Bir belediye düsünün, düsününüz ki bu belediyenin sinirlari içerisinde yaklasik bir milyona yakin insan yasiyor. Bu insanlarin çogu Anadolu’ dan basta açlik ve issizlik olmak üzere bir çok nedenden dolayi bu ilçeye göç etmek zorunda kalmislar. Yine bu insanlarin büyük çogunlugunun ekonomik ve egitim seviyeleri ülke ortalamasinin çok, çok altinda. Yasadiklari ilçede gettolasmislar. Ayni zamanda bu ilçe son zamanlarda gelisen toplu konut atagindan baya bir nasiplenmis. Bir çok noktada gök delenler yükselmekte. Sehrin gürültüsünden kaçan orta ve yüksek gelir seviyelerinden insanlar buralar da yasamakta ve bu yerler ayni zamanda ticaret erbaplari tarafindan birer rant araci olarak kullanilmakta. Bu pahali yüksek bloklu sitelerle gecekondular içe, içe durmakta ve salt ülkemize has bir manzara sergilemekte. Ve burada tam bir sinif ayrimi sinir çekilerek gözler önüne serilmekte. Örnegin eski adi Halkali Toplu Konutlari yeni adiyla Atakent ve Ikitelli arasinda dikenli tel örgüler bulunmakta. Avamlar la lordlar dikenli teller arkasinda çok farkli hayatlar yasamakta. Bölge önemli sanayi siteleri, olimpiyat stadi, e-5 ve tem yollarina baglantisi ve havalimanina yakin olmasi nedeniyle de ayrica bir önem arz etmekte. Istanbul’un gelecegine yön veren K.çekmece de birde göl bulunmakta. Simdi siz bunca önemli olan ve bunca nüfusa sahip bir ilçede elbette onlarca sosyal alanlar, kültür merkezleri, sinema ve tiyatro salonlari, sergi saraylari, alisveris ve yasam merkezleri, kütüphaneler, özel ve kurumsal tiyatro gruplari, sivil toplum örgütleri ve aktiviteleri, büyük parklar, yesil alanlar, yürüyüs alanlari, spor merkezleri, açik hava organizasyonlari, konser alanlari ve etkinlikleri, sanatsal ve sosyal etkinlikler, lafi fazla uzatmandan kisacasi böyle bir potansiyeli kaldiracak her türlü sosyal ve sanatsal etkinligin yürütüldügü ve yasatildigini hakli olarak düsünüyor olabilirsiniz. Haklisiniz, ben de sizin yerinizde olsam sizin gibi düsürdüm. Velhasil isin asli hiçte öyle degil. Bunlari nereden mi biliyorum? Çünkü 20 yildir bu ilçede ikamet ediyorum. Yasantimin büyük çogunlugu Taksim- K.çekmece arasinda geçti. Koca ilçede maalesef sadece bir kültür merkezi var ve neredeyse atil durumda. Bakmayin bakimli olduguna, içi bos olduktan sonra saray olsa neye yarar? *

* Belediyenin 2006 ocak ayindan itibaren aylik olarak düzenledigi Kültür Sanat etkinlikleri var. Bu etkinliklerin ne kadar sanatsal oldugunu görmek için lütfen www.kucukcekmece.bel.tr adresini ziyaret edin ve aylik programi inceleyin. Yada bu etkinlikleri yerinde görüp tespit ettiginiz takdir de niçin atil durumda dedigimi görmüs olacaksiniz.

