Sözün yerini susmaya bıraktığı anlarda sahnede fısıltı'nın bile çığlıklaşabileceği ''Şems'de'' Oyuncuların toplu olarak sahne üzerinde yer almalarından sonra geçen süre yüzseksen (180) dakikadır.
Sahne de hareketsizlik ve suskunluğun oyuna kattığı anlam Ankara' da seyirci'yi sahne'ye kilitlemiş,Oyun'un ritmi'ne oyuncular tarafından gösterilen uyum ise ayrı bir özen' li çalışmanın sonucu olarak Ankara'lı seyirci tarafından tanımlanmıştır.
''Şems '' fuaye'den itibaren Özen Yula Tiyatrosu,Hikayesi ve Sorgulaması olmuş. Yetkin Dikiciler,Teoman Kumbaracıbaşı,Sinan Tuzcu,Sema Keçik,Beste Bereket,Jehan Barbur arasında oluşan uyum ve birlikteliğin de bunu desteklediği gözlemlenmiştir..
Mesnevi'nin yol göstericilğinde Yula,''Şems'e'' giderken dil de zor olan bir anlatım biçimi olan şiirselliği de tercih etmiştir.
''Şems''de anlatılan, Kerra Hatun, Kerra Hatun'un oğulları Veled ile Alaaddin ,Kimya Hatun(Evlatlık),Tavus Hatun üzerine kurulmuş bir hikaye olmuştur.
Kerra Hatun -Sema Keçik,Ailesini seven , gücünü yine ailesini ayakta tutmak için kullanan bir kadın bir anadır.Kararlılığı oyunda ki dengeler bunu de sağlamlaştırmıştır.
Sultan Veled-Teoman Kumbaracıbaşı ,Mevlana'nın oğlu ve iki kardeş arasındaki duygu ve akıl kontrolünü olumlu yönde kulanabilirliği'yle de oyunda diğer kardeş'e göre bir adım önde yoruma katkısını seyirci'ye hissettirmiştir.
Sultan Alaaddin -Sinan Tuzcu ,Mevlana'nın öfkesini üzerine çekmiş ikinci oğuldur. Kimya Hatun ile gönül ilişkisi seyirci'ye bunu da anımsatmıştır.
Kimya Hatun -Beste Bereket,Şems'in karısı ile Alaaddin 'e olan ilginin birleştiği çift ruh'un ağırlığını taşıyan genç kadın üzerine rolü yorumlanmıştır.
Yetkin Dikiciler,Sahne 'de fiziksel özelliklerinin de olumlu etkisini kullanabilen,sahne ışığı son derece parlak olarak ,oyunculuk performansını tüm yavaşlatıcı ögelerin hedefinde doğru zamanlamalarda değerlendirebilmiştir.Bir hikaye de anlatılmak ,söylenmek ,vurgulanmak istenenleri bu anlatıma uygun bir tavırla seyircinin ''Şems''üzerine ,kaybolmaya ilişkin detayları anlatatarak seyirci'yi bilgilendirmeyi üstlenen rolünü Dikiciler ustaca başarmıştır.
Tavus Hatun-Jehan Barbur,İncecik Beden'inde oluşturduğu, farklı yorumunun getirdiği bütün karakterlerin bütün'üne ulaşmada , beden dilinde ki başarısının üzerine şiirlerin müzikle uzlaştığı ahenkli tınıları ve sözleri duymak gerçekten haz verici duygularımızı oyun'un Ankara gecesin de de olumlu anlamda tetiklemiştir.
Oyun'un müzikal mi? Değil mi? sorusuna cevabım ise bana o keyfi vermiş olması
,Oyun'un çok taze mesaj'ları da tüm güncellikten uzak gibi
görünmesine rağmen günümüze taşınmışlığını farkettiren yorumumun değerlendirmesi olmuştur.
Oyun'un koreografi'sinde Cıhan Yöntem'le birlikte ilk kez izlediğim Ebru uygulamasını gerçekleştiren Sanatçıları yürekten kutlarken,
Ankara Seyirci'si ''Şems!...Unutma!..'' adlı eserin Yazar'ı ve Yönetmen'i için Türk Tiyatrosu'nun başarılı ismi sözcüğü'nün bile kendisine sığ kaldığını düşündüğüm Özen Yula 'ya Tiyatromuz adına ancak teşekkür edebilmeyi Ankara'daki oyundan çıkarken düşünmüştüm.
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...