| Tiyatro Kursu  | Şirket Tiyatrosu
Tiyatro Dünyası
Tiyatro Dünyası Bu Sahnede...
 
Ana Sayfa  |  Hakkımızda  |  Yazılar  |  Haberler  |  Yazarlar  |  Tiyatro Oyunları  |  Tiyatro Grupları  |  Sanatçılar  |  Kaynak  |  Duyuru Panosu  |
İNCİR ÇEKİRDEĞİNİ DOLDURMAYAN BİR OYUN: “ÇILGIN DÜNYA”
Üstün Akmen



Lope Felix de Vega Carpio’yu (1562-1635) İspanyol tiyatrosunda duyguya, lirizme, tutkulu eylemlere yer veren, oyunlarında orta sınıf törelerini ve entrikalarını konu edinen oyun yazarı olarak tanıyorum. Halk tiyatrosunu kurarak “comedias” geleneğini geliştirmiş, “Altın Çağ”ın temellerini atmış; yapıların avlularını tiyatro etkinliklerine sahne eylemiş bir yazar olarak bellemişim Lope de Vega’yı. İspanyol tiyatrosunun ilk temel uğrağı olarak tanımlandığı da ayrıca “malûmunuzdur”. Hep kurallara bağlı ve de yeniliklere kapalı kalmış olduğunu bilirsiniz herhalde. Adı İngiltere'de Shakespeare, Marlowe, Ben Jonson; Fransa'da Corneille, Racine, Moliere; İspanya'da Calderon ve Tirso de Molina ile birlikte anılmakta. Hiç kuşkusuz, “Altın Çağ” sürecindeki önemli yazarlardan biri.

 

AYNI OYUNU DEVLET TİYATROLARI DA OYNAMIŞTI

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın genç rejisörlerinden Burteçin Zoga (1964) Lope de Vega’nın “Çılgın Dünya”sını almış, 2006-2007 sezonu oyunu olarak sahneye koymuş. Bir ortaçağ akıl hastanesinde, deliler ve delirenler arasındaki kargaşa ile, işlemediği bir suç nedeniyle aranan bir asilin tımarhaneye sığınmasını anlatan sıradan bir komedi. Devlet tiyatrolarınca da sahnelendiğini, hatta Don Floriano’yu Altan Erkekli’nin canlandırdığını da duymuşluğum var, görmüşlüğüm yok.   

1500 civarında oyun yazdığı “rivayet” olunan Lope de Vega’nın bu oyunu hangi yıl yazdığı, özgün adının ne olduğu, Adalet Cimcoz’un oyunu hangi dilden çevirdiği konuları bilgi edinemediğimden “malûmum” değildir. Bir diğer “malûmum” olmayan konuysa, zengin retorik imge ve anlatımsal öğe zenginliği hiç mi hiç bulunmayan bu oyunu Burteçin Zoga’nın neden seçtiğidir. Öyle anlıyorum ki, Zoga oyun metnini evirmiş çevirmiş, bu antika tiyatro ürününü arkeolojik kazıdan kurtarma çareleri aramış. Antika sayılan bir oyun da, pekâlâ özgür bir yorumla sahnelenebilir. Sahnelenebilir ve bu sahnelemeye kimsenin çıtı çıkamaz, ama bir şartla: Eserin dokusuna bağlı kalınması koşuluyla…

SIRALARIN ARASINDA GÖBEK ATAN ŞİMDİLİK YOK

Burteçin Zoga böyle eylememiş. Halkımızın alkışlarına yönelmiş. “Şu garibanları hem eğlendireyim, hem de sanat yapmış olayım” demiş olsa gerek ki, oyunu müzikli hale getirmiş. İspanyol yazarın oyununun içine müzik oturtmuş.  Amaç, seyircinin ilgisini diri tutmak. Don Floriano’ya, Don Valerio’ya, Pissano’ya, Dona Erifila’ya, Leonato’ya, Bellardo’ya, Laida’ya, Dona Fedra’ya, Liberto’ya, Tomas’a falan “Delisin… Delisin”, “Yalan dünya”, “Ömrümün baharında”, “Fesuphanallah”, “Hür doğdum hür yaşarım”, “Bak bir varmış, bir yokmuş” gibi 70’li yılların sıradan aranjmanlarını, ucuz pop şarkılarını; “Papatya gibisin, beyaz ve ince” gibi tangoları katmış. Katmış ve de oyuncuların onca “falso” yorumlarına, seslerindeki ciddi düşmelere karşın sanırım seyircinin ilgisini diriltmiş. Diriltmiş diriltmesine de, oyun oyunluktan çıkmış, alaturka gazinolardaki matine havasına bürünmüş. Seyirci neredeyse: “Hişt kardeş, ‘Yağmurlu bir gündü’yü de söylesenize” diyecek. Şarkılara el çırpıp eşlik ediyor. Sıraların arasında oynamadıklarına bin şükür! 

