliorman’ adıyla sahneye taşıdılar. Meğer bu çalışmalarından ve başarılarından rahatsız olan kesimler varmış, nereden bilsinler ki! 12 Ocak günü Ankara turnesinde başlarına bu felaket geldi” dedi.
Oyunun Ankara Sanat Tiyatrosu (AST) sahnesinde perde açtığını, topluluğun Ankara organizasyonunu düzenleyen arkadaşları Cengiz Gültekin’e, daha sonra Emniyet Müdürlüğü’nde kimliklerini teşhis ettikleri beş ülkücü tarafından satırla saldırılarak pusu kurulduğunu, bu saldırıda Gültekin’in başının arkasından, kafatasında kırık oluşturacak on iki santimlik darbe aldığını anlattı. Üstün Akmen, Gültekin’in yanında bulunan Leyla Can adlı arkadaşlarının da koluna kaldırım taşı ile vuran saldırganların, grubun kurucularından Hakan Güneri’yi de Kızılay Metro girişinde sıkıştırıp ''Bu gelişinizde sizi çok iyi ağırlayamadık, bir dahaki sefere daha iyi ağırlayacağız'' diyerek tehdit ettiklerini de iddia etti. Üstün Akmen: “Olayın üzerinden bir ay geçti, Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi yetkilileri bırakın zanlıları gözaltına almayı, açıklama yapmak gereğini bile duymadı ve duymuyor. Bu ne hazin, bu ne vahşet yanlısı bir tutumdur anlaşılır gibi değil! Neredesin Ertuğrul Günay, neredesin İdris Naim Şahin! Tiyatroya karşı takınılan bu tavır karşısında neden sessizsiniz” diye sordu. Nâzım Hikmet’in “Taranta Babu’ya Mektuplar” şiirine de gönderme yapan Akmen: “Bu ne mene iştir, bu ne mene gidiştir ki, bir tiyatro oyunundan rahatsızlık duyan çirkin ve zavallı güruh; sanatı ‘böyle zor, bu kadar dar, böyle kanlı ve bu denlü kepaze hale getirebiliyor’” dedi.
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...