| Tiyatro Kursu | Şirket Tiyatrosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Hakkımızda | Yazılar | Haberler | Yazarlar | Tiyatro Oyunları | Tiyatro Grupları | Sanatçılar | Kaynak | Duyuru Panosu | | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İki Darülbedayi (Güzellikler Evi) Hikayesi ya da Fıkrası Savaş Aykılıç ![]() -RAUF ALTINTAK ÜSTADDAN NAKLEN VE BİRAZ DA SÜSLEYİP PÜSLÜ-YÜREKTEN…- 1.)NASRETTİN HOCA İLE TİMURLENK VEYA FERİDUN KARAKAYA İLE MUHSİN ERTUĞRUL ! Şehir Tiyatroları’nda Muhsin Ertuğrul’lu yıllar. Üstad şapkayı asar yemeğe çıkarmış. Şapkayı görenler selam vermeden önünden geçemezlermiş. Yunan Tiyatrosu’nda Thespis ne ise , bizde Muhsin Ertuğrul o. Türk Tiyatrosu’nu kurumlaştıran en büyük tiyatro adamı. Dönem , “Tek adam” dönemi malum. Tiyatro kazanı hep kaynar. Şehir Tiyatroları da-o yıllarda- kaynıyor. Muhsin Ertuğrul’un arkasından atan atana. Ama yüzüne karşı eleştirilerini söylemeye cesaretleri yok. Oyuncular içlerinden en çabuk gaza geleni seçiyorlar: Celali İbo nam Feridun Karakaya ! Ancak o yıllarda İbo ; ne Cilalı İbo , ne de kadrolu sanatçı. Mesleğinin henüz başlarında yevmiyeli bir figüran sadece. Karakaya da dostlarına arkasını dönerken ikircikli olsa gerek ki , ikide bir dönüp dönüp güven tazeliyor , söz alıyor. Böyle böyle Muhsin Ertuğrul’un tiyatrodaki kapısına kadar geliyorlar. Feridun Bey önde , diğer oyuncular arkada , kapıyı çalıyorlar gürültü , bağırış çağırış içinde. İçerden cılız , ince ama çok güzel bir İstanbul beyefendisi sesi geliyor :”-Giriniz!” Cilalı İbo eli ile “arkamdan gelin” yaparak Şarlo gibi dalıyor içeri. Diğerleri onu itip kapıyı çekiveriyorlar arkasından! İbo paldur küldür içeri dalıyor , adeta yuvarlanıyor. Muhsin Ertuğrul oturduğu o ünlü Sanat Yönetmeni koltuğundan kalkıyor , bizimkinin yanına geliyor. Elini uzatıp Cilalı İbo’yu çekip ayağa kaldırıyor. “-Ne var ?” diye soruyor. “-Yok bir şey , sayın hocam !” diye sinirle ve sertçe yanıtlıyor önce İbo. Ama birden arkasında kimsenin olmadığını görünce sesi aniden Muhsin Ertuğrul’un tonuna iniveriyor Demir(lenk) karşısındaki Nasrettin Hoca gibi : “-Arkadaşlar beni size gönderdi de ! “-Niçin ?” diye sormuyor , adeta gürlüyor-Türk tiyatrosunun gelmiş geçmiş en büyük Hamlet’i ; üstad birden eski Hamlet günlerine geri dönüyor bir an ! Bunun üzerine bizimki kedi sesi ile : “-Çay içer misiniz hocam ?!” diye soruyor ve cevabı beklemeden tüyüyor… ------------------------------ 2.)GÜLLÜ AGOP’UN KARISI VE THOMAS FASULYECİYAN Fasulyeciyan tiyatro hususunda hususi konuşmak için Güllü Agop’un evine gider , kapıyı çalar. Kapıyı Agop’un eşi açar. “-Buyurunuz efendim ?” “-Güllü Agop evdedir ?” “-Değildir !” “-E , nerdedir ?” “-Mezarlıktadır !” “-Ne doorsun ? Şaka mı edoorsun ? Ne işi vardır orada ? Yoğusam Hamlet’te ”Mezarcı” rolüne prova yapor ? “-Güllü Agop , mort !” “-Oh ! Meryem Anamis ! Beş perde facia !” “-Cümlenin başını duyorsun hemen vaveyla koparaorsun !Kıçını dinlemeorsun ! Güllü Agop öldü ; yaşasın Güllü Yakup !” “-İsa aşkına ! Nasıl yani ?” “-Hiristiyan Güllü Agop gitti , Müslüman Yakup Ağa geldi zo ! Saray Tiyatrosuna baş olmuştur. “-Ha , öyle desene ! Peki Yakup Ağa nerede ?” “-Namaz kılor , canım , namaz kıloor !” ------------------------------ Savaş Aykılıç Yazarın Tüm Yazıları Paylaş ![]() |
![]() Tiyatro Kursu Başlıyor! 3 Şubat'tan itibaren her PAZARTESİ Kadıköy'de! Çalışanlara yönelik hobi sınıfı! ![]() Duyuru Panosu!
Son Eklenen Tiyatro Oyunları
Güncel Yazılar
Yazar olmak ister misiniz? Yazar olarak tiyatrodunyasi.com ailesine katılmak, yazılarınızı yüzbinlerce tiyatroseverle paylaşmak isterseniz tiyatrodunyasi@tiyatrodunyasi.com adresine mail gönderebilirsiniz...
Güncel Haberler
Tiyatro Dünyası'nı takip Edin ![]() ![]() |
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|