 

İĞDİŞ ETMEK

Öykülerle ve yan olaylarla desteklenmeyen bir ana temadan oyun çıkar mı? Çıkmaz. Etmenler kaynaksız olursa olur mu? Olmaz. Bu arada, metni okuyamadığım için bilmiyorum, ama “katli vaciptir” hükmüne varılıp, Lope de Vega’nın değişik duyguları dile getirmede kullandığı koşuklu oyun dili silinip atılır mı? Atılmaz. O halde? Oyun iyi kurulamaz, lirik niteliği iğdiş edilmiş olur.  

 

YARATICI KADRO

Barış Dinçel, çocukların oyun parkı gibi tasarlamış “Çılgın Dünya”nın dekorunu. Kaydırak, dönme dolap, atlı karınca, salıncak… Artistik sadelikten çok uzak, seyircinin dikkatini oyundan koparan, kalabalık, iç içe bir tasarım bu kez Barış Dinçel’in yaptığı. Nihal Kaplangı’nın kostümleriyse dönemine uygun ve zevkli. Işıl ışıl, şıkır şıkır. Sabahattin Gündoğdu’nun ışığı iyi. Selim Atakan’ın düzenlemesine sözüm yok da, Hakan Elbir şefliğindeki Altuğ Kutluğ, Muzaffer Berişa, Utku Akıncı, Bilal Nazlıgül’den oluşan “mini orkestra” tam anlamıyla tangır tungur. Adalet Cimcoz’un çevirisi mi? Vallahi bilemeyeceğim.

 

Adalet Cimcoz’un çevirisi konusunda neden kelam edemediğimi sual edecek olursanız,  “’Şu garibanları hem eğlendireyim, hem de sanat yapmış olayım’ diyen Burteçin Zoga, oyun metnini bol miktarda Nejat Uygur esprileri, “oha” gibi kaba sözcükler, fevkalade “harcıâlem” güldürü öğeleriyle tıka basa doldurmuş da ondan” diye yanıtlarım.

 

OYUNCULAR

Bütün bunların dışında Burteçin Zoga oyuncularını iyi kullanmış. Performans mükemmel. Oyuncular atlıyor, zıplıyor, taklalar atıyor, tırmanıyor, düşüyor, koşuyor, sallanıyor, dans ediyor, şarkı söylüyor. Bu sayede Zoga tempoyu da yakalayabiliyor. Doğan Altınel’in, Selçuk Yüksel ve Gökhan Eğilmezbaş’ın yanıt atiklikleri zayıf. Gürol Güngör oyunla özdeşleşemiyor. Hüseyin Tuncel ve Aslı Narcı görevlerini disiplin içinde yapıyorlar. Semah Tuğsel ve Selçuk Soğukçay iyi. Doğan Bavli ile Tarık Şerbetçioğlu gerçekten övgüyü hak etmekte. Yiğit Sertdemir mükemmel bir Don Floriano çiziyor. Berrin Koper, Dona Erifila ile çok iyi bir duygusal iletişim yakalamış. Binnur Şerbetçioğlu ise, fiziğiyle, sesiyle, oyunculuk gücüyle birinci perde itibariyle benim yıldızım.

 

NEDEN “BİRİNCİ PERDE”

Benim Saygın Okurum… İtiraf edeyim ki yaşlanıyorum. Eee, yaşlandıkça da zaman daralıyor. Birinci perde sonunda fuayeye doğru ilerlerken saatlerin, günlerin, ayların, yılların su gibi akıp gittiğini an be an gözlemlediğim şu dönemimde, kendimi tiyatro uğruna “helak” etmeye hakkım olmadığını düşündüm. Perde arasında oyundan kaçtım. Esasında oyuncuları izlemeye gücüm vardı, ama oyuna daha bir buçuk saat dayanacak “takati” kendimde bulamadım. O nedenle, Naci Taşdöğen’in o çok alkışlandığını, pek beğenildiğini duyduğum şarkısını da dinleyemedim.

 

Arada “firar ettiğim” için üzüm üzüm üzülüyorum ve tüm oyunculardan özür diliyorum.

 

Dedim ya, zamanım daralmakta...

 

Artık ota çoka gülmek istemiyorum.

 
Üstün AKMEN
Evrensel Gazetesi


Yazarın Tüm Yazıları


Paylaş      
Yorumlar

Bu Oyun Hakkındaki Görüşlerinizi Paylaşın !

İsim
Mail  (Yayınlanmayacak)
Yorum
Güvenlik Kodu= 740
Lütfen bu kodu yandaki kutuya yazınız
 

    Son Eklenen Yazılar     En Çok Okunan Güncel Yazılar
27 MART… UMUDUNU ARAYAN BİR GÜN (Ahmet Yapar)
YOKLAMA LİSTESİ (Skeç)
    Tüm Tiyatro Yazıları

    Bu Tarihte Yayınlanan Diğer Yazılar
    Bu yazının yayınlandığı tarihte gündemdeki diğer yazılar aşağıda listelenmiştir...

