| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bir Elimde Ud Ordan Oraya Hicran Taşıyorum... Pınar Çekirge Murathan Mungan'ın yazdığı " Dört Kişilik Bahçe" Ersin Umulu'nun olağanüstü rejisi ve muhteşem diyebileceğim dekor, müzik, köstüm, ışık ve efekt tasarımıyla sahnede yaşar kılınmış. Ayşe Köklü, Metin Çoban, Sevil Akı ve Esin Umurlu, kelimenin tam anlamıyla harikalar yaratıyor. Sabahları seviyordu Fatma Aliye. " Herkes uykudaykenki sabahı.Daha kimsenin eli sabaha değmemişken.." Sahnede uçsuz bucaksız ıssızlığıyla bir çınar. Yıpranmış bir konak.Bahçe, yabanıl otların kapladığı bir bahçe.Vişne Bahçesi'ni hatırlatıyor ister istemez.Ölüm ve toprak kokuyor.Kararmış tahta ve is kokuyor.Dahası, " dargın ayrılıklardan sonra"ya kalmış bir bahçe bu. Fatma Aliye içini çekti bir an: " Çünkü kendimi yaşlı hissediyorum.Otuz altı yaşındayım.Hiç evlenmedim.Zaten isteyenim de olmadı.İstanbul'dan dışarı hiç çıkmadım.Hiç yaşamamış gibiyim.Ve belki de hayat hakkında hiçbir şey öğrenemeden de öleceğim.." Yalnızlığın kanıyla beslenen o, koyu, aman vermez hüzün. Aynada sonsuz iç acılarının, yasak özlemlerin buğusu. Örümcek ağına yakalanmış bir sinek gibiydi Fatma Aliye.Bir yüzü hep karanlıkta.Aynaya belli belirsiz yansıyan suretine daldı bir an.Hayatın gözeneklerine saklanmış bir başka acı.. " Sonunda bu yazlık konağa sığınmak zorunda kaldık.Bu konak da elden çıkacak diye ödüm kopuyor..Tutunacak son dalımız bu ev.Sığındığımız son saçak.." Bir gece, evdeki ıslak gölgeler gibi, sessizce dönmüştü Talia.Bir çantayla.Yedi yıl boyunca bir bir dolaştığı, sığmaya çalıştığı taşra kentlerinden çıkıp dönmüştü. " Gece kapıyı çaldığında sırtında bir manto bile yoktu.Bu soğukta mantosuzdun ! " Sustu Fatma Aliye.Gözleri ıslaktı. Sevi Akı ve Esin Umulu'nun gerçek anlamda oyunculuk dersi verdiği sahneler bunlar.Her ikisi de birer virtüöz..safkan oyuncu. Hayallerini geçmişi alt etmek adına harcamıştı Talia.Gel gör ki, belleğinde, geçmiş zaman, hiç geçmemiş gibi, yapışıp kalmıştı işte.Umarsızdı.Sevgisizlik zehir tadıyla sızmıştı içine.Açılmaması gereken kapılardan birini açmıştı çünkü.Durmadan mızraklanması bundandı, kimbilir ? Avla avcı birbirine karışmıştı nicedir. Afife Reşat, Fatma Aliye, Talia... Söylenip söylememek arasında gidip gelinen o şey..ya da şeyler.Puslu, örtük.Kanamalı. Kinle biçimlenen pişmanlık ve öfkeler.Sonuçlanması imkansız ödeşmeler..nergis ve yankı olarak yaşamaktı bu aslında. " Kupkurusun anne, sevgisizsin, şefkatsizsin.." diye mırıldandı Talia. Kırılma noktası.Savrulan kuru yapraklar..kaçıncı kırılış anı..bir daha, bir daha. Ersin Umulu tüm bu kırılma noktalarını, yoğun hüznü o kadar ustaca işlemiş ki..adeta dokunuyorsunuz hüzne..parmağınızla değiyorsunuz. " Kendine bir duvar örmüşsün anne, suskunluklarınla.." Kimse diğerinin gerçeğini