REKLAM BELEDIYESI; KÜÇÜKÇEKMECE

Yukari da bahs ettigim kosullarin olusmamasinda en büyük neden yerel yönetimler. Yaklasik 15-20 yildir sürekli sol siyasi partilerin yönetiminde oldu Küçükçekmece. Simdiki yerel yönetim öncesi Demokratik Sol Parti yönetiminde, henüz ergenlik çagimda, amatör tiyatro yasantimin baslarinda bir filintaydim. Aradan yillar geçti. Sonra büyüdüm, kendimce gelistim hem mesleki hem de kisilik olarak. Simdi akli bir çok seye eren, tek amaci büyüdügü ilçenin insanlarina ticari amaçtan uzak, onlarin bilinçlenmesine yardimci olacak, sanati ve tiyatroyu tanitacak ve sevdirecek projeler üretmek, yozlastiran popüler kültürle büyüyen, agir ve ucuz çalisma kosullarindan dolayi evlerine hapis edilen ve bu yüzden magazinsel televizyon programlarini tek sosyal etkinlik olarak gören tiyatroyla tanismamis yüz binlerce insani tiyatroyla tanistirmak, ilçenin büyük potansiyelini olusturan gençleri sanatla yaraticiliga ve üretmeye yönlendirmek olan bir tiyatrocuyum. K.çekmece ilçesinin yerinde saymasinin disinda o günden bugüne degin çok sey degisti. Bundan 3,5 yil öncesinde, Ak parti ülke çapinda oldugu gibi K.çekmece’ de, de iktidara geldi ve baskanliga insaat yüksek mühendisi sayin Aziz Yeniay oturdu. Oy verenler ve vermeyenler herkes umutluydu bu isimden ve partisinden. Çünkü bu partinin genel baskaninin bir dönem Büyüksehir belediye baskanligi yaptigi ve iyi icraatlar gösterdigi iyimserligi insanlarca oy kistaslarinda ön planda tutuldu. Insanlarin poliyanacilik oynamaktan baska çareleri yoktu bu durumda. Kötünün iyisini denemekten baska yol kalmamisti. Simdi isterseniz söyle 3,5 yillik bir panorama çikaralim. Yol bakim onarim çalismalari, sahil seridi çalismalari, iftar çadirlari, toplu sünnet ve dügün sölenleri, Kültür merkezinin Toplu Konut Idaresi (TOKI) bütçesiyle yenilenmesi, belediye binasinin modern bir yapiya dönüstürülmesi, baskan, baskan yardimcilari ve müdür odalarinin lüks, pahali mobilya ve elektronik aletlerle donatilmasi, fidan dikimleri, ilaç ve giysi toplama ve dagitma kampanyalari, popüler sanatçilara “sarkicilara” konserler düzenlemek, kendi siyasi çizgilerinde bulunan, sözde tiyatrocular, panelistler ve yine kendi siyasi çizgilerinde olan konulara öncelik vermek, bu konularda oturumlar düzenlemek, spor kulüplerine, özür dilerim düzeltiyorum futbol kulüplerine ayni ve nakdi yardimlar disinda yapilan çok fazla icraat yok. Bunlarin çogu da kendi çevrelerine rant saglamak ve insanlarin gözünü boyamak için yapilan seyler. Ayrica bu tür etkinliklerin tanitiminin yapilmasi amaciyla basilan bez ve poster tüm afislemelerin parasi, kimden ne koparsam kardir mantigiyla küçük bir reklam karsiligi ilçe esnafindan aliniyor. Ve bu para sanirim belediye ve çalisilan sirket arasinda pay ediliyor. Belediyelerin çogu görüntü kirligi, süresi sinirli kulanim, ve gideri azaltmak için kalici reklamasyon materyallerine yönelirken ”örnegin modern, isikli reklam araçlari” yerleske olarak bunca daginik bir ilçeye binlerce bez afis yaptirmak kendine ve-veya yandaslarina ticari çikar saglamaktan baska bir sey degil. Yada benim mantigim bunu böyle algiliyor. Bu belediyenin aylik gelirine, Büyüksehir belediyesi, iller bankasi, dünya bankasi, Avrupa Birligi yerel yönetimler hibeleri ve desteklerini de eklersek muazzam rakamlarla karsilasacagi görülecektir. Yani belediyenin kasasina girenle vatandasa hizmet olarak dönen yatirim arasinda büyük bir uçurum var. Lütfen dikkat ediniz, fark demiyorum, uçurum diyorum.