  • Tak Tak Takıntı (Üstün Akmen) - 3/7/2007
  • MUSTAFA (Kemal ORUÇ) - 3/5/2007
  • MEVLÜT BABA (Kemal ORUÇ) - 3/5/2007
  • MEHMET (Kemal ORUÇ) - 3/5/2007
  • DÜNYA TİYATRO GÜNÜ ULUSLARARASI BİLDİRİSİ 2007 (Sultan Bin Mohammed Al Qasimi) - 3/2/2007
  • Ferhan Şensoy'un Karşı Bildirisine Karşı, Karşı Bildirim (Selim Kalıç) - 3/2/2007
  • AKLIN AŞKLA ÖRTÜLMESİNİN ESKİMEYEN ÖYKÜSÜ: “LEYLA İLE MECNUN” (Üstün Akmen) - 3/2/2007
  • Kadife Çiçekleri (Bakırköy Belediye Tiyatroları) - 3/1/2007
  • AKM'Yİ YAPANLAR DA TARİHE GEÇER YIKANLAR DA !... (SAVAŞ AYKILIÇ) - 2/28/2007
  • Karakter Tahlil Tablosu (Kemal Oruç) - 2/28/2007
  • İNCİR ÇEKİRDEĞİNİ DOLDURMAYAN BİR OYUN: “ÇILGIN DÜNYA” (Üstün Akmen) - 2/27/2007
  • ANADOLU'DAN TİYATRO TANIMLARI (Tamer Barış Ülger) - 2/25/2007
  • SAHNE DİLİ YAZARI KOYUNCUOĞLU’NDAN ÖZGÜN BİR PROJE DAHA: “ARIZA” (Üstün Akmen) - 2/20/2007
  • Kızılırmak - Karakoyun (Üstün Akmen) - 2/16/2007
  • Son Dünya (Ve Diğer Şeyler Topluluğu ) - 2/14/2007
  • Yaşam Bir Oyun (Üstün Akmen) - 2/13/2007
  • 7 Köpek (Ankara Devlet Tiyatrosu) - 2/11/2007
  • Ölümsüz Öykü - İstanbul Şehir Tiyatroları (Üstün Akmen) - 2/10/2007
  • Röportaj : Nejat İşler (Ulusoy Dergisi) - 2/7/2007
  • Eyvah Yine Karıştı (OSCAR) (İhsan Ata) - 2/7/2007
  • Kurtlar vadiye -ne yazık ki- tekrar inerken... (Bensu Kaya) - 2/7/2007
  • Lysistrata - Ankara İrfan Şahinbaş Atölye Sahnesi (Taner Can) - 2/3/2007
  • Oyun Sonu - Dostlar Tiyatrosu (Üstün Akmen) - 2/2/2007
  • MeradaNesintiler (Tiyato Portre) - 2/1/2007
  • İhale (Tiyato Portre) - 2/1/2007
  • HAZİNE BULDUM (Tiyato Portre) - 2/1/2007
  • Bir Emektar Daktilo (Tiyato Portre) - 2/1/2007
  • QUO VADIS (Kemal Başar) - 2/1/2007
  • ARADA BİR - Oyunculukta Kalıplasmak ve Haluk Bilginer (Nedret Güvenç) - 1/30/2007
  • Röportaj : Aydın ORAK (Müslüm ASLAN) - 1/30/2007
  • Dünyanın Ortasında Bir Yer - İstanbul Devlet Tiyatroları (İhsan Ata) - 1/30/2007
  • Röportaj : Sarıyer Halk Eğitimi Merkezi Tiyatro Topluluğu (Pınar Şenel) - 1/29/2007
  • Tiyatro mu? O da ne demek? (Alıntı) - 1/29/2007
  • Çayhane (İstanbul Devlet Tiyatroları) - 1/28/2007
  • Adapazarı Büyükşehir Belediyesi' nde Tiyatro Zamanı (Sebahat TEKİNKAYA) - 1/28/2007
  • Günün Adamı - Bakırköy Belediye Tiyatroları (Üstün Akmen) - 1/26/2007
  • Benim Küçük Yıldızım (Anadolu Meydan Sahnesi) - 1/26/2007
  • Kocaeli üniversitesi tiyatro kulübü (koutik) (Kocaeli) - 1/26/2007
  • CHAMACO (Semaver Kumpanya) - 1/24/2007
  • Trainspotting (Semaver Kumpanya) - 1/24/2007
  • 12. Gece (Semaver Kumpanya) - 1/24/2007


  • Tiyatro Kursu Başlıyor!
    19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de!
    Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!



    Duyuru Panosu!



    Son Eklenen Tiyatro Oyunları

         Güncel Yazılar

    Yazar olmak ister misiniz?
    Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...

    Mail Listemize Üye Olun

         Güncel Haberler
    Tiyatro Maydanoz, Nazım’ın Kadınları ile Sahnede
    Tekin Deniz: Dümbüllü kavuğunu kimseye devretmedi

    Tiyatro Dünyası'nı takip Edin
     
     |  ..