| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Özür Dilerim Başkanım Nedim Saban Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu, başbakanın da katılacağı bir törenle açılıyormuş. Hatta başbakan katılsın diye, 18 Ocak diye ilan edilen son dakikada değiştirilmiş. Bir İstanbullu olarak açılış coşkusunu yaşamak isterdim, ama o tarihte Küba’da olacağım. Açıkçası Topbaş’ı alkışlamaktan gocunmazdım çünkü benim lügatımda kin, nefret, karalama olmadığı gibi, akyuvarlarımda tiyatronun kırmızısı akar! Tiyatroyu sevenleri yaşamda sevmek zorunda değilim, ama sayarım… Kaldı ki, sanata bakışım siyasi görüşümden çok daha geniştir çünkü sanat politikadan bağımsız değil ama politikadan çok daha geniş ve sonsuzdur. Hele hele günlük politikadan! AKM ve Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nun yıkımına karşı çıkanlardanım. Bugün o merkezleri yeniden yıkmaya yeltenseler, aynı onurlu kişilerle birlikte çok daha sert biçimde mücadele verirdim. Bu protestolar bana hayatımda çok şey kaybettirmiş olabilir, ama hem yalnızlığı, hem gerçek dostları kazandırdı. Bu apayrı bir yazı konusu. Protestolar sırasında, buldozerlerin altına yatacakken, herhalde adresi karıştırıp yıkanların tarafına yatanlar oldu. Ama yıkmanın jargonunu çok iyi bilenler, ayakta kalmak için birkaç ay sonra önce onları yıktı. Hem de Allahın tekmesi yok diyerek! Bu süreçte, dışarıda tiyatro yıkılırken, içeride tiyatro dünyası da yıkılmak istendi. Belediye Başkanı’nın danışmanı İskender Pala, Zaman Gazetesi’nde zamanlaması hiç de tesadüf olmayan yazısında, bir yandan Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nu açıyor, öte yandan ödenekli tiyatroların lağvedilmesini istiyor ve bunun için açıkça Kültür Bakanı’nın kellesini talep ediyor! Yani Muhsin Ertuğrul açılacak ama içinde Şehir Tiyatrosu olmayacak. Oynanmak istenen oyun bu. İmdi, biz protestoculardan özür dilememizi istiyorlar. Daha da ileri giderek, sözümona tiyatro yıkılırken, “yıkacaklar cami yapacaklar” gibi şeyler söylendiğini iddia ediyorlar. Din bezirganlığı yaparak, o zamanlar başaramadıklarını yapıyorlar, halkı kışkırtıyorlar. Bazıları daha da ileri gidiyor, fırsattan istifade ederek protestoya katılan rahmetli Türkan Saylan’a 13.dalga hareketi uyguluyor. Oysa, herkes kongre vadisinde cami yapılmayacağını bilecek kadar akıllı değil mi? Bu vadi conilerin rahat rahat konferans izlemesi için alelacele IMF kongresine yetiştirilmiştir. 4000 metrekarelik tiyatrocuk 120.000 metrekarede süstür, aksesuardır. Hangi sivri akıllı, coniler içeride dünyanın kaderiyle oynaşırken , ayrı bir giriş kapısı bile olmayan bir tiyatroda, 8 TL’ye bilet alan mazbut bir ailenin Lüküs Hayat izleyeceğine inanır Allah aşkına? Komplo teorisi üreterek, biz protesto etmeseydik belki tiyatro bile yapmazlardı demek istemem ama lansmanını tam protesto sabahına denk getirdikleri Beyoğlu sahnesi ne oldu çok merak ediyorum! Hadi, büyüklük bizde kalsın özür dileyelim, hatta evimizin adresini verelim de, bir daha sefer sözgelimi Tekel İşçilerinin yanında demokratik hakkımızı kullanırsak toplamaları kolay olsun, ama bir belediye başkanına, “teşhircilik” yakışır mı yahu? “Protestocuları belgesel yapıp teşhir edeceğim” demenin, sallandıracaksın Taksim’de üç tanesini ibret olsun diye?” demekten ne farkı var? Bence başkanın daha akıllıca söylemler üreten bir basın danışmanına ihtiyacı var. Kendisine Aykut Işıklar’ı önerebilirim mesela! Özür dilerim sayın belediye başkanım, ben artık münzevi bir hayatı seçiyorum ve evime kapanıyorum efendim, lütfen beni teşhir etmeyin efendim. Evimin kapısına kırmızı bir kurdela asınız. Saçlarımı zaten kazıttım. Artık herkes beni. “Aha, kazmaya karşı çıkan kazma” diye tanıyacak. Toplum karşısına çıkamayacak durumdayım. Bu utanç bana ömür boyu yeter. Kendimi eve kapatmadan önce son olarak şu soruları da sorabilir miyim? 