| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
MARX'IN DÖNÜŞÜ; Dünyayı anlamak yetmez, onu değiştirmek gerek Rengin Uz Bahar geldi, havalar ısındı, artık tiyatroya gidilir, üstelik politik oyun da çekilir mi diye düşünebilirsiniz ama eğer seyretmediyseniz, Dostlar Tiyatrosu Genco Erkal’ın tek kişilik muhteşem oyunculuğu ile Marx’ın Dönüşü’nü Beyoğlu Karaca Tiyatro ve İstanbul’un çeşitli semtlerinde sahnelemeye devam ediyor. Bildiğiniz gibi ekonomik kriz hiç de teğet geçmedi ve çağdaş sosyalizmin babasının hepimize anlatacakları var… Savaş karşıtı ABD'li muhalif tarihçi ve akademisyen Howard Zinn, ‘Marx’ın Dönüşü’nü on yıl önce kaleme almış. Boston Üniversitesi onursal profesörü Zinn’in Brooklyn’de bir fabrika işçisinin oğlu olarak dünyaya geldiğini ve Komünist Manifesto’yla henüz 17 yaşında tanıştığını not düşerek başlamak istiyorum. Özüm Özgülgen’in Türkçe’ye çevirdiği ‘Marx’ın Dönüşü’ nde 19.Yüzyılda Londra- Soho’da yaşayan ünlü Alman filozofu günümüz New York- Soho’ dadır. Marx kısa süreliğine, Sokrates’in desteği ile geri dönmüştür. Kışkırtıcılık yapmamak kaydı ile! Karl Marx’ın Almanya’da başlayıp Londra’ya uzanan, sürgünlerle, yoksullukla boğuşarak geçen komünizme adanmış tutkulu yaşamı ile günümüz yaşamı iç içe geçmiş biçimde sunulurken, ünlü kuramcının 150 yıl önce kapitalizme getirdiği eleştirinin temelde bugün de geçerli olduğunu söylüyor. Sakın yanlış anlaşılmasın, Karl Marx adını duyunca, kapitalizmin tarihsel gelişimi üzerine bir tarih dersi seyredeceğini zannetmeyin. Yazar, seyirciyi sıkmayacak, hatta zekice eğlendirecek biçimde kurgulamış oyunu.Tarihsel gerçeklerden söz ederken, Karl Marx’ın aile babası yanını ön plana çıkarmayı tercih etmiş. Oyun tek kişilik ama görünmeyen ve Marx’ın yaşamında önemli izler bırakmış kişilerden de söz ediyor;İnişli çıkışlı bir ilişki yaşadığı karısı Jenny,onu her hareketi ile hayretlere düşüren en gözde kızı Eleanor, can dostu, yoldaşı Engels ve hicvederek anlattığı siyasi rakibi Bakunin. Politik fikirlerinin, Kapitali yazma nedenlerinin ve sürecinin dışında, zaafları ile insan Karl Marx’ı tanıyoruz ki oyunu başarılı kılan da bu. ‘Dünyanın bütün işçileri birleşin’ diyen adamın, sigara tiryakisi olduğunu, içkiyi ve kadınları sevdiğini ama karısına da deli gibi aşık olduğunu, 1858’den beri öksürdüğünü, kan çıbanı yüzünden geceleri uyuyamadığını, ekonomi politik okumayı ve yazmayı sıkıcı bulduğunu, üç çocuğunu kaybedip tabut için borç para aldığını, eşyaları rehindeyken aristokrat karısı yüzünden evlerinde hizmetçi olduğunu, sefalet günlerinde yemek parasını kızına piyano almak için harcadığını, Das Kapital’i 15 yılda yazdığını öğreniyoruz. Genco Erkal oyunu sahnelerken, didaktik olmamaya özen göstermiş ve başarılı olmuş. Seyircinin daha iyi bağlantı kurabilmesi için, doların yükselişi, Irak savaşı, Gazze dramı gibi güncel konuları eklemiş. Bu güncellemeler ile Marx’ın özel yaşamı ve dönemin siyasal gelişmelerine tanıklık eden siyah-beyaz görüntüler seyircinin ilgisini ayakta tutmaya yardımcı oluyor. Nurdan Arca’nın hazırladığı film sayesinde Londra’nın yoksul kokusunu duyuyor, Kapital’deki öfkeyi beslemiş olan fakirliğe dokunabiliyorsunuz. İrlanda’nın İngiltere’ye karşı direnişi, Paris komününde yaşananlar dönemin gazete kupürleri ile destekleniyor. Genco Erkal, Kapital’den ve gazetelerden bölümler okuyor. Seyirciyi en çok güldüren ise Marx’ın ağzından ‘Ben Marxist değilim’ cümlesini duymak oluyor. Politik tiyatrodan hiç vazgeçmedi Marx’ın Dönüşü’nde bir masa, birkaç sandalye ve bir oyuncu…Tek kişilik oyun…Sahnede tek başına olmak…O yalnızlığın içinde çoğalmak ve devleşmek. Oyuncu