Araştırmacı yazarlığının birikimiyle 1980’li yıllarının Türkiye’sinde yaşanılan gerçeklere, toplumcu gerçekçi bir mercekle bakarak, yazdığı türde çok başarılı örnekler vermiştir Bilgesu ERENUS.
Aristoteles der ki ;
“zaman olmasaydı “şimdi” olmazdı. Şimdi olmasaydı “zaman” olmazdı”.
“ Arama Tiyatrosu” Sıraselviler Ağahamamı cd.Taktaki yokuşu sağdan ikici kapıda, 2008 in son ayında Bilgesu ERENUS’un “ACILAR ŞENLİĞİ” adlı eserini sahneliyor.
Özlem AKTAŞ, İnan AMBARKÜTÜK,Emsal YEŞİLBİNGÖL,Erene TOYDEMİR kadın-kadının annesi-sekreter kız-işadamı-dergi yöneticisi-sarhoş-dergici genç görevlerini üstlendiği oyunu ÖZKAN SCULZE yönetiyor. Müziği Ali ERENUS’a ait. Ulaş YATKIN ışık, Özcan YAMAN’ da fotoğrafları ile katkı sağlamış.
Vicdanın kaybolduğu, inanların yine eskisi gibi caddelerde, tiyatrolarda toplandığı,eskisi gibi telaşlanıp ellerine geçeni yakaladıkları, sevginin peyzaj olmaktan çok zihinsel bir kurgu olduğu dönemdeyiz gene.
Oyunu izleyip sorguluyorum, Platon gibi; “ şu öncülden mi başlamalıyız ?. Bir kimsenin adaletsiz davranması tamamen yasaklanmalı mı, yoksa bazı hallerde izin mi verilmeli ?”
İnsanlığı, kendinde ve başkalarında bir “araç” olarak değil, bir “amaç” olarak görecek
gibi davranmalıyız. Belki o zaman hesabı verilemeyecek bir yaşam, insan için yaşanmaya değmez diyebiliriz.
Küçük Prensin yaratıcısı Antoine de Saint-EXUPERY’nin çölün ortasında bütün yerleşimlerden binlerce kilometre uzakta bozulan uçağının yanında uyandığında, kalbi çocuk kalmış bir adamla, kendi dünyası dışındaki dünyaları ve diğer insanları tanıma yolculuğunda karşılaşma serüveni gibi “ACILARIN ŞENLİĞİ”nin ana teması.
Zaman içinde anlayışsızlıktan yaka silkenlerin bir masalı “ ACILARIN ŞENLİĞİ”
Hem dergi yöneticisi olup hem Güneşe Gömülenleri, hem Çarlık Rusya’sındaki engizisyondan bir resimden çıkar gibi gelen sarhoşun acılarında direnebileceği , Romeo ve Julyet’in ölüme gitme tasarımını izleriz. Sheakespear’dan Berthold Brecht’in Kafkas Tebeşir Dairesine geçeriz. Ama oyunun sonunda “ayaklarımıza” gözümüz takılır ve “kuvvetsiz adalet iktidarsızdır, adaletsiz kuvvet ise zorbadır” deriz.
Sanatçılar bizi dünyaya kendi gözleri ile baktırırlarken “hakikati, hakikatin kendisi için aramanın anlamını sorgularız.
ACILARIN ŞENLİĞİ’ nde insanları tedirgin eden olan biten değil, olan bitenle ilgili inandıklarımızın sorgulanması.
Bilgesu ERENUS gene bizi “ EL KAPISI”, “ORTAK” ,”NEREYE PAYİDAR”, “İKİLİ OYUN” da olduğu gibi toplumcu gerçekçi bir mercekle odaklanmamızı sağlıyor.
ARAMA TİYATROSU’ da bu merceğin odağında oluşan kıvılcımların alev alev karanlığı aydınlatmasına yol açıyor.
Her cumartesi saat: 20.30 da oyun sonrası kalmak isteyenlerle yapılacak olan sohbet toplantılarına oyunun yazarı Bilgesu ERENUS ‘da katılıyor.
ARAMA TİYATROSU’ nun sahnesindeki bu meşalenin elden ele dilden dile dolaşmasının sağlanması dileğiyle...
Unutmayın her fotoğrafta poz verenlerden başka bir de görünmeyen kişi vardır.
O’ da “çeken”dir.