| | Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| | Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Bezirgan Burak keleş 
İstanbul Halk Tiyatrosu’ndan yepyeni bir Moliere yorumu: BEZİRGÂN Tartuffe’ü hiç böyle görmediniz! İstanbul Halk Tiyatrosu, Moliere’in başyapıtı Tartuffe’ü yepyeni bir uyarlamayla sahneye getiriyor BEZİRGÂN. Tartuffe’ün kim olduğunu biliyoruz ama peki nereden çıktı bu Tartuffe? Nasıl oldu da girdi hayatlarımıza; talan etti herşeyi? İşte bu sorulara yanıt arayan oyunumuzun sürprizleri var. Biri aramıza yeni katılan bir parlak oyuncu daha: Selin Yeninci… Erkan Can’ın dediği gibi, “kırıp dökmeden” ve Brecht’in dediği gibi “çok eğlendirerek”. Her zamanki gibi. MOLIERE'İN, Orgon adlı bir adamın kilisede tanıştığı Tartuffe adlı bir düzenbazı altın kalpli bir din adamı zannederek evine almasıyla başlayan olayları anlatan 'Tartuffe' adlı ölümsüz eserinin, İstanbul Halk Tiyatrosu tarafından sahneleneceğini öğrendiğimden beri, heyecanla dünyalara değişmeyeceğim seyirci koltuğuma kurulup oyunu izleyeceğim günü bekliyordum. Kurulduğu günden bu yana sahneye koyduğu her oyunla fark yaratan bu tiyatronun yine kendine özgü üslubuyla yani kırıp dökmeden suya sabuna dokunacağını ve kalbimi, ruhumu, beynimi kirinden pisinden arındıracağını biliyordum. Öyle de oldu. Önceki akşam 'Bezirgan' adıyla sahnelenen oyunun BKM'deki galasındaydım. Yıldıray Şahinler'in yönettiği; Cem Davran, Şebnem Bozoklu, Erkan Can, Bahtiyar Engin, Faruk Akgören, Selin Yeninci, Aytek Önal ve Selim Can Yalçın'ın rol aldıkları oyunu izlerken; işini bir bezirgan gibi sadece ticari kâr elde etmek için yapmak yerine, İstanbul Halk Tiyatrosu gibi aşkla yapanların ve "Hayata, topluma ne katarsam kâr" düşüncesinden yola çıkanların kıymetini bir kez daha anladım. Hayatımdaki bezirganların oyunlarından "İllallah" dediğim bir dönemde, sahnedeki 'Bezirgan' adlı oyunla nefes aldım, şifalandım. DEKOR DA ŞAHANE MASKELER DE! Geçtiğimiz hafta, kulis izlenimi yazmak için oyunun ekibiyle buluştuğumda, Yıldıray Şahinler, "Teksti bize yakın olsun diye Balkanlar'a taşıdık. Müzikler Balkan müzikleri, karakterlerin isimleri Balkan isimleri. Oyunu maskelerle ve ortaoyunundan renklerle tatlandırdık. Tekstin özüne dokunmadık ama oyuncular kendi repliklerine doğaçlamalar da kattı" demişti bana. Gerçekten kendilerine has bir dünya yaratmışlar sahnede. Öncelikle, oyunun, salondan içeriye adımımı atar atmaz bana "Vay be" dedirten dekoru şahane! Barış Dinçel yine harikalar yaratmış, dekora ruhunu, kalbini katmış. Birbirinden hareketli Balkan ezgileri oyunun dinamizminin hiç düşmemesini sağlıyor. Seda Candan Balaban'ın tasarladığı maskeler "Takke düştü kel göründü" deyimini, "Maske düştü gerçek göründü"ye dönüştüren cinsten. Duygu Türkekul'un tasarladığı rengârenk kostümler, sahnede gökkuşağı etkisi yaratıyor. Oyuncuların samimi performanslarının da etkisiyle, insan oyunu izlerken kendini bu gökkuşağına karşı "Sahte ve samimi ayırt edilsin. Tüm bezirganların maskesi düşsün" diye dilekte bulunmaktan alıkoyamıyor. Sahnedeki tüm detaylar yaşıyor ve enerjileri seyirciye geçiyor. ÖZGÜRLÜK VE SAMİMİYET... Performanslara gelince; özellikle evin hizmetçisi Delile rolündeki Bahtiyar Engin'i alkışlamaya doyamadım. Hem güldürdü, hem düşündürdü. Harikaydı! Yüzündeki koca burunlu maskenin hakkını verircesine burnu çok iyi koku alan, tüm delillerin izini süren, işi deliliğe vurup yüksek sesle düşündüğünü söyleyen Delile'ler her eve, her topluma lazım! Oyunda hem adı Zikret olarak değiştirilen Orgon'u hem de İbo adlı kuklayı oynatarak Bezirgân'ı canlandıran Cem Davran, ne kadar yetenekli ve renkli bir oyuncu olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Onu tiyatro sahnesinde ilk izlediğimde ortaokula gidiyorum. Sahne ışığıyla beni büyülemişti, o büyü hiç eksilmedi. "Allaahhh" diye başladığı cümleler var oyunda. "Allah seni tiyatro sahnesinden hiç eksik etmesin" diye sesleniyorum Davran'a. Oyunun babaannesi Erkan Can'ın sahnede görünmesi bile seyircinin yükselmesine yetiyor. Hep söylüyorum; o oynamıyor, başka bir şey yapıyor. Rol onun içinden, o rolün içinden akıyor. Evin hanımını canlandıran Şebnem Bozoklu'ysa ikinci perdede oyunun lokomotifi oluyor. Samimiyet en büyük servet" ya hani; Bozoklu'nun oyunculuğu da, rolüne eklediği cümleler de samimiyetin zirvesinde. "Benim bir tarzım, stilim, üslubum var" diyor oyunun bir sahnesinde. Gerçekten var! İyi ki var! Faruk Akgören ise, sakin kompozisyonuyla oyunun en can alıcı repliklerini sarf eden adam... Oyun, Yıldıray Şahinler'in darısı her yönetmenin başına özgürlükçü yaklaşımı sayesinde, seyirciyi direkt içine alıyor. Ne kadar çok eğlendikleri her hallerinden belli olan oyuncuların kendilerini birbirlerine gülmeye kaptırdıkları anlar ve seyirciyle kurdukları diyaloglar tadından yenmiyor. Şebnem Bozoklu'nun canlandırdığı Elmire, cümle içinde kullandığı bazı kelimelerin anlamını açıklıyor sahneden seyirciye. Rol çalıyorum ve "Bezirgan: Mutlaka izlenmesi gereken çok eğlenceli bir 'Tartuffe' uyarlaması" diyorum. Biletler biletix'te! OYNAYANLAR: Zikret:Cem DAVRAN Valida: Erkan CAN Delile: Bahtiyar ENGİN Elmire: Selin YENİNCİ Senad: Faruk AKGÖREN Mirsad: Aytek ÖNAL Meryem: Simge DEFNE Damir: Selim Can YALÇIN & Salih Kırlı Burak Keleş Yazarın Tüm Yazıları Oyun tanıtım sayfası: Bezirgan (Tartuffe) Paylaş  Tweet
|
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı!  Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin 
|
.. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