1) Kongre vadisinde tiyatronmuzun çınarı Muhsin Hocanın heykeline yer olacak mı? 2) Danışmanınız İskender Pala size söyledi mi bilmiyorum ama tiyatro sadece salondan ibaret değildir. İdari kadro için sadece 11 adet oda yapılmış. Kim nereye sığacak? 3) Eski tiyatronun sahne derinliği 22 metreyken şimdiki tiyatronunki sadece 17 metre, sofita 14 metreyken 7.5 metre. Eski tiyatroda seyirciler için geniş bir fuaye alanı vardı, şimdi neredeyse yok. 600 seyirci nereye sığacak, oyundan önce nerde bekleyecek? Bu mu muazzam yeni tiyatro? Gizli gizli yenisini yapmadan, teknik destek alsaydınız keşke. 4) Eski tiyatroda oda tiyatrosu vardı. Bunda yok. Geçen yıl halkın parasıyla sözümona açılıp üç günde kapanan Harbiye Yapı Endüstri Merkezi’ne ödenen milyarlarca kiranın hesabını sorsak, bizi teşhir eder misiniz? 5) Kongre vadisi artık 120.000 metrekarelik bir alan. Tabi ki buranın velayeti tiyatroya ait değil. Ocak ayında ihale var. Kim kazanacak? Tahmin edeyim mi? Alfabenin yirmialtı harfini at, adı ilk üç harf içinde a, c ya da b ile başlayan biri mi? Çok özür dilerim efendim yerim bitti. Müsaade ederseniz, yazıma ara verebilir miyim? Nedim Saban nedimsaban@superonline.com Bu yazının aslı 10 Ocak 2010'da yazarın Birgün Gazetesi'ndeki köşesinde yayınlanmıştır Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet neşe endar - ( 1/14/2010 ) nedim saban da olmasa kim çıkıp konuşacak? tiyatrocunun görevi halkı uyarmak derler ama söz konusu başkan olunca herkes sus pus! maaşları o veriyor, genel sanat yönetmenini o kovuyor diye herhalde. şehir tiyatrosu kapanacak diye tutuşup iskender palayı hedef tahtasına koyan şehir tiyatrolular! tiyatronuzu kuşa çeviren başkanınız mevzu bahis olunca, karşısında önünüzü iliklerken yüzünüz kızar mıyor mu? e hadi yazsanıza bir yazı, ergün ışıldar? arif akkaya? iştisan? can doğan? diğerleri... neredesiniz Allah aşkına? yoksa yeni muhsin ertuğrul sahnesi içinize sindi mi gerçekten? mert alp - ( 1/15/2010 ) baştan aşağıya yanlış teknik bilgilerle, provakasyona devam eden nedim sabana, tiyatroyu gezmiş birisi olarak lütfen ama lütfen biran önce yeni tiyatroya gitmesini tavsiye ediyorum..... ne diim...eğitimli ama bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan cahiller topluluğu olmaya devam ediyoruz..... lütfen ama lütfen bu güzel şehrimizde yapılan ve bundan sonra yapılacak her şey için önce bilgi sahibi olup sonra doğru eleştiriler yapalım ki, sonunda yukarıdaki gibi utanmayalım....lütfen..... birbirimizi sevelim ve birbirimizden korkmayalım..... Öney Olcaytu - ( 1/16/2010 ) -Kod adı: Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu- olan yıkım operasyonunun bütün yönlerini burada bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz. enver baran - ( 1/19/2010 ) nedim saban, soyadı gibi 40 lı yıllarda kalmış. Eleştireceğine tyatro binasını gezmesini ve katkısı olanlara teşekür etmesini tavsiye ediyorum. |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|