anlamıyordu.Sağırdı..herkes yeniden, en baştan başlıyordu anlatmaya veya susmaya.Tümüyle unutmayı, hayatından kesip atmayı, kazımayı istiyor, başaramıyordu. " Dönen Reşat olsa yorgunluğunu unuturdun değil mi anne ? Benim sana ihtiyacım var.Seninse Reşat'a.Nasıl da yanlış kurulmuş bir üçgen bu.Bütün üçgenler gibi.." Bıçak ve cerahatli yaraydı herkes.Hüzzam tadında, jilet kesiği bir buğu vardı sahnede.Elle tutulan bir buğu. Hardal rengi bir ışık düşüverdi çınarın dallarından.Bu kimbilir kaçıncı bozgun, kaçıncı düşbozumu ? Server Paşa belli belirsiz oynattı dudaklarını.Hiç olmazsa hayallerinde, rüyalarında mutluydu Nerime Sultan ile..gecenin vahşi ayazında tek kalkanı o düşleriydi aslında.Bir girdap gibi, ölümcül düşler.Emen, içine çeken..yok edecek olan. " Ben yanmış, yıkılmış bir konak gibiyim Talia " diyor Afife Reşat. " Saraylardan, konaklardan artakalmış gümüş bir mahfuz gibiyim.Kilitli bırakıp gitmişler beni.Unutmuşlar.." Uşak Firs ağlıyor.Toprak kokusu geliyor burnuna.Vişne Bahçesinden balta sesleri duyuluyor artık.Giderek yaklaşan sesler.. Bebek Dilara'nın göğsüne aceleyle tıkıştırılmış bir kaç umut kırıntısı..eski zamanlara ait mücevherler. Sevil Akı ve Esin Umurlu oyun boyunca muhteşem bir performans sergiliyorlar.Her ikisi için de " Dört Kişilik Bahçe " bir doruk noktası, hiç kuşkusuz. Ve finalde, Sevil Akı'nın mektup okuduğu o sahne, tüm zamanlarımı altüst etti bile : " .. bir gün adresini bulursam, bu mektubu yollayacağım sana.Artık dönmeyecek misin Talia ? Ne kadar yalnızım bir bilsen..sana ne kadar ihtiyacım var.Neolursun dön artık.Yapayalnızım Talia.Çok yalnızım.." Aynada hüznün buğusu. Yalnızlığın kanıyla beslenen hüzün. Örümcek ağına yakalanmış bir sinek ölüsü. " Dört Kişilik Bahçe" rejisi, oyuncuları, dekor, müzik, efektleriyle sezonun en güzel oyunlaruından biri kuşkusuz.Hemen her replikte o lirizm ve realizm alaşımı..adeta antik koro işlevi üstlenmiş ceviz ağacından vitrin, Çin porselen yemek takımları ve çoktan öleyatmış çınar ağacı.. bir yaşamın trajedisi.Zuhal Soy'un sahne tasarımı..sert, durağan, hüzün dolu geçişler..ve bunların ardındayatan, yüzünü kine dönmüş bir sevgisizlik.Murathan Mungan'ın " Dört Kişlik Bahçesi" ni hemen izleyin...geç kalmadan.Çok geç kalmadan. " Biz bahçemizin dışındaki dünyayı hepten unuttuk.Şimdi de bu unutkanlığın bedelini ödüyoruz.." Daha fazla bedel ödemeyelim ne olur.Hiç değilse şimdilik..bir sefer olsun ! Pınar Çekirge Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet cumhur baysan - ( 10/21/2010 ) Yazdığınız gibi sezonun en güzel oyunlarından biri olacak, ancak Sn.Ayşe Kökçü gibi bir oyuncu bence daha baskın olmalıydı o rolde. Ama Sevil Akı ve Esin Umulu bir destan yarattılar sahnede. Kasım ayında gtekrar izleyeceğim. |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|