| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tiyatro İstanbul'dan Dur Duraksız Komedi: İstibdat Kumpanyası Üstün Akmen ![]() BARIŞ ERDENK’İN REJİSİ Gencay Gürün’ün Tiyatro İstanbul’u Dokuz Eylül Üniversitesinde Dramatik-Yazarlık Bölümü’nde okumuş, genç oyun yazarı Uğur Saatçi’nin (1986) “İstibdat Kumpanyası” başlıklı oyunu ile sezona başladı. Mitos-Boyut Yayınları’nın 3. Oyun Yazma Yarışması’nda (Mitos Boyut Yayınları / 2008) başarı ödülü sahibi de olan Saatçi’nin ilk kez 2009-2010 tiyatro sezonunda Trabzon Devlet Tiyatrosu yapımı olarak izlediğimiz oyununun öyküsündeki akıcılık ve dilindeki yalınlık elbette övgüye değer, ama haydi gelin biz çıkalım “kerevet”in üstüne. Yönetmen Barış Erdenk (1970), yazarın ana fikrine sadık kalmış, ama kimi oyun yazma tekniği eksikliklerini de iyi çözümlemiş. Tiyatronun sahne yapısını, oyunculuğu, rejiyi, kısacası tiyatronun her öğesini kullanmış, yazarın metninin üstüne dramatik mantığı bulunan kendine özgü bir teknik monte etmiş. Oyun metninin neredeyse yüzde yetmişini değiştirmiş, ama Uğur Saatçi’nin benzetmeci/dramatik yöntem ve göstermeci/epik yöntem saptamalarını da fevkalade geliştirerek pek güzel değerlendirmiş. Sonuç olarak ilk tablodan son tabloya seyirciyi avucunun içine alan, enerjik, mükemmel performanslı bir oyun çıkmış. YARATICILAR Şunu söylemekte yarar var ki, oyun öncelikle oyuncuların istekli ve ustalıklı oyunlarıyla ivme kazanmakta. Bu arada, Barış Erdenk’in Uğur Saatçi’nin metninden yola çıkarak adeta yeniden “müzikli oyun” formatında yazarken oluşturduğu dili müziğiyle tamamlayan Engin Bayrak’ı ve müzikal düzenlemeleri sil baştan yeniden hazırlayan Orhan Enes Kuzu’yu da unutmamak gerekiyor. Müzikal motifle yayılan atmosfer yaratımı gerçekten başarılı… Sibel Erdenk’in dans düzeninde, folklorik öğeleri bir biçim içinde modernleştirerek koreografisini yetkinleştirmiş. Işık Tasarımı kimin bilmiyorum, ama hiç kötü değil. Medine Yavuz’un Tiyatro İstanbul için hazırladığı kostümler oyunun devinimini ışığa çıkartarak onun temel “trinom”uyla (uzam-zaman-eylem) birleşmiş. Aytuğ Dereli ise İstanbul’da da “matluba” fevkalade uygun, takdire değer, işlevsel ve sade bir dekor tasarımı yapmış. OYUNUN KARAKTERLERİ Barış Erdenk, yazılı metinde yer alan Fasulyeciyan, Kavuklu Yaşar Efendi, Dümbülzade Rifat, Küçük İsmail karakterlerini Akil Efendi (Onur Buldu), Tevfik (Sabri Özmener), Rıfat (Uğur Bilgin), Recai Efendi (Erşan Utku Ölmez) kimliklerine büründürmüş. Matmazel Karine (İlknur Güneş) karakterini de eklemiş, Levent Üzümcü (Samuel Andre), Aylin Kontente (Madam Asrini), Serhat Barış (Şeref Paşa), Aydın Sezgin (Sefer Bey) oyunun başkişileri arasında. Levent Çimen (Zabit) ise oyunun diğer karakteri... Oyunu izlerken Şeref Paşa karakterini Trabzon Devlet Tiyatrosu sahnesinden göğe yükselen Halil Ayan’ı sevgiyle yâd ettim. “Alkışlar ona da erişsin” dedim. Erşan Utku Ölmez, Trabzon Devlet Tiyatrosu’ndaki rolündeydi, onu ciddi anlamda aşama kat ederken buldum, ama gerçek şu ki geçmişte izlediğim izlemediğim tüm oyuncular bu kez muhteşem bir ekip oluşturmuştu, her birini birer birer değerlendirmek gerçekten olanaksızdı. AYLİN KONTENTE’YE DİKKAT Gene de, Levent Üzümcü’nün Samuel Andre’yi hem bütünsel, hem derin, hem de eksiksiz değerlendirirken, fiziksel olarak da pek güzel biçimlendirdiğini söylemeliyim. Diğer taraftan, Serhat Barış, mükemmel bir Şeref Paşa olmuş… Sefer Bey’de Aydın Sezgin yönetmenin verdiği görevi kusursuz yerine getirmekte. Aylin Kontente, Madam Asrini’nin dışsal olguların altında gizli bir nehir gibi akan o canlı ruhunu seyirciye pek güzel aktarmakta. Gel gelelim, Ermeni lehçesini genellikle Roman lehçesine kaydırıyor. Gel gelelim, en sıradan fiziksel aksiyonu sahnede icra ederken bile, Asrini’yi kendi itkileriyle uyum içinde tutmayı başarıyor. İçsel, ruhsal imge tutkuları üretiyor, Asrini’yi aynı türden bireysel malzemelerden oluşturuyor. Ankara Devlet Tiyatrosu oyuncusu Sabri Özmener, kendini zorlamadan iyi bir diyafram ve tiyatro oyunculuğu tekniğiyle bağıramamasıyla beni şaşırttı. Onur Buldu, Akil Efendi’de duygularını, isteğini, aklını ateşleme yeteneğini kullanmakta. İlknur Güneş, Matmazel Karine karakterine kusursuz lehçesi ve fiziğiyle ayrı bir renk katıyor. “İllaki eleştir” derseniz, üçüncü tabloda Levent Üzümcü, ayı kapanına tutulduktan sonra sakatlanmış ayağının üstüne basarak yerden ayağa kalkmamalı, bu bir; Aydın Sezgin, sağa bakarken solundaki kişiyi görmüş gibi davranmamalı, bu da iki! Yeterli mi? Üstün Akmen Evrensel Yazarın Tüm Yazıları Paylaş ![]() |
![]() Tiyatro Kursu Başlıyor! 3 Şubat'tan itibaren her PAZARTESİ Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! ![]() Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin ![]() ![]() |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|