| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tekrar Çal Sam; Başarılı Bir Ekip Çalışması Rengin Uz Geçtiğimiz tiyatro sezonunun sonunda perde açan ve başarıyla sahnelenmeye devam eden bir Şehir Tiyatrosu yapımından söz etmek istiyorum: Woody Allen’in ‘Tekrar Çal Sam’ oyunu. Woody Allen’in filmlerinden hoşlananlar belki de çoktan seyretmiş olabilirler ama Tekrar Çal Sam, sadece o özel seyirciye değil, kaliteli komediye hasret kalan herkese hitap edecektir. Humphrey Bogart ve İngrid Bergman’ın oynadıkları, 1942 yapımı Casablanca filmi, Bogart’ın efsanevi karizmasından mı, Rick ve Ilse’nin imkansız aşkından mı, havaalanındaki o ünlü ayrılık sahnesinden mi yoksa Dooley Wilson’un, Sam olarak seslendirdiği ‘As Time Goes By’ şarkısından mıdır bilinmez ama tüm zamanların en önemli sinema klasiklerinin biri olmuştur. Belli ki takıntılı Woody Allen de takılmış filme ve ortaya Play It Again Sam /Tekrar Çal Sam oyunu çıkmış. Oyunun konusuna kısaca değinecek olursak, Allan Felix, bir sinema eleştirmeni. Aklını Casablanca filmine ve hayranı olduğu Humphrey Bogart’a takmış. Sürekli psikiyatra taşınan, özgüvensiz, her şey için kendini suçlayan, sakinleştirici kullanan, kişiliği oluşmamış zayıf bir tip. Yani anlayacağınız bir sorun yumağı halinde tipik bir Woody Allen karakteri! Karısının kendisini terk etmesinden sonra iyice bunalıma düşen genç adamı yeniden yaşama bağlama görevini en yakın arkadaşı Dick ve karısı Linda üstleniyor. Uygun ‘sevgili’ arayışı sürerken, Humprey Bogart ve eski eş Linda’nın hayalleri Allan’ın peşini bırakmıyor. Sonunda aşkın sıcaklığını arayan Allan ve Linda’yı yalnızlıkları ve sorunlu olmaları birbirlerine yaklaştırıyor. Ancak kahramamız yine bir çıkmazdadır, çünkü aşık olduğu kadın ona güvenen en yakın arkadaşının karısıdır. AYDIN AİLESİ SAHNEDE Woody Allen’ın filmlerinden bilirsiniz, onun karakterleri sürekli psikiyatra taşıyan sorunlu ve bunalımlı tiplerdir. Paranoyaya varan korkuları içinde sıkışıp kalmışlardır ve bu korkularla yüzleşmekten de korkarlar. Ragıp Yavuz, oyunu sahnelerken, Amerikan toplumunun bu tipik karakterlerini bizim insanımızın seyredeceğini göz ardı etmemiş. Bu nedenle de hayalden ve gerçekten söz ederken ‘komik’ unsurunu belirgin kılmak istemiş. Tekst üzerinde dramaturg Arzu Işıtman’la birlikte çalışarak kesip biçmişler. Oyunu hafifletmek, rahatlatmak adına, hiç sözü olmayan ‘Evin Perisi’ rolü eklenmiş. Çok da hoş olmuş. Böylece Woody Allen’in eserlerine çöken o kasvetli havadan eser kalmamış. En esprili sahneler ise, Allan’ın mitleştirdiği ve hayalinde canlandırarak konuştuğu Humphrey Bogart’dan aşk ve kadın tavlama taktikleri aldığı sahneler! Allen’ı oynayan Arda’nın ise babasından bu taktikleri almasına hiç gerek yok! Çünkü o hayatının kadınını bulmuş. Aynı sahneyi paylaştığı, eski eşi Nancy’yi canlandıran İrem Aydın, Arda Aydın’ın gerçek yaşamdaki eşi. Yani, baba ve kayınpeder Sezai Aydın, oğul ve koca Arda Aydın, eş ve gelin İrem Aydın ailece aynı sahnedeler! Büyük bir mutluluk olmalı diye düşünüyorum, sevilen bir işi ailece yapmak, heyecanları ve alkışları paylaşmak… İhsan Mursaloğlu’nun dilimize çevirdiği oyunun kastı çok iyi yapılmış. Bir türlü kendi gibi olamayan, sorunları ile baş edemeyen Allan’ı Arda Aydın oynuyor. İyi bir oyuncu olduğu kadar, babasından da gördüğü tiyatro terbiyesi ile son derece düzgün, efendi bir genç. Bu olumlu özellikleri de her biçimde oyunculuğuna yansıyor. Tiyatro aşığı Arda Aydın’ı ilk kez beş sezon önce Shakespeare’in ‘Hırçın Kız’ında Biondello rolünde keşfettim. O kalabalık kadronun