| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Mecbur Adama Mecburiyet Cüneyt İngiz Bazı insanlar vardır, hayata sadece varolan işlerini yapmaya gelmişlerdir. Neden, nasıl, niye yaptıklarını sorgulamadan, görevlerini sonuna kadar hakkıyla yerine getirirler. Kendilerine edindikleri bu görevi bir kez aldılar mı kimse onları yollarından çeviremez. İnatla ve hırsla, bazen de isyanla görevlerine sahip çıkarlar. Onlar sorgulayanları sevmez, sorgulayan insanı anlamazlar. Tek bildikleri kendilerine hedef seçtikleri görevi yerine getirmektir. Onlar bu işi yapmaya mecburdur, mecburiyetleri meczubiyetlerini de ortaya çıkarır. Tiyatro sezonuna birçok yeni oyunla hızlı bir giriş yapan Şehir Tiyatroları’nın yeni oyunu Mecbur Adam Ragıp Yavuz’un kaleminden çıkmış, Erol Keskin’in yönetmenliği ışığında sahneye konulmuş. Her ne kadar ismi yabancı gibi gelse de Dede Korkut hikayelerinden yola çıkılarak Deli Dumrul öyküsü ele alınmış. Dumrul’un kendine görev edindiği köprüyü tutma, gelip geçenden para alma hikayesi anlatılmış. Dede Korkut anlatıyor, Azrail insanı anlamak adına Dede Korkut’a sorular soruyor. Oyunun genelinde insanların mecburiyetleri yapılması gerekenin yapılacağı, tıpkı insan gibi Azrail’in de can almayı sorgulamadan sadece yapması gerektiği için can aldığının altı çizilmek istense de, anlatım yeterli gelmiyor. Deli Dumrul hikayesinin sahneye taşınmasının sebebini anlamakta güçlük çekiyoruz. İnsan davranış ve duygularının anlatılmak istenmesi anafikir olsa da bunu anlamak pek mümkün olmuyor. Oyuncuların oyunun tamamında bir isteksizlik içinde olduğunu fark etmek de, oyuna konsantre olmayı zorlaştırıyor. Tam da sahneledikleri oyunun ana karakteri gibi “Mecbur” oldukları için, “Mecbur”oldukları rollerini oynuyorlar. Oyunun ritmi oldukça yavaş ve zaman zaman hikayeye olan inancımızı kaybediyoruz. Böylece geri kalan güzellikleri fark etmek de zorlaşıyor. Erol Keskin rejisinden izlediğimiz oyunda anlamakta zorlandığımız bize verilen mesajın ne olduğuydu. Neden bu oyun sahnedeydi ve rejisör bize insanı anlatırken bize dair neyi işliyordu? Tiyatro sanatının en önemli noktalarından bir tanesi sahnelenmek üzere ele alınan oyunun kitapların tozlu sayfalarından sahneye aktarmak için bir sebebi olması gerektiğidir. Hele ki bu eser günümüzle çağ anlamında farklılık gösteriyorsa günümüzde neyi vurgulamak istiyorsa dönem oyununun o doğrultuda sahnelenmesi gerekmektedir.Mecbur Adam’da bu gereklilik göz önüne alınmamış gibi duruyor. Oyunun dekoru kadına benzetilmiş, kuru nehir, üzerinden geçen taşköprüyle tamamlanarak sunulmuş. Hikayenin anafikri olan köprünün dekorla anlatımı yalın ve anlaşılır bir biçimde ortaya çıkarılmış. Başka bir öge kullanılmaması oyun boyunca dekora odaklanmamıza yardımcı oluyor. Oyunun müzikleri ve efektleri zaman zaman canlı, zaman zaman efektten geliyor. Bu şekilde müzik hiç susmadan oyunun havasının seyirciye başarılı bir şekilde aktarılıyor. Bir oyun sahnelemesinde sürekli melodik sesler duymanın seyirciyi yorma riskine rağmen, bu oyunda rahatsız etmiyor. Oyunun finaline gelince, bütün anlatılanların ardından, bizler Deli Dumrul hikayesinin finalinde ne olacak diye bir soruyla beklerken, oyuncuların birdenbire rollerinden sıyrılıp geri kalanı sözlere dökünce afallayıp kalıyoruz. Rolünden sıyrılıp bu bir oyundu dersini çıkartmak bu şekilde olmamalıydı. Belirgin bir final beklediğimiz, “Demek ki insanoğlu buymuş” diyeceğimiz bütün düşüncelerimizin elimizden alınması ve adeta bir çocuk oyunu havasında “aslında bütün bunlar oyundu mesajının verilmesi bizi oldukça şaşırttı. Kültürümüzün en önemli ögelerinden Dede Korkut hikayelerinin gelecek nesile bir ders niteliğinde anlatılması yönüyle gidilip görülmesi gereken, çocuk ve gençlerimizin kültürümüzü taşıması adına seyredilmesi gereken bir oyun. İyi Seyirler, Cüneyt İngiz Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet selim işcan - ( 1/26/2010 ) Mecbur Adam sizin dediğiniz gibi oyuncuları tarafından istenmeyen,mecburiyetten oynanıyor.Kafamda yaratmaya çalıştığım bütün herşeyi finalde kaybettim dediğiniz gibi.Oyun çıkışı Ş.Tnin bu oyunu neden sahnelediği geldi aklıma. -Amacı neydi- dedim kendi kendime,-seyirciye ne vermek istedi- dedim? Sorunun cevabını bulamadım bir seyirci olarak.. Oyuncularda beni hayal kırıklığına uğrattı.Tam bir doğuma uğratmadı.Umarım böyle oyunlar seyretmem gelecekte. |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|