için zor ama bir o kadar da keyifli. Benim içinse sahnede usta bir oyuncu varsa, bitmesini istemediğim, her anından zevk aldığım bir resital. Genco Erkal’ı ne zaman tek kişilik bir oyunda seyretsem benzer duygular yaşıyorum. Tıpkı Yıldız Kenter’in ‘Ben Anadolu’, Müşfik Kenter’in ‘Savunma’, ‘Bir Garip Orhan Veli’ ve ‘Van Gogh’ oyunlarını izlediğimde hissettiklerim gibi. Genco Erkal, Marx’ı, tutkulu bir devrimci, filozof ve sevecen aile babası yönleriyle bir an bile tekdüzeliğe düşmeden, karakterin muzip yönlerinin altını çok güzel çizerek muhteşem yorumluyor. Özlem Kaya da komünizmin babasını, ayrıntılara özenerek çok şık giydirmiş. Krizle sarsılan kapitalizm sistem, komünizmin kuramsal kurucusu Karl Marx’ı, onun fikirlerini yeniden gündeme getirdi. Şu sıralar ‘Das Kapital’ tüm dünyada yok satıyor.1 Mayıs gösterilerinde Rusya’nın başkenti Moskova’da, Karl Marx’ın heykeli önünde toplanan 2 bin kişi ‘Krizin çaresi sosyalizmdir’ diye haykırıyor. Ve Genco Erkal ‘Marx’ın Dönüşü’nü oynuyor…Zamanlama harika. Zaten, Dostlar Tiyatrosu, kurulduğu 1969 yılından bu yana, ilerici-toplumcu sanat anlayışını benimsedi. Çağın ve ülkenin sorunlarına eğilen, onları gündeme getirip tartışan oyunlar sahneledi. Özellikle, 70’li yıllarda, Politik Tiyatro’nun çok güzel örneklerini verdi. Rosenbergler Ölmemeli, Havana Duruşması ve Şili’de Av oyunlarını nasıl unutabilirim…Eskisi kadar yoğun olmasa da Genco Erkal politik tiyatro yapmaktan, karanlık dönemleri aydınlatmaktan vazgeçmiyor. Geçen sezon Sivas katliamının 15.yılında ‘Sivas 93’ adlı belgesel oyunla, yakın tarihimizdeki bu kara lekeyi yüzümüze tokat gibi vurdu. Ve işte şimdi, tam da sokaktaki insandan, sahnedeki insana, ‘küresel kriz’ belimizi bükmüşken, karşımıza ‘Ben bunları 150 yıl önce yazdım’ diyen Karl Marx’ı çıkardı. Ne için yaptı bu oyunu? Marx’ın 19.yüzyıla damgasını vurmuş kapitalizm eleştirisinin günümüzde de ana hatlarıyla geçerli olduğunu göstermek, bir şeyleri anlatabilmek için. Ne diyor Marx oyunda, ‘Kapitalizmin gıdası, bitmek tükenmek bilmeyen krizlerdir’. Kapitalist dünyanın vaat ettiği cennet cehenneme dönüşüyor. Teknolojik mucize, insan dramlarını, savaşları besliyor. Sözüm ona demokrasi ve özgürlük getirmenin ucunda dehşet, ölüm, yıkım, korku ve açlık var. Yoksul ve zengin ülkeler arasındaki uçurum giderek artıyor ve Genco Erkal, sanatçının topluma karşı sorumlu olduğunun bilinci ile Marx’ın Dönüşü’nü sahneliyor...Oyuna, Marx’ı yeniden keşfetmek, kapitalizmi sorgulamak düşünmek ve muhteşem bir oyuncuyu seyretmek, ayakta alkışlamak için mutlaka gidin. Sevgili Genco Erkal, bir özel tiyatroyu, ödün vermeden 40 yıl ayakta tuttunuz. Bize unutulmaz oyunlar sundunuz. Benim için yeriniz çok ayrı. Çocuk yaşta, sizden ‘Bir Delinin Hatıra Defteri’ni seyredip büyülenmemiş olsaydım, Tiyatro’nun peşine düşmeyecek, Konservatuara gitmeyecek, meslek olarak seçmeyecektim. Nazım Hikmet’in, Bertolt Brecht’in tadına varmamı sağladınız, Beckett’i, Gorki’yi, Aziz Nesin’i, Vasıf Öngören’i sizden seyretmek ayrıcalıktı. Marx fikirleri ile dünyayı değiştirmek istedi siz oyunlarınızla. Aydın Doğan Vakfı’nın ödül törenine katılamadım, biliyorum geç kaldım ama yine de kutlamak istiyorum. Ülkenin aydınlık geleceğinin, bilim kültür ve sanatla birlikte eğitimde olduğunun sorumluluğu ile ödülünüzün ‘Onur’unu kendinize saklayıp, parasal yanını ‘Kardelenler’e bir tutam umut olarak sundunuz. Genco Bey, Dostlar Tiyatrosu’nun sadık bir dostu olarak size her şey için çok teşekkür ediyorum. Sizin gibi bir sanatçı ile ne kadar gurur duysak azdır… Rengin Uz Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|