içinden hemen dikkatimi çekmişti. Zaten Şehir Tiyatroları’nın aynı sezondaki ‘Türk Tiyatrosu’ Dergisi’nin ( o dönem editörlüğünü yapıyordum) ‘Genç Yüzler’ sayfalarına da hemen konuk etmiştik kendisini. Çok güzel Frank Sinatra şarkıları söylediğini bildiğim Arda Aydın,ayrıca babası gibi iyi bir seslendirme sanatçısı. Şehir Tiyatroları’nın, aydınlık, çalışkan, yetenekli, tiyatroyu katıksız seven, işini büyük bir titizlik, sevgi ve saygı ile yapan genç oyuncularından Arda’nın hakkıdır başrol oynamak. Tekrar Çal Sam oyununda, üzerinde çok iyi çalışılmış, enine boyuna düşünülmüş, ruhsal çöküntüsünü fiziğine de çok iyi yansıtmayı başarmış bir oyuncu görüyoruz sahnede. Çok beğendim, kutluyorum. Sevtap Çapan da başarılı. Dengesiz ruh halini, jestleri, mimikleri, tüm hal ve tavırları ile abartıya kaçmadan yansıtıyor. Emrah Özertem, gözünü bürüyen para hırsı ile yanı başındaki karısının varlığını bile unutan Dick rolünde tam da cep telefonuna yapışık yaşayan, 21. yüzyılın duygusuz iş adamı olmuş. Sevinç Erbulak, çılgın ve çılgın olmayan tüm sevgili adaylarını aynı enerji ile oynuyor. Allan’ın olmak istediği Humprey Bogart rolünde, Sezai Aydın var. Müthiş sahne sempatisi olan bir aktör. Seyirciyle nasıl iletişim kuracağını, rolü nasıl satacağını öyle iyi biliyor ki. İyi bir aktörde olması gereken niteliklere fazlasıyla sahip. Bogart rolünde de bu özellikleri en küçük ayrıntısına kadar geçiyor seyirciye. Genç oyuncu Derya Çetinel’i ilk kez 2003-2004 sezonunda Şehir Tiyatrosu’nda sahnelenen konuk yönetmen Adrian Brine’in sahneye koyduğu Hamlet’ de seyretmiştim. Brine, fotoğrafından görüp beğenmiş bu rol için Çetinel’i. Doğrusu o zaman ‘Ofelia’ için fazla deneyimsiz bulmuştum genç oyuncuyu. Tekrar Çal Sam oyununda ‘Evin Perisi’nde tam yerini bulmuş. Çok sevimli. Genç oyuncu İrem Arslan, Allan’in hayallerini süsleyen eski eşi oynuyor. Yeni eş olarak eski eşi oynamak zor olabilir ama çok da iyi üstesinden geliyor. Tekrar Çal Sam oyununda alkışlarımın çoğu oyunun dekor tasarımını gerçekleştiren Barış Dinçel’e gitti. Nasıl gitmesin ki! Her sezon mutlaka bir iki flaş dekora imza atan Dinçel, tam da Woody Allen’in ruhuna uygun, Allen’ın ve onun oyun kahramanının sinemacı kimliğine gönderme yaparak bir sinema-ev dekor tasarımı yapmış. Film afişleri, Casablanca ve tabii Humphrey Bogart dekor tasarımının önemli ayrıntıları. Oyunun özüne çok yakışan, oyuncuların içinde rahat ettikleri işlevsel olduğu kadar da zevkli ve yaratıcı bir dekor tasarımı. Duygu Türkekul, Linda’yı biraz fazla klasik olmakla birlikte çok şık ve zevkli giydirmiş. Özellikle, ‘Evin Perisi’ne yaptığı rengarenk kostüm çok cana yakın. Tekrar Çal Sam oyunu için söyleyebileceğim son söz; Yönetmen ve tüm kadro oyuna severek sahip çıkmışlar. Onlar keyifle oynuyor ve bu keyif seyirciye de geçiyor. Ben de severek seyrettim. Ellerine sağlık. Oyunu, Woody Allen’ hayranlarına da olmayanlara da gönül rahatlığı ile tavsiye edebilirim. Rengin Uz Yazarın Tüm Yazıları Paylaş Tweet Aydın - ( 12/22/2008 ) Eğlenceli ve güzel bir oyun tavsiye ediyorum. ayça - ( 2/15/2009 ) çok başarılı bir oyundu...bütün oyuncular gerçekten çok başarılı Serap - ( 12/21/2008 ) Çok eğlenceli ve sürükleyici bir oyun.. insanı sarıp sarmalıyor ve müthiş keyif veriyor.. oyunun konusundan ve oyuncuların performansından son derece memnun kaldım.. tüm tiyatro severlere izlemelerini tavsiye ederim.. |
Tiyatro Kursu Başlıyor! 19 Kasım'dan itibaren her SALI Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin | .. |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|