| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tiyatroda Akademinin Yeri Ulaş Tuzak Tiyatro ile uzaktan yakından ilgilenen herkesin bildiği ve sürekli tartışılan bi konu var; Alaylı mı daha iyi? Okullu mu? Bence iş ne alay da ne okulda.. İşin kendisi yürektedir yürekte! Eğer isterse insan ta derinden, ona hiçbir kılavuz gerekmez.. Ama bu düşünceme eklemek istediğim bikaç şey var.. Öncelikle tiyatro dahil sanatın bütün dallarında bazı incelikler vardır.. Her nekadar içten, doğal bi şekilde de sanat icra ediyor olsak ta bu incelikleri bilmeden, bizden önceki yapılanları geliştiremeyiz.. Bizden önce yapılanları da tarihin yazılı sayfalarından öğrenebiliriz.. İşte bu inceliklerin, akademilerde öğretildiği kanısındayım..Çünkü akademilerde öğrencinin öncelikle yaptığı işe konsantre olması sağlanır ve başka hiçbi işle uğraşmaması istenir.. Tiyatro da, zaten bunu gerektiren bi meslek olduğuna göre, kendisinden başka işlerle uğraştırmamayı yeğler.. Tiyatrocular ve tiyatrocu adaylarının dikkatine; tiyatro herşeyi ile tam donanımlı öğrenildiği zaman geliştirilebilir.. Çünkü tiyatro sadece oyunculuk değildir.. Oyunculuğun bilgi ve estetikle zenginleştirilmesi gerekir.. Ayrıca sahne disiplinine sahip olunmalıdır ve bu denge iyi ayarlamalıdır.. Tiyatro sanatın en eğlenceli dalı olmasına karşın en stresli ve can sıkıcı olma ünavanına da sahiptir.. Bu yüzden tiyatrocu kendini bu duruma hazılaması gerekir.. Buna hazır olmayan tüm tiyatrocular da tiyatrodan kopmuşlardır.. Bu ruh haline hazırlanmanın en ideal yolu ise akademilerden geçer.. Alaylı tiyatroculardan önemli işlere imza atmış kişilere bakarsak, hepsinin bi şekilde şanlarının yardımıyla biyerlere geldiklerini görürüz.. Fakat eğer ki iyi bir tiyatrocu olmak istiyorsak işimiz şansa bırakmamalıyız.. Tabi ki istediğimiz zaman önümüzde hiç bi engel duramaz demiştim ama biraz açarsak bu konuyu, isteğimizi karşılamamız için aşmamız gereken engelleri küçültmemiz, basitleştirmemiz gerekir değil mi? İşte akademi de bunu yapıyor, yani aşmamız gereken engelleri küçültüyor ve bize bi yol gösteriyor.. Rastgele giden kaptanlar gibi alabora olmamak için en doğru yol akademilerdir.. İLERİ.. Ulaş Tuzak Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet tuba - ( 9/15/2008 ) bence tiyatro sanatçısı olmak; akademik eğitimin öncesinde yetenek sahibi olmayı gerektiriyor.Zaten tiyatroya karşı yeteneği ve ilgisi olan bir insan tiyatro eğitimi de aldıktan sonra gerçek oyuncu statusüne ulaşmanın ilk ve en önemli şartını yerine getirmiş demektir.özetle iyi bir oyunculuk hem yetenek hem de akademik eğitimi gerektirmektedir. serhat armağan - ( 8/20/2008 ) Bence konuya çok farklı bir boyut getirilmeli ve bu açıdan bir daha bakılmalı bu konuya .Evvela alaylı oyuncu ve konservatuarlı oyuncu ayrımına varalım. Hiç şüphe götürmez ki bu her iki uyuncu tipi farklı kulvarların yarışmacısıdırlar ve nihayetinde seyirciye verileride bu denli farklı olacaktır. Okullu öğrenci biraz daha entellektüel ve bir takım olurların vermiş olduğu rahatlığı taşıyacaktır oysa alaylı oyuncu biraz daha hayatın içindendir belkide sanatını icra edebilmek için binbir zorluğa göğüs gerip sanatını bu bağlamda yönlandiriyordur buda hayatı biraz daha derinden yaşatmalarına olanak sağlayabiliyor.fakat okullu biraz daha üzerindeki etiketin sarhoşudur .burdan konstantin stanislavky in bir deyişini vurgulamadan geçemayeceğim "kendini sanatta değil ,sanatı kendinde sev"ama yinede karar yüce tiyatro izleyicisindedir .zira yerleri çok kutsaldır tiyatromuz için. Kenan Bozok - ( 8/21/2008 ) allah aşkına bırakın şu takma adlarla yazarı korumayı. Söyleyecek sözü olan kendi ismiyle yazsın. Vasıf Erdem ( veya Ulaş Tuzak. ki aynı kişi bence) ne zaman bir yazara kötü birşey söylendiğinde illâ onu savunan bir koruyucu çıkıyor. Konuyla alakalı bişey diyemem. Ama senin altına eklediğin Anlamayan gibi cümlelerle okurları salak yerine koyma. Karşı fikirleri kendi öz,nesnel düşüncelerinle savun. Düz mantık diyerek karşıya hakaret etmek saygısızlıktır. Yaptığınız en ağır tabirle sahterkarlığa giriyor. bırakın havalardan uçmayı, halktan uzaklaşmayın. Başka isimlerle değil, kendi isimlerinizle savunun karşı fikirleri. Ve çürütebilecek tezler sunun. İkna edin. Karşıyı salak yerine koymak değildir yazarın işi. Ben yazdım o anlamadı olamaz yazarın işi. Herkesi kucaklayabilmeli. Bu yaptığınız ayıptır. Benim ismimi de araştırabilirsiniz. Kimseyi savunmuyor, sadece yazarın yazısına karşı bir fikir varsa tezlerinizle çürütün diyorum. Karşıya salak muamelesi yapmayın. ne demek ya. Biz beğenmediik diye düz mantıkmıyız. Körmüyüz de etrafı görmüyoruz. Yakışmıyor beyler. Emin olun yakışmıyor. Değerli insan mert insandır. Sevgili admin. Ya yazıların altına yorum yapılmasın. Yada bu sahte kimliklere bir son verin. Ucuz bir ego tatmin olmaya başşlamasın bu sanat yuvaları. Yazgülü Erhan - ( 8/15/2008 ) ulaş arkadaşın bir kaç yazısında daha rastlamıştım buna ne yazık ki yazıları kendi içinde oldukça çelişiyo. bu yaşamıyla da uyum sağlıyorsa bu dengesizlik onun için hayırlı durumlara vesile olmaz. ben tiyatroya dair yazıları okumaktan mutluluk duyan bi insanım ama yazıların beni tatmin etmesini istiyorum iddia iyi bişey tabii hedefe ulaşmak için ama bunu dile getiren arkadaşımızın akedemik kariyerini ve tiyatral tecrübesini merak ediyorum. ve rica ediyorum herkes tiyatro yazmasın. zorundamıdır yahu ben de seviyorum bak yazıyor muyum. gitsin seyretsin oynayabileceği bir tiyatro bulursa oynasın ama bilgi kirliliği yaratmasın. editör arkadaşa da ricamdır. özgür bir platform yaratmak çok iyi bir şey ama lütfen biraz dikkat. özlem öztürk - ( 8/16/2008 ) ulaş kardeş,çok fazla bir şey söylemeyeceğim aslında yazın hakkkında,sadece birkaç küçük hatırlatmada bulunmak istedim,hani belki hatırlarsın diye...tiyatroda bir yerlere gelme çabası olmaz bireyin,çoğu zaman bir amaç vardır,insanlara ulaşmak onlara bir şeyler anlatmak çabasıdır bu genelde ve bu amaç birey olarak bir yerlere gelmekle başarılamaz sen de çok iyi biliyorsun...ayrıca her şey bir yana tiyatro sanattır,aşktır ve tiyatroya aşkla bağlı bir bireyin bir yerlere gelme çabası olamaz...çok fazla uzatmayacağım,son bir şey daha sadece,iyi tiyatrocu olmak peşinde koşan ya da koşmak isteyen hiçbir birey tiyatroyu can sıkıcı bulmaz... Vasıf Erdem - ( 8/17/2008 ) Bence Ulaş Tuzak çok iyi bir tiyatrocu çünkü herkes gibi düz mantıkla düşünmüyor. Farklı pencerelerden bakıyor tiyatroya. Bu da bazı kişilerin düşüncelerinde ilk başlarda karmaşa yaratıyor. Ama yazıları dikkatle incelendiğinde altında inanılmaz bir felsefe yatıyor. Bunu anlayabilmek için önce etrafınıza bakınmanız ve nerde yaşadığınızı görmeniz gerekir.. yazılarını sürekli takip ediyorum sevgili dostum yazmaya devam. |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|