Tüm sanat alanlarında yeterince değerlendirilmediğini düşündüğüm engelli sanatçılarımızın ve onların eserlerinin icrasına ilişkin bir sanat projesinin çalışması ve bu projenin gerçekleştirilerek topluma tanıtılması bakımından başından itibaren zorluklarının farkındaydım ve farkındaydık.
Bu projenin ve benzer projelerin topluma tanıtılması günümüzde derece bakımından yeterlik aşamasında bulunmadığı gerçeğini kabul ettiğimi öncelikle algılamıştım.
Sanatsal alanda geçiken bir etkinliğin ve engellilerle birlikteliği oluşturacak bu projenin çalışmaları 2011 Ekim ayına rastlamıştır.
Projenin isimlendirilmesinden projeye katılacak solist, bestekar, diğer icracılar ile repertuar tespiti ulaşım, konaklama ve diğer çalışma düzenlerinde fark edemediğimiz farklılıkların aslında projenin dokusunu oluşturduğu gerçeğini de projeye başladıktan kısa bir süre sonra bizi zorlamasıyla işimizin ne kadar kolay bir okadar da güç olduğunu anlamıştım.
'Hayatın İçindeyiz', 'Sanatın İçindeyiz' sloganı bu projenin temelini teşkil etmiştir. Varlıklarını kimi zaman ötekileştirdiğimiz yok saydığımız kimi zaman da görmezden geldiğimiz engelli insanlarımız veya sanatçılarımızın yeteneklerini sergilemek ve onların toplumla olan ilişkilerinde kuvvetli yıkılmaz bir köprü oluştururken 'İnsan'ın' temel alındığı alanım olan tiyatro'nun disiplinler arasındaki ilişkide ortak bir sürü argümanı içeriğinde taşıması nedeniyle yine bir icra projesi olan Engelli Senfoni Orkesrası'nın ilk icrasına ilişkin çalışmasına gönül vermem, paylaşmam, ötekileştirme düşüncesini kırmak ve yine toplumda oluşabilecek istem dışı fikirlerin önlenmesini sağlanmasıyla ilişkilendirmiştim.
H.Ü Öğretim Üyesi olarak Bilimsel ve Sanatsal Çalışmalarımı yaptığım Tiyatro alanında müziğin vazgeçilmezliğinin ve ortak dil oluşumunun kolaylıkla bağlantı kurduğumu bu projenin kitlelere ulaşma olasılığını kolaylaştırdığını bilmem ve müziği hayatın içinde birlik ve beraberliğimizi geliştirme çabasında çok büyük etken olarak görmüş olmam beni bu projenin içine çekmiştir.
Akademik hayatıma başladığım ilk yılda öğrencim olan şimdi sanatçı kimliğiyle yanımda bulunan sevgili Yüksel MEMİŞ, Göçmen Senfoni Orkestrası Şefi Musa GÖÇMEN'le ortak duygu ve düşünceleri paylaşarak Selim-Kerim ALTINOK kardeşler başta olmak üzere diğer sanatçılara ulaşmamda destekleri tartışılmaz olmuştur.
Ankara H.Ü M Salonu'nda 29 Nisan 2012 tarihinde gerçekleştirdiğimiz bu proje Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat TUNCER'in de büyük desteğini almıştır.
İstanbul Hilton Convention Center'da 10 Mayıs 2012 Engelliler Haftası'nda programa alınması ardından uluslararası Mardin 3Aralık 2012 Engelliler Toplantısı'na da bu projenin uygun görülerek başarılı çalışmalarıyla desteğini esirgemeyen Engelliler Genel Müdürü Sayın Dr.Aylin ÇİFTÇİ'nin de özenli desteğini almıştır.
Ülkem ve ülkemdeki engelli ama aslında birçok insandan daha engelsiz ve engel tanımayan sanatçılardan oluşan Selim-Kerim ALTINOK yönetimindeki Engelsiz Orkestra'nın! çok büyük projelerde yer alacağını ve bu projelerin amacına ulaşarak gelecekte engelliler tarihinde Altın Harflerle yazılacağını ümit ederek;'Biz Heryerdeyiz. Yüksek Seviyelere Ulaşılması En Güç Sanatında Tıpkı Hayat Gibi Tam İçindeyiz...' diyerek birlik ve beraberliğimizi sımsıcak bir destekle devam edeceğini herkesle paylaşmak isteğimi 'Her Konuda Engelsiz Yarınlara' diyerek noktalamak isterim.
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...