Sahi erkeklerin vicdanları neden temizdir?
Pınar Çekirge
Dullar'ı izlemeye giderken aklımda Erendiz Atasu'nun Dullara Yas Yaraşır adlı kitabından bölümler gelmişti..ve Sezen Aksu'nun eski bir şarkısını hatırlamıştım: Ben Dul Bir Kadınım diye başlayan.
Fuayeye geçip, oyunla ilgili tanıtım broşürünü okuduğumda çok farklı bir ŞEY izleyeceğimi hissettim.Ahh, dakikalar bir türlü geçmek bilmiyor, oyunun başlamasına hala on beş dakika olduğu anons ediliyordu.Kıpır kıpır bir müzik başladı önce..
Ve tam yanımda boş duran üç koltuğa, son anda yetişmiş, gürültülü, patırtılı üç hanım birden oturmaya çalıştılar yooo, hayır resmen hücum ettiler.Poşetler, çantalar, şapka ve bereler saçıldı ora buraya.
Hale Akınlı ve Güzin Özyağcılar bu üç patavatsız hanımı sahneye çağırana kadar da gürültüleri, yerleşememeleri devam etti zaten.
Dullar muhteşem.Bana göre sezonun en iyi komedisi..bana göre Hülya Karakaş'ın oyuncu ve yönetmen olarak resitali..sanat gösterisi..ne diyebilirim ki, ustalığının belgesi.Onaylı belgesi hem de.
Hele Weigel, Cosima Wagner, Jackie Onasis, Yoko Ono ve diğerleri...ünlü dullar.
Bu oyunu izlerken birden korkuya kapıldım.
1974 de Mehmet Ali Erbil'i Küheylan'da izlediğimde de aynı korkuyu hissetmiştim.Bundan sonra başka ne yapabillir , korkusuydu bu.Doruğun doruğu olabilir miydi ? Sylvia'da İnci Türkay, Bernarda Alba'nın Evin 'de Martirio karakteriyle Özlem Türkad içinde benzer kalp çarpıntısını yaşamıştım.Hülya Karakaş sahne dehasını, üstün performansını, yaşar kıldığı her tiplemeyle adeta şahikaya eriştiriyor ve Dullar ile tiyatro tarihimizde zamana meydan okuyacak bir başarıya imza atıyor.
Hale Akınlı, Güzin Özyağcılar, Süeda Çil, Neslihan Ayşe Öztürk Fitzgerald Kusz'un eserinde temposu yüksek oyunculuklarıyla göz doldururken, hiç kuşkusuz kostüm ve sahne tasarımı kadar müzik seçimiyle de kusursuz bir çalışma Dullar.Muhteşem bir komedi..muhteşem bir yüzleşme.Dahası, bir söylence.Kadını kadına anlatan.Bir Alman yazırının kaleminden çıkmış olsa da sahnede yaşar kılınan kimlikler o kadar tanıdık ki..o kadar gerçek ki.
Sezonun en iyilerinden biri..hatta en iyisi, diyebilirim.
İzleyin..pişman olmayacaksınız.
Sahi erkeklerin vicdanları neden temizdir ? Hiç düşümndünüz mü, kocası pencereden atlamak isteyen kadın ne yapar ? Dul bir kadının ikinci kocası olmak neden daha iyidir ?
"Yıllarca kendine eziyet eden kocası öldükten sonra bir kadın ne hisseder, ya yetmiş yaşında dul bir kadın aşık olursa..Beş kadının kocaları öldükten sonra buluştukları bir terapi merkezindeki halleri nasıldır acaba, ne söylerler birbirlerine ? Hastalıklarından bile keyif alan bu dul kadınlar sosyalleşmek için nerelere giderler ? " diye soruyor Karakaş ve ekliyor : " Sağlam bir gerçekçilikle, ama mizahla, sevgiyle, öfkeyle kurulmuş Dulluk hikayeleri.Dulluğu meslek edinen kadınların aykata kalma stratejilerini içtenlikle anlatan bir oyun.."
Başta Yönetmen ve Oyuncu olarak Hülya Karakaş olmak üzere tüm kadroyu yürekten kutluyorum.
Yalçın - ( 2/2/2010 )
Ben de bir erkek izleyeici olarak sahnede farklı bir oyun görünce çok sevindim.Dulları ne kadar da samimi tarif ettiniz , bu ekip gerçekten yürekten kutlanır.Hülya Karakaş benim favori sanatçılarımdan, bir lider o çok beğendim.Reji çalışmalarının devamını diliyorum.Tüm ekibin bol alkışlı ve uzun soluklu sezonlar geçirmeleri temennim. halil - ( 3/5/2010 )
Oyunu ümraniyede izledim 2 hafta önce , oyunculara diyecek bir lafım yok hepsi başarılı performans sergilediler. Ama maalesef oyunun konusu hakkında aynı şeyi söyleyemiyorum. Bir sürü birbirinden bağımsız farklı hikayeciklerden oluşan ve sona doğru yoğun bir şekilde erkeklere laf atmaya kadar giden bir oyun. Ama gidin görün kendiniz karar verin. Tavsiye değildir :)
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...