9 Şubat Pazartesi 20:30 – DEM / “KUĞULAR ŞARKI SÖYLEMEZ” 10 Şubat Salı 20:30 – IRISH MAFIA / “KONUSUZ MUTSUZLUK” 11 Şubat Çarşamba 20:30 – ŞAFT TİYATRO / “SİZ TEK BEN HEPİNİZ” 12 Şubat Perşembe 20:30 – TİYATRO TATAVLA / “3 KADIN BİN TURNA” 15 Şubat Pazar 18:00 – SEYİRHANE / “AYIP OLUR MU?”
9 Şubat Pazartesi 20:30 – DEM / “KUĞULAR ŞARKI SÖYLEMEZ” DEM’in “Kuğular Şarkı Söylemez” adlı oyununda; kendi küçük dünyalarında mutlu sayılabilecek bir yaşam süren, başkalarına göre birer “kaybeden” olarak görülen dostlar, geçmişten beri yanlarında taşıdıkları fakat farkında olmadıkları bir tehlikenin beklemedik bir haberle ortaya çıkmasıyla yeniden her şeyi sorgularlar. Bir anda bu tehlikenin pençesine düşen dostlar, artık sevgilerinin sınırlarını keşfedecek ve zorlayacaklardır. Ferdi Merter’in yazdığı, Özgür Yetkinoğlu’nun yönettiği “Kuğular Şarkı Söylemez”de; Ali Murat Altunmeşe, Erçin Işık, Ayşegül Aslan, Oğuz Öztekin ve Müge Küçükyılmazlar rol alıyor.
10 Şubat Salı 20:30 – IRISH MAFIA / “KONUSUZ MUTSUZLUK” “Konusuz Mutsuzluk”; Irish Mafia’nın sekizinci oyunu. Zekası büyümeyen bir çocuğun, hapsedildiği bedenin içinde intikam duyguları besleyen İniç’in öyküsünü anlatan “Konusuz Mutsuzluk”ta tiyatroseverler, yıllarca bir doktorun ihtiraslarına ve annesinin çaresizliğine kurban gitmiş İniç’in öfke patlamasına şahit oluyor. Elinden hayatı, çocukluğu, insanlığı alınmış İniç, mutfakta yatan iki cesedi şimdi dedektiflere açıklamak zorunda. Her kurduğu hikaye sonunda yıkılıyor ve dedektifler çözmek için başa dönüyor... Can Ceylan’ın yazıp yönettiği oyunda; Serhat Behramoğlu, Duygu Aktoprak, Hikmet Kırmızıkaya, Tuğba Balcı, Serhat Duran ve Namık Emre Abuş rol alıyor.
11 Şubat Çarşamba 20:30 – ŞAFT TİYATRO / “SİZ TEK BEN HEPİNİZ” Şaft, yeni sezonda seyirciyle “Siz Tek Ben Hepiniz” oyununda buluşuyor. Prömiyerini Tatavla SAHNE’de yapan kara komedi türündeki oyun, ritmin her an yükseldiği bir köşe kapmaca içinde, akıl hastanesindeki bir hastanın kendisiyle mücadelesini anlatıyor. Giray Altınok’un yazıp yönettiği oyunda; tanınmış oyuncular Başak Parlak, Kemal Uçar, Lemi Filozof, Cansu Diktaş ve Barış Özdemir’e deneyimli oyuncu Eraslan Sağlam eşlik ediyor. Barış Özdemir’in yönetmen yardımcılığını üstlendiği oyunun dekor tasarımı Cihan Aşar’a, ışık tasarımı Koray Erhan Doğrul’a, görsel tasarımı Melda Deniz Safioğlu’na, afiş fotoğrafı ve müzikleri ise Oğuz Çelik’e ait. Hiçbir şeyden ve hiç kimsenin söylediklerinden emin olamayacağınız bir şüphelenme partisine davetlisiniz. “Başkasının kalabalığında yaşıyorsanız devam edin ama kendi kalabalığınızı yaratmışsanız küçük bir sıkıntınız olabilir.”
12 Şubat Perşembe 20:30 – TİYATRO TATAVLA / “3 KADIN BİN TURNA” 3 kadının, birbirleri içinden geçen hikayesini anlatan beden tiyatrosu “3 Kadın Bin Turna”; kadınlar artık susmasın, susturulmasın, susmak zorunda kalmasın umuduyla hayata geçirildi. Bir “çocuk gelin”, çocuğunu kaybetmiş bir anne ve çocuksu umutlarla çıktığı yolculukta tecavüze uğramış bir kadın... Susturulmuş, ezilmiş, duyguları hapsedilmiş bu üç kadının çok bilindik, bir o kadar da sarsıcı hikayeleriyle tiyatro severleri derinden etkileyen oyunda; Ayça Bildik, İrem Erkaya ve Yeşim Egemen Özaydın rol alıyor. Eraslan Sağlam’ın danışmanlık yaptığı “3 Kadın Bin Turna”nın konsepti, rejisi ve koreografisi ise Arda Alpkıray’a ait.
15 Şubat Pazar 18:00 – SEYİRHANE / “AYIP OLUR MU?” Prömiyerini Tatavla SAHNE’de yapan bir diğer oyun olan “Ayıp Olur Mu?”, Seyirhane tarafından sahneye konuyor. Ceren Mertadam’ın yazdığı, Ali Savaşçı’nın yönettiği oyunda; Merve Engin, Sezai Mertadam, Ertürk Erkek ve Hafize Balkan rol alıyor. Dekor ve kostümlerini Seyirhane’nin hazırladığı, Bülent Çolak’ın dış ses olarak seyirciyle buluştuğu tek perdelik “Ayıp Olur Mu?” oyunun; ışıkları Ulaş Yatkın’a, efektleri Gürkan Demir’e, fotoğrafları Aylin Özmete Ak’a, afiş tasarımı ise Mimedia’ya ait. Özgürlüğün anlamı ne? Gerçekten böyle bir kavram var mı? Yoksa sadece zihnimizin bir yerlere tutunma ihtiyacı mı? Varsa nerede? Bir mekanda mı yoksa bir zaman diliminde mi? Bir düşüncede veya bir idealde mi? İnsan ne kadar özgür olabilir? İnsan özgür olunca ne olur? Toplum, bireyin özgürlük ihtiyacını ne kadar karşılayabilir? Tüm bu sorulara öyle akıllıca cevaplar, kesin bilgiler, değişmez hükümler bulmayan bu oyun; bilinen ve bilinmeyen, anlaşılan ve anlaşılmayan durumlara hunharca gülmek için yapıldı. “İçinde ve dışında yaşadığın özgürlük bakışın seni kafesine sıkıştırabilir mi? Yoksa çoktan sıkıştırdı mı? Aman sıkıştırsa ne olur, sıkıştırmasa ne olur? Doğru! Neyse ben acıktım, acıkmak en önemli şeydir çünkü. Doğru! İyi özgürlükler…”
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...