AKM (Atatürk Kültür Merkezi) 2008 yılından beri kapalı. Bu konuyla ilgili 2 yıl önce bir yazı yazmıştım. Yazdığım yazıyı tekrar okumadan önce, bu yazıyı yazmaya karar vermeden önce daha doğrusu, AKM’nin önünden geçerken, yazının üstünden kaç yıl geçtiğini anımsamaya çalıştım. Sonra anladım ki bir yazı daha yazmanın zamanı gelmiş. Çok önemli bir durum olmadıkça da (AKM’nin yıkılması ya da yeniden açılması dışında) bu son yazım olacak konuyla ilgili.
İnternetten bir araştırma yaptığınızda artık AKM yazmanız yetmiyor. Bunu baştan belirtmek isterim. Çünkü Türkiye’nin hemen her yerinde bir Atatürk Kültür Merkezi olduğu için karşınıza diğer AKM’lerle ilgili bilgiler çıkıyor. Hassas nokta şu: bundan 2 sene önce bile AKM yazdığımda ilk çıkan link Taksim’deki AKM’ye ait oluyordu. Yani yavaş yavaş işlevini yitiren AKM, bir bina olarak da dikkat çekmemeye başlamış, buradan bunu anlıyorum.
AKM’nin yıkılması ya da durumuyla ilgili bir haber de yok yakın zamana ait. Her 27 Mart günü(Dünya Tiyatro Günü) AKM önünde yapılan toplanmalar dışında, çok cılız bile olsa haber neredeyse hiç yok. Aslında AKM’nin ne olacağıyla ilgili bilgi verecek kimse de yok ortalıkta. Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ın bile ağzını bıçak açmıyor deyim yerindeyse. Şimdi böyle bir durumda dönüp baktığımda, Türk ve İstanbul Kültür , Sanat hayatının kalbi olan bir merkezi ,ne yapmak istediklerine dair bir bilgi vermelerine ihtiyaç kalmadığını görebiliyorum. Başta İstanbul’lular olmak üzere Halk AKM’yi unuttu bile. AKM sadece bir adres tarifi için merkez olmakla olmamak arasında gidip geliyor. Yani AKM’yle ilgili amaçlarına ulaştılar diyebilirim.
Bu açıdan bakarsam, seyredilenin değil, seyredenin kendim olduğunu rahatlıkla görebiliyorum. Yapısı ne ve nasıl olursa olsun AKM’nin artık o yıllardır uygulamasına bir türlü başlanamayan tadilatına başlanmasını istiyorum.
Güncel:
Bu aralar çok acaip şeyler oluyor farkındasınızdır. Bu olanları izlerken çaresizlik ve sıkıntı içinde beklemek ne tuhaf. Ama bu bana Çehov oyunlarını anımsatıyor hep. Çehov oyunlarındaki karakterler hep bir sıkıntıyla birleşme, bir araya gelme, toplu durma ihtiyacı hisseder. Yazıldıkları dönemi de göz önüne alırsak hemen devrim öncesidir. Bu size de bir şeyler çağrıştırıyor mu?
Berke SANLI - ( 1/16/2012 )
Yazıların genel itibariyle cevap yazdırtmayacak cinsten olduğu için; çok haklısın, umalım ki isteklerimiz kısa bir süre zarfında gerçekleşir diyebiliyorum sadece. Güncel kısmında ki çağrışımı da artık sabırsızlıkla bekliyorum..
Kendinize iyi bakın
Yazar olmak ister misiniz?
Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...