SORULAR - SORUNLAR

Sayin Aziz Yeniay’ a soruyorum. Toplu nikah törenleri ve sünnet sölenleri bu ilçenin basat sorunumudur? Bu giderlerin yarisi bile neden bölge sanati ve sanatçilari için kullanilmiyor? Cumhuriyetin baslarinda on milyon olan nufusumuzun artmasi için Mustafa Kemal Atatürk’ ün benimsedigi politikayi, simdi 75 milyonluk nüfusumuzla neden benimsiyorsunuz? Nüfusumuzun artmasinin hangimize nasil yarari var? Neden toplu nikah törenleri düzenliyorsunuz? Pekala isteyen herkes küçük bir gider karsiligi resmi nikah kiyabilir. Bunu magazinsel sarkicilarla gövde gösterisi haline getirerek organizasyon sirketlerine para kazandirmaya ne gerek var? Pardon burada sizin de reklaminizi yaparak halkin gözünü boyadiginizi unutmayalim. Tüm ihtimalleri bir tarafa birakalim ve sormaya devam edelim. Siz nikahlarini kiydiginiz insanlara iyilik yaptiginizi mi düsünüyorsunuz? Neredeyse açlik siniri altinda yasayan bu insanlara geleceklerini garanti altina almadan nasil böyle bir kötülük yapabilirsiniz? Bu çiftlerin dogacak çocuklarina gelecek hazirladiniz mi? Bu çocuklarin hangisinin evinde bilgisayar olacak? Hangisi ilçenizde bulunan sanatsal ve sosyal aktivitelerle büyüyecek? Yada hangi sosyal ve sanatsal etkinlikte kendini taniyacak, cevherini kesfedecek ve gelistirecek? Bunlardan kaçi iyi ve saglikli egitim alabilecek? Kaçi topluma kazandirilacak? Bu çiftlerin kaç tanesi sizce mutlu bir evlilik süreci geçirecek? Sizce kaç tanesi agir yasam sartlarinda geleceklerini henüz garanti altina almadan bu zor evlilik mücadelesini sonuna dek sürdürebilecekler? Dagilan yuvalar, ortada kalan çocuklar, bunalimlar, intiharlar, perisan olan insanlar. El-insaf. Eserinizle ne kadar övünseniz azdir sayin baskan.

BELEDIYENIN KÜLTÜR SANAT VE SANATÇI POLITIKASI

2005-2006 tiyatro sezonunda sahneledigimiz “Ask 1 Hastaliktir” isimli tiyatro oyunumuzun sezon finalini yogun ve uzun girisimler sonrasi Halkali Kültür Merkezinde güçte olsa temsil firsati bulduk. Geçen süre içerisinde belediyede halen bir kültür müdürlügü olusmadigindan dolayi kiralama islerini basin müdürlügüyle halletmek zorunda kaldik. Sanattan anlamayan insanlarla bu isleri yönetmek gayet zor oldugundan dolayi “ki iletisim dilimiz ayniydi” burada da epeyce zorlandik. Oyun metninin bir nüshasi basin müdür yardimcisi sayin Ayhan Metin tarafindan incelenmek üzere alindi. Tam bu asamada sayin Metin’ den tiyatro salonunun yeni bir karar alinmasindan dolayi belediyece kiraya verilmedigini, yeni karar geregi belediyenin özel bir sirketle anlastigi ve ancak kendilerinin disardan oyun satin alabileceklerini dile getirdi. Bu bizim için çok yeglenen bir durum olmasa da “gerek teklif edilen rakamin oyun kadrosunun giderlerini bile karsilayamadigi, gerekse de etkinligin ücretsiz olmasindan kaynakli belediyece iyi bir organizasyon yapilamayacagini düsündük” Çekmece halkina bu oyunu sahnelememiz gerektigini düsünerek belediyenin bu teklifini kabul ettik. “Belediyenin sanata ve sanatçiya verdigi deger sadece 1250 Yeni Türk Lirasi” Oyun metninin incelemesi ve gerekli islemlerin yapilabilmesi için 1 hafta süre istendi bizden. O siralar Anadolu turnesinde oldugumuzdan dolayi gelismeleri sikica takip edemedik. Zaten verilen süre içerinde belediyece bize geri dönülmedi. Yaklasik bir ay sonra aradigimizda satin alinan bazi oyunlarin amatör gruplar tarafindan sahnelendigini ve dekor tasinmalari esnasinda sahneye zarar verdiklerinden dolayi belediyece oyun satin alinmaktan vazgeçildigini yine sayin Ayhan Metin tarafindan belirtildi tarafima. Velhasil bütün organizasyonun tarafimizca yapilmasiyla sahneyi uygun bir gün ve saatte kiralama sansini elde ettik. Ancak oyun temsilimizden 20 gün sonra bu uygulamanin yalnizca bizim için geçerli oldugunu, mayis-haziran etkinliklerinde yine oyun satin alindigina maalesef tanik olacaktik. Tanitim çalismalari için derhal kültür merkezine gidip oyunun afislerini asmak istedik. Koca fuayede sadece bir pano vardi. Müdür bey orada olmadigi için poster afislerin asilmasina güvenlik tarafindan izin verilmedi. Gereksiz bürokrasi ve bilinçli politika bu kültür merkezinde sanat yapilmamasi için elinden geleni yapiyordu. Telefon görüsmelerimiz sonuç verdi ve nihayetinde afisler asildi. Ancak ertesi gün gidildiginde afislerin hiç biri yerinde yoktu. Sanat düsmanlari tarafindan resmen oyun oynaniyordu sanata ve sanatçilara karsi. Sonrasinda afisler bir iki kere sökülüp tarafimizca fark edildikten sonra tekrar asildi. Sesimizin çikmasindan dolayi sonradan bize karsi tutumlarinda bir yumusama oldugunu söylemeden geçemeyecegim. Simdi gelelim ilçedeki sanatsal faaliyetlere ve faaliyet gösteren guruplara. K.çekmece’ de profesyonelce hizmet veren hiçbir tiyatro kurumu yok. Buna belediye tiyatrosu da dahil. Az sayida amatör tiyatro gruplari zor sartlar ve kisitli ortamlarda ilçede çalismalarini sürdürmeye çalismakta fakat bu çalismalar belediye tarafindan desteklenmemektedir. Dahasi bu gruplarin kültür merkezinden uzaklastirilmasi için politik bir turum sergilenmektedir. Detay için lütfen amatör tiyatro grup – gruplari, dernekleri ile görüsünüz. Tabi eger hala yerlerinde duruyorlarsa. Yalniz burada yigidi öldürdük ama hakkini vermedik. Belediyenin geçen yil ticari bir sirketle anlasip hiçbir egitim amaci tasimayan, çocugun psikolojisine, hayal dünyasina hitap etmeyen, sadece eglendirmek maksadi tasiyan bir çocuk oyununun ilçedeki okullarda ve kültür merkezinde temsillerde bulundugunu da gönül rahatligiyla söylemeliyim. Yine belediye tarafindan fiziksel ve zihinsel engelli insanlarin bir araya gelmesiyle geçen yil olusturulan bir tiyatro grubu ara sira faaliyet göstermekte. Yalniz burada da onlarin yaraticiliklarini zorlamak yerine klasik bir tiyatro anlayisi sergilenmektedir. Afis Oyunculari olarak bizde bir çok proje üretip belgeler halinde belediyeye sunduk. Sayin Aziz Yeniay’ dan onay olan tüm projelerimiz maalesef belediyenin diger yetkililerine takildi ve sonuçsuz kaldi. Bunlardan biri belediye tiyatrosu projesi, digeri ise Türkiye’ nin Avrupa Birligi iliskileri çerçevesinde ülkemiz kültürünün sanatsal bir projeyle Avrupa’ ya tanitimiydi. Istanbul’ un 2010 yilinda Avrupa kültür baskenti seçilebilmesi için, Avrupali sanatçi, kurum ve kuruluslarla geçen yil ortak bir proje düzenlenmis ve K.çekmece belediyesine yazili proje olarak takdim etmistik. Tiyatro, Dans, Performans ve Ensttalasyon çalismalari içeren projede K.çekmece belediyesinin kurumsal kimligi üzerinde agirlikla durulmus, aylarca bekleyen projeye onay verilmedigi yine bizim girisimlerimiz neticesinde ögrenilmisti. Isin garip tarafi, ilçenin mülki ve idari amirleri, memurlari, sivil toplum kuruluslari, siyasi partilerinin bu duruma sessiz kalislaridir. Küçükmece’ de sanat adina yutturulmaya çalisilan bir çok etkinligin farkinda olan sanatseverler Halkali’ da ki oyunumuzu izledikten sonra bizleri telefon ve mail yagmuruna tuttular. Çogunun istekleri ayniydi. Küçükçekmece’ de sanat Istiyoruz. Gelen tepkilerin bir bölümünü okumak için www.afisoyunculari.com adli web sitemizin ana sayfasindan “bize yazin” linkini tiklayiniz.

BIZ NE ISTIYORUZ?

Afis Oyunculari olarak;

K.çekmece’ de Kültür Sanat faaliyetlerinin öncelikli sorunlar arasina alinmasini, bunun popilist bir tutumla degil, sanatsal estetik ve egitsel bir düsünceyle uygulanmasi gerektigini düsünüyoruz.

Belediye bünyesinde ivedi olarak kültür müdürlügün olusturulmasini, ve burada görevlendirilecek kisilerin bu konuda egitimli olmasi gerektigini söylüyor ve tüm kültür-sanat çalismalarinin buradan yürütülmesini istiyoruz. .

Halkali kültür merkezinin derhal amatör, profesyonel tüm gruplara gerek provalar gerekse de oyun temsilleri için tahsis edilmesini istiyoruz. Kimsenin sanat yapma hakkina ve sanat alma hakkina engel olunamaz.

Belediye bünyesinde Belediye Tiyatrosu kurulmasini ve politik tutum sergilemeden repertuar olusturmasi gerektigini söylüyoruz. Repertuar edebi heyetin tarafsizca olusturulmasi gerekiyor.

Projesi olan grup yada sahislara ayni ve nakdi destek saglanmasini talep ediyoruz.

Tüm bunlarin vücuda getirilmesi için payimiza düsen görev ve sorumluluklari hiç bir maddi çikar gözetmeden seve, seve yerine getirmeye haziriz. Logo çalismasi için 5000 Ytl. para ödülü veren bir belediyenin, bizimde sorunlarimiza ayni hassasiyeti ve duyarliligi gösterecegini bekliyoruz, buna inanmak istiyoruz.Samimiyet istiyoruz sayin baskanim, S-A-M-I-M-I-Y-E-T. Ve diyoruz ki bu isteklerimizi almadan susmayacagiz. Bakiniz, üstad Muhsin Ertugrul bizlere nasil sesleniyor. “Yarin Kiyametin Kopacagini Bilsem, Bugün Bir Tiyatro Salonu Daha Açardim”

ÇOK YASA PADISAHIM

Simdi sormak lazim, acaba sayin Aziz Yeniay durumun farkinda mi? Çevresinde gelisen olaylari biliyor mu? Yoksa, kurmaylari olaylari farkli mi lanse ediyorlar kendisine? K.çekmece belediyesinde gözlemledigim ambiyans aristokrat bir tutum. Halk ile baskan arasinda tel örgüler ve sinirlar var. Baskan halkin içinde degil. Halkin sorunlarini göremiyor yada kurmaylari tarafindan her sey toz pembe olarak gösterilmeye çalisiliyor. Belki unutmussunuzdur diye söylüyorum, çok degil sadece 1.5 sene sonra sandikta olacaginizi hatirlatir biran önce bu hab-i gafletten uyanmanizi salik veririm. .

Saygilarimla
07.06.2006
Zafer Kiliç
Afis Oyunculari Sanat Danismani
www.afisoyunculari.com
Dagitim Geregi Bilgi
T.C Kültür Bakanligi Ulusal ve Yerel Tüm Medya Kuruluslari
Istanbul Valiligi Devlet Tiyatrolari
Istanbul B.Sehir Belediyesi Sehir Tiyatrolari
K.çekmece Belediyesi Tüm Özel Tiyatrolar
K.çekmece Kaymakamligi Siyasi Partilerin K.çekmece Teskilatlari
K.çekmece Emniyet Müdürlügü Insan Haklari Dernegi
K.çekmece Askerlik Sub. Bsk. Mazlumder
K.çekmece Halk Evleri Sanatçilar
Sivil Toplum Kuruluslari Tiyatro Haber Web Siteleri
K.çekmece Halki ve Esnafi Amatör Tiyatrolar Çevresi
Tüm Çevre Belediyeler Üni. ve liselerin Tiy.Gruplari

Not: Soru, görüs, tepki ve elestireleriniz için 0212 486 11 06 veya msn destek hattimiz iletisim@afisoyunculari.com adresini ekleyebilir ayrica bu adrese mail atabilirsiniz.

Küçükmece belediyesine soru, tepki ve elestirileriniz için asagdiki iletisim yollarini kullanabilirsiniz.