Uygur Çocuk Tiyatrosu'nda Sahnelenen Çocuk Oyunları (2/29/2012)
Uygur Çocuk Tiyatrosu
UYGUR ÇOCUK TİYATROSU TARAFINDAN SAHNELENMEKTE OLAN Çocuk Oyunları:
"BU DÜNYA HEPİMİZİN"
Müzikli ve Danslı Çocuk Oyunu - 2 Perde
Yazan ve Yöneten: Birol ENGELER
Müzik : Ozan ÖZKÖK Koreografi : Mana UYGUR Kostüm : Aygül Kostüm Evi Ses ve ışık : Filiz Senger - Seda Topaç Afiş Tasarım : Özlem TAŞEL
Bu Dünyayı çocuklarımız bize emanet etti. Peki, biz gönül rahatlığıyla "emanete hıyanet etmedik" diyebiliyor muyuz? Çocuklarımızın da kendi çocukları tarafından "hıyanet etmekle" suçlanmaması için; onları uyarmalı, bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Tiyatro bu iş için etkili araçlardan biri. Çünkü onlara "parmak sallayarak" değil; göstererek, eğlendirerek, düşünmelerini sağlayarak ulaşmanın en kolay yolu. Birileri; iyi ve yaşanabilecek bir Dünya için bir şeyler yapmalı. Biz bunun için en iyi bildiğimiz şeyi, tiyatroyu seçtik. Çocuklarımızın yüzüne daha rahat bakabilmek için. "İstediğimi yaparım" diyenlere, Dünyayı kendi malı gibi görenlere "Bu Dünya Hepimizin" diyebilmek için... Ya siz?...
Oyunun konusu: Bu Dünyada olup biten olumsuzluklara, insanların diğer insanlara ve yaşadıkları Dünyaya verdikleri zararlara dayanamayan "Bilgin Dede", kendisine bir uzay aracı yapar. Bu Dünyadan uzaklaşmak, yaşayabileceği başka bir Dünya bulmak istemektedir. İsteğini torunu Duygu'ya anlattığında, Duygu "neden bu Dünyadan gitmek istediğini" dedesine sorar. Dedesi de anlatmaya başlar: İnsanların nasıl hayvanları acımasızca yok ettiklerini, çöpleriyle çevreyi kirletip gürültüleriyle diğer insanları nasıl rahatsız ettiklerini, gecekondulaşmayı, çarpık yapılaşmayı, ağaçların yok edilişini, çıkarlar uğruna Dünyanın talan edilişini, çocukların oyun alanlarının kalmayışını, kirli sağlıksız bir Dünyada hastalıkların oluştuğunu, savaşların anlamsızlığını... Bilgin Dede bütün bunları anlatırken, anlatılanlar sahnede canlandırılır ve Duygu canlandırılan olayların içinde bulur kendini. Duygu olumsuz olaylara karşı koymaya, çözümler bulmaya çalışır ama çoğunlukla başarısız olur. Buna rağmen uzay aracıyla Dünyayı terk eden dedesiyle gitmek yerine, bu Dünyada kalıp olumsuzluklarla mücadele etmeye karar verir.
Ve: "İYİLİK AĞACI"
Müzikli ve Danslı Çocuk Oyunu - 1 Perde
Yazan ve Yöneten: Birol ENGELER Müzik : Ozan ÖZKÖK Koreografi : Mana UYGUR Kostüm: Aygül Kostüm Evi Ses ve ışık : Filiz Senger
Oyunun konusu: İbiş; saf ve sevimli bir görünüme sahip, ama aslında oldukça bencil ve yalancı bir köy çocuğudur. Memiş ise; İbiş’le aynı yaşlarda, iyi niyetli ve dürüst bir şehir çocuğudur. Aynı gün, bir çocuk tiyatrosuna gitmek için yola çıkan bu iki çocuk, tanışır ve arkadaş olurlar. İbiş, hasta annesine ilaç alabilmek için satmaya götürdüğü eşeğini kaybetmiş; Memiş ise, derslerindeki başarısından dolayı anne ve babasının kendisine armağan ettiği bisikletini çaldırmıştır. İki kafadar, başlarına gelen bu kötü olaylar nedeniyle ne yapacaklarını kara kara düşünürken, “İyilik Ağacı” onlara sorunlarını halletmeleri için bir kese altın verir ve altını eşit bir şekilde paylaşmalarını ister. Fakat aç gözlü İbiş, Memiş’i kandırır ve altınların hepsini alarak kaçar. Bunun üzerine Memiş, İyilik Ağacı, Pamuk Nine, Hork ve Cork; İbiş’e bir oyun oynarlar. Yaptığının yanlış olduğunu, İbiş’in anlamasını sağlarlar. Oyun “mutlu son”la biter.
Ve de: “KIRMIZI PABUÇLAR”
Müzikli ve Danslı Çocuk Oyunu - 1 Perde Danimarkalı masal ustası Hans Christian ANDERSEN (1805 -1875), kendine özgü masal anlatma yöntemiyle çocuk edebiyatının en büyük ustalarından biri. Masallarında kötülüklere karşı iyiliğin ve güzelliğin zaferine olan iyimser inanç öne çıkar. ANDERSEN'in ünlü bir masalı olan KIRMIZI PABUÇLAR, ülkemizin önde gelen sahne ve ses sanatçılarından Esin AFŞAR tarafından Türkçeye kazandırılmış. Birol ENGELER yönetmenliğinde sahneye koyulan bu oyun, hem bir masal gibi izlenebilecek, hem de okullarda rahatlıkla sahnelenebilir olma özelliğiyle çocuk oyunları alanında önemli bir boşluğu dolduracaktır.
Oyunun konusu: Yoksul bir hizmetçi kız olan Karen, dans etmeyi çok sevmektedir. Ama kötü pabuçları ve bakıcılığını yaptığı hanımı, onun dans etmesine ve eğlenmesine izin vermez. Bir gün kasabaya gelen kötü kalpli dilenci, Karen'i kandırıp sihirli kırmızı pabuçları ona giydirir. Artık kırmızı pabuçlar ve sihirli düğme sayesinde Karen, kötü kalpli dilencinin kontrolündedir. Dilenci Karen'i yaşadığı kasabadan kaçırıp, dans ettirerek onun sırtından paralar kazanmaya başlar. Dilencinin iyi kalpli soytarısı Jemmo, ayakkabı tamircisinin çırağı Nels, kasabanın başkanı ve Karen'in büyükannesi sayesinde Karen, onu esir eden kırmızı pabuçlardan ve dilenciden kurtulur. Oyunun sonunda, kötü kalpli dilenci dışında herkes mutlu